Aloe Vera ile Yaşam

Aloe Vera ile Yaşam 2010 Sektörü Wellness Sağlıklı yaşam söktörü ciddi gelirler elde edebilirsiniz..

Bir barınak görevlisinin yazdığı mektup;"Ben bir barınak yöneticisiyim. Sizlere bir barınağın arka planında olan bitenle...
06/11/2018

Bir barınak görevlisinin yazdığı mektup;
"Ben bir barınak yöneticisiyim. Sizlere bir barınağın arka planında olan bitenleri anlatmak istiyorum. Umarım bu sesi duyarsınız.

Öncelikle, siz üreticiler ve satıcılar… Hepiniz bir tek gün olsun bir barınakta çalışmalısınız. Belki o gözlerdeki kederli, acı dolu, hüzünlü ifadeyi görürseniz, tanımadığınız ve hiç tanımayacağınız insanlar için köpek üretmekten ve satmaktan vazgeçersiniz.

Az önce sattığınız şu küçük şirin köpek yavrusu var ya… Büyüyüp de artık “küçük şirin köpek yavrusu” olmadığında büyük olasılıkla benim barınağıma düşecek yolu… Peki, bir barınağa bırakılan bir köpeğin % 90 olasılıkla o barınaktan yürüyerek çıkmadığını biliyor musunuz? İster safkan olsun, ister olmasın… İster sahibi tarafından terkedilmiş olsun, ister başıboş olsun.. Barınağıma gelen köpeklerin en az yarısı safkan köpekler…

En çok duyduğum bahane; “Taşınıyoruz ve köpeğimizi (ya da kedimizi) yeni evimize götürmemiz mümkün değil.” Öyle mi gerçekten? Ya da “Büyüdüğünde bu kadar iri olacağını bilmiyorduk, kocaman oldu”. Bir Alman Çoban Köpeğinin ne kadar olmasını bekliyordunuz ki? “Ona fazla zaman ayıramıyoruz” Öyle mi? Ben günde 10-12 saat çalışıyorum ve 6 köpeğime de zaman ayırabiliyorum, isteyince mümkün bu… “Bahçeyi birbirine katıyor”. Onu evinize alıp ailenizin bir parçası yapmayı denediniz mi hiç? Köpeklerini bana bırakırken hep söyledikleri de; “Biz ona yeni bir yuva bulmakla uğraşamıyoruz, ama eminiz ki barınakta birileri onu sahiplenecektir, çünkü o çok iyi bir köpek”

Hayır… Büyük olasılıkla köpeğiniz barınaktayken yeni bir yuva bulamayacak.

Bir barınakta yaşamanın ne kadar zor ve gerilimli olduğunu bilir misiniz?

Anlatayım size isterseniz…Siz köpeğinizi barınağa bıraktıktan sonra yuva bulmak için en fazla 72 saat zamanı vardır. Eğer barınakta yeterince boş yer varsa ya da köpeğiniz sağlıklı kalmayı başarırsa bu süre belki birkaç gün daha uzayabilir. Eğer üşütür ve nezle olursa oracıkta ölüverir.

Köpeğiniz, havlayan ve ağlayan 25 diğer hayvanla birlikte daracık bir bölmeye tıkıştırılacaktır. Son derece depresif olacak ve kendisini terkeden aileyi düşünerek durmadan ağlayacaktır.
Eğer köpeğiniz şanslıysa, o gün barınağa köpekleri gezdirmek için yeteri kadar gönüllü insan gelir. Eğer yeteri kadar gönüllü gelmezse, köpeğiniz hiç kimsenin ilgisini ve dikkatini çekecek şansı bulamaz, kimse onun için bir şey yapamaz. Kapısının altından uzatılan bir kap yiyeceği ya da kocaman bir vakumlu hortumla atıklarının temizlenmesini saymazsak tabii…
Eğer köpeğiniz iri ve sert ırklardansa (Pitbull, Rottweiller, Mastiff vb), neredeyse barınaktan içeri girdiği anda ölmüştür zaten… Bu cins köpekler asla yeni bir yuva bulamazlar.. Ne kadar “şirin”, “akıllı” ya da “iyi huylu” olurlarsa olsunlar, farketmez.

Eğer barınak doluysa ve köpeğiniz ilk 72 saatte yuvalandırılamadıysa, yeni geleceklere yer açmak için köpeğiniz imha edilir. Eğer barınakta yeteri kadar boş yer varsa ve köpeğiniz talep gören ırklardan birindense, imha süresi birkaç gün daha ertelenir.

Çoğu köpek birkaç gün içinde yaşadığı bölmeyi aşırı koruyucu tavır geliştirir ve takındığı saldırgan tutum nedeniyle imha edilir. En masum, uysal ve sakin köpekler bile bu tavrı geliştirirler.
Köpeğinizin bu engelleri aştığını varsaysak bile, kulübesinden dışarı çıkmadığı için birkaç günde öksürmeye başlayacak ya da üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanacaktır. Barınakların her köpek için tedavi sağlayacak bir bütçeleri yoktur, bu nedenle hastalanan köpeğinizin imha edilmesi kaçınılmazdır.
Size köpeğinizin barınakta nasıl uyutulacağını da anlatmamı ister misiniz?

Önce, köpeğiniz kafesinden tasmayla alınacak. Sevinerek kuyruğunu sallamaya başlayacak, çünkü gezmeye götürüldüğünü sanacak. O “oda”nın kapısına geldiğinde içeri girmek istemeyecek ve deliye dönecek.

Ölümün kokusu mu var, bilmiyorum. Orada yitip giden ruhları mı hissediyorlar, bilmiyorum. Ama orada benim anlayamadığım bir şey var, ve istisnasız her köpek o kapıdan içeri girmemek için inanılmaz bir direnç gösterir.

Köpeğiniz önce bağlanacak. Ne kadar güçlü olduğuna bağlı olarak, 1 ya da 2 veteriner teknisyeni tarafından sıkıca tutulacak. Sonra ötenazi teknisyeni ya da veteriner işleme başlayacak. Ön ayakta bir toplardamar bulacak ve öldürücü dozda bir pembe sıvıyı damara enjekte edecek.
Umarım köpeğiniz bağlı olduğu için panikleyip aniden bacağını çekmez. Ani hareketlerde bacağı delip geçen iğneler gördüm ben… Fışkıran kandan kıpkırmızıya boyanan duvarlar gördüm. Kulakları sağır edecek çaresiz çığlıklar duydum. Hepsi hemen oracıkta “tatlı bir uykuya dalmaz”, bazen bir süre kasılırlar ve solukları kesilir, nefes almaya çalışırlar ve kendi üzerlerine dışkılarlar.

Her şey sona erdiğinde, köpeğinizin cesedi, barınağın arkasında çöp gibi toplanmayı bekleyen diğer köpeklerin cesetleri üzerine istiflenir, tıpkı yakacak odunlar gibi.
Sonra ne olur dersiniz? Yakılır mı? Çöpe mi atılır? Başka evcil hayvanlar için mamaya mi dönüştürülür?

Bilemezsiniz, hatta hayal bile edemezsiniz. Zaten bilmek de istemezsiniz.

Nasılsa o sadece bir hayvandı. Hem istediğiniz zaman yenisini alabilirsiniz, öyle değil mi?

Umarım bunları okurken gözleriniz yuvalarından fırlıyordur ve umarım benim her gün tanık olduklarımı gözünüzde canlandırıyorsunuzdur.

İşimden nefret ediyorum. İşimin ve barınakların hala var olmak zorunda oluşundan nefret ediyorum. Sizler değişmedikçe barınakların var olmaya devam edecekleri gerçeğinden nefret ediyorum. Etkilediğiniz hayatların, sadece barınağa atıp gittiğiniz zavallı bir köpeğin hayatından ibaret olmadığını bilmiyor oluşunuzdan nefret ediyorum.
Her yıl sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde barınaklarda 11 milyon hayvan ölüyor ve bunu sadece siz durdurabilirsiniz. Her bir canı kurtarabilmek için elimden gelenin fazlasını yapıyorum, ancak barınaklar tıka basa dolu, ve her gün yeni hayvanlar gelmeye devam ediyor.

Söyleyeceğim şeye lütfen kulak verin:

BARINAKLARDAKİ KÖPEKLER ÖLÜYORKEN KÖPEK SATIN ALMAYIN. KÖPEĞİNİZE EŞ ARAMAYIN, KÖPEĞİNİZİ ÇİFTLEŞTİRMEYİN.

“BİR KEZ OLSUN ANNELİĞİ / BABALIĞI YAŞASIN” DEMEYİN. KÖPEKLERDE ANNELİK / BABALIK DUYGUSU İNSANLARDAKİ GİBİ DEĞİLDİR, AİLE KAVRAMI YOKTUR. DİŞİ KÖPEKLER, BÜYÜDÜĞÜ ZAMAN YAVRULARINI TANIMAZLAR BİLE… ERKEKLER İSE HİÇ BİR ZAMAN YAVRUSUNU BİLMEZ.

KISIRLAŞTIRILMAMIŞ HER BİR KÖPEK, 6 YILDA 67.000 KÖPEĞİN DOĞUMUNA NEDEN OLUR, BUNU UNUTMAYIN.
KAÇINILMAZ SONLARI BARINAKLARDA ÖLMEK OLAN YAVRULARIN DOĞMALARINA İZİN VERMEYİN.
“DOĞACAK YAVRULARIN HEPSİNİ DE SAHİPLENECEK GÜVENİLİR İNSANLAR BULDUM” DİYORSANIZ TEKRAR DÜŞÜNÜN. 6 AY SONRA GİDİP BAKTIĞINIZDA ARTIK O “GÜVENİLİR” KİŞİLERDE OLMADIKLARINI GÖRECEKSİNİZ, BUNDAN EMİN OLUN…

İsterseniz benden nefret edin. Ama gerçeği değiştiremezsiniz ve gerçek her zaman acıdır.

Belki bunu okuyanlar içinde köpeğini çiftleştirmek isteyen, köpeğini barınağa vermeyi düşünen, ya da köpek satın almaya niyetli bir tek kişinin olsun fikrini değiştirebilirim.

Belki bunu okuyan bir kişi bir barınağa gider, “bir yazı okudum ve bir köpeği kurtarmaya geldim” der.

İŞTE O ZAMAN BU YAZIYI YAZDIĞIMA DEĞER...
*alıntı*

02/10/2018

'' İLAÇ LOBİLERİ '' AMAÇ TEDAVİ DEĞİL , DEV KARLAR '' TIP BİLİMİ , ARTIK İLAÇ BİLİMİ OLDU ''

02/10/2018
Sağlıklı bir nesil için forever...
10/09/2018

Sağlıklı bir nesil için forever...

Sağlığın için Omega-3’ün en iyisini kullan. (EPA-DHA 300mg) !!!
07/09/2018

Sağlığın için Omega-3’ün en iyisini kullan.
(EPA-DHA 300mg) !!!

GÜÇLÜ BİR NEDENİ OLANIN SADECE NEDEN OLMASIN DER VE YAPAR....Dört yılda örnek alınacak bir hayat hikayesi. Lütfen fotoğr...
07/05/2018

GÜÇLÜ BİR NEDENİ OLANIN SADECE NEDEN OLMASIN DER VE YAPAR....
Dört yılda örnek alınacak bir hayat hikayesi. Lütfen fotoğrafa bakın, sonra da kendimize...

"4 KISA YILLARDA KENDİNİZİ NEDEN DEĞİŞTİRİYORSUNUZ?
En iyi pivotta gördüğünüz hanım, evinin dışında kızının sırtına sarılı ve daha iyi bir hayat hayalini kurmuştu. Olasılıklar ona karşı yığılmıştı ancak basit bir iş kurma şansı sunulduğunda, eğer çok çalıştıysa, hayatını şansa kavuşturabilirdi, açık kollarıyla tuttu. Şimdi 4 yıl hızlı ilerleyin ve bu hanımın neye ulaştığına bakın. O hayır diyebilirdi
Yapamayacağı birçok mazeret verebilirdi.
Ama o yapmadı.
Negativ düşüncelerini dinlemedi, soldan sağa bakmadı ama lazer gibi odaklanma ve kararlılık ile işe gitti.
Mazeret yok, eğer ihtiyaç yeterince büyükse, iş ahlakı da başarıyı yaratacak olanı takip edecektir. Bahaneler yapabilir ya da para kazanabilirsin ama ikisini birden yapamazsın." Audrey Paterson
BU ÇEKLER AYLIK KAZANCIN DIŞİNDA
CEHERMENS BONUS ÇEKİ DIR.

27/04/2018
Bir Netwoker olarak ARA ARA VE HATTA SIKLIKLA HİÇ ŞU DURUMLARLA BAŞ BAŞA kalıyor musunuz?Off bu iş çok zor!İnsanlarla ko...
27/04/2018

Bir Netwoker olarak ARA ARA VE HATTA SIKLIKLA HİÇ ŞU DURUMLARLA BAŞ BAŞA kalıyor musunuz?

Off bu iş çok zor!İnsanlarla konuşmak, onlara bir şeyler anlatmak gerçekten çok zor!İnsanların bakış açılarını değiştirmek çok zor!İnsanların fikirlerini değiştirmek, onları ikna etmek çok zor!İnsanların ürün almalarını sağlamak çok zor!Ekibime dahil olmalarını sağlamak çok zor!Yoruluyorum, mahvoluyorum!Anlattığımda katılsalardı, hemen vizyonu görselerdiBeni de kendilerini de yormadan hemen işe başlasalardı!Sektöre ön yargıları olmasaydı, direkt kendileri katılsalardı!

Deli sorular!

Bütün bunlar ve belki de daha fazlasının aklınızdan geçtiği aşikar!
Peki şu son cümleye ne dersiniz?!

“Keşke daha kolay olsaydı!”

Bu soru da defalarca aklınızdan geçti, öyle değil mi?

Gelin dürüst olalım 😉

Evet, zihnimizden defalarca geçti ve sıklıkla da geçmeye devam ediyor!

İşte Jim Rohn tam da burada devreye giriyor ve yine muhteşem bir tespitte bulunuyor:

Evet, daha iyi olmalıyız!

Ortalıkta “keşke daha kolay olsaydı” diye şikayet etmek yerine, “nasıl daha iyi olabilirim” diye kafa yoran ve aksiyona geçen birisi haline dönüşmeliyiz!

Siz daha iyi oldukça, kayıt oranlarınız da daha iyi olacak!

Dolayısıyla ödemeleriniz de daha iyi olacak!

Başarı oranlarınız da daha iyi olacak!

Karizmanız da daha iyi olacak!

(…)

Her şey, her şey daha iyi olacak!

Ve,

Günün sonunda aldığınız keyif, aldığınız finansal özgürlük ve zaman özgürlüğü hazzı vb…

Hepsi daha daha iyi olacak!..

Tam da burada,

Eğer hayatınızı daha yüksek standartlara çıkarmak noktasında istekli ve kararlıysanız,

Siz siz olun, “daha kolay olsaydı” diye şikayet etmekten vazgeçin ve “nasıl daha iyi olabilirim” sorusuna odaklanın!

Ve artık harekete geçin!

Pek çok şeyin kendiliğinden nasıl da yoluna girdiğine siz bile şaşıracaksınız!

Sizin Başarınıza!
“Keşke daha kolay olsaydı yerine,

‘DAHA İYİ OLMALIYIM ’ ı KULLANIN!”

EVET, GERÇEKTEN işin sırrı bu!

DAHA IYİ OLMALIYIM!

Daha donanımlı olmalıyım!

Ürünler hakkında daha bilgili olmalıyım!

Sektörde olup bitenler ve olacaklarla ilgili daha çok bilgi sahibi olmalıyım!

İnsanlarla iletişimim daha iyi olmalı!

İnsanları dinleme konusunda daha iyi olmalıyım!

İnsanları anlama konusunda daha iyi olmalıyım!

Ortalıkta boş boş dolaşıp, bir şeyler yapıyormuş gibi görünmek yerine, kamplara, büyük toplantılara katılmak noktasında daha iyi olmalıyım!

İşim konusunda daha iyi olmalıyım!

İşimle ilgili her şey konusunda daha iyi olmalıyım!

Address

.
Balıkesir
10100

Telephone

0531 228 83 21

Website

http://Vera.com/

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Aloe Vera ile Yaşam posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Aloe Vera ile Yaşam:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram