Psikolog Berna Bulut

Psikolog Berna Bulut Merhaba, ben Uzman Psikolog Berna Bulut. Ayrıntılı bilgi için websitemi ziyaret edebilirsiniz.

18/11/2025

Mutluluk yalnızca kendi iç dünyamızla ilgili değildir; aynı zamanda çevremizi nasıl şekillendirdiğimizle de yakından ilişkilidir. Bazen önemsiz gördüğümüz küçük eylemler, bir başkasının hayatında beklenmedik derecede büyük anlamlar ve mutluluklar yaratabilir.

Videoda da bunun güzel bir örneğini görüyoruz: Kapısının önünden geçen bir çocuğun bisiklet sürdüğünü fark eden bir adam, onun için yerde küçük bir yol çiziyor. Çocuk buna öyle seviniyor ki her gün oraya gelmeye başlıyor. Ardından başka çocuklar ve hatta yetişkinler bile aynı yerde bisiklet ve scooter sürmek için bir araya geliyor. Yalnızca küçük bir çizgi, büyük bir etki yaratıyor; oradan geçen herkesin hayatına anlam katıyor.

Aslında hayat da böyle değil midir?
Bazen bir çizgi, bir gülümseme, bir çiçek… Küçük davranışlar insanların kalbinde büyük anlamlar bırakır.
Bu yüzden attığımız en ufak adımın bile birini mutlu etme gücü olduğunu unutmamak gerekir.

15/11/2025

Kişinin kendini var edebilmesi, önce kendisini açık ve dürüst bir şekilde görebilmesiyle başlar. Doğan Cüceloğlu da bu konuyu kitaplarında ve konuşmalarında son derece açıklayıcı bir biçimde ele almıştır. Eğer bugün yaşamında birileriyle çatışmalar, kırgınlıklar ya da anlaşmazlıklar yaşıyorsan, ilk adım olarak kendine dönüp bakmak önemlidir. Kendinle ilişkinin niteliği, dünyayı ve diğer insanları nasıl algıladığını doğrudan etkiler. Kendi içsel dünyanı anlamaya başladıkça, başkalarıyla kurduğun ilişkilerin de daha sağlıklı, dengeli ve anlamlı bir yönde dönüşmeye başladığını göreceksin.

07/11/2025

Son zamanlarda izlediğim ve gerçekten beğendiğim dizilerden birini önermek istiyorum bugün: Mo 🌟

Mo dizisinde beni en çok etkileyen noktalardan biri, göç sonrası (üstünden yıllar geçmiş olsa bile) yaşadıkları aidiyet ve yer bulamama hisleri oldu. Houston onlar için yeni bir memleket olsa da, geldikleri topraklardan kopmanın zorluğunu hayatlarının her anında hissediyorlar.

Özellikle ana karakter Mo, kimliğini her zaman yanında taşıyan, öfke kontrol problemi yaşayan bir karakter. Babasını rol model almış, fakat babasının ani ölümünden dolayı onunla vedalaşamamanın acısını hala içinde taşıyor.

Asperger sendromlu abisi ise her zaman aileyle uyum içinde; şefkatli, anlayışlı ve aile değerlerine önem veren bir karakter.
Anne karakteri ise fedakar, ailesi üzerinden kontrolünü sürdüren, hem şefkatli hem de çocuklarının üzerinden elini hiç çekmeyen biri. Bence en önemli yeteneklerinden biri yaptığı zeytinyağları🫒
İzlerken siz de zeytinyağına ekmeğinizi banmak isteyeceksiniz 🤤

Dizi benim için farklı bir anlam taşıyor; göçmen gözüyle izlerken kendimden çok şey buldum. Hem güldüm hem duygulandım. İki sezonluk, bir çırpıda biten bir dizi.
Kesinlikle tavsiye ediyorum. İyi seyirler! 😊

Mo, 2022, Netflix

04/11/2025

Ufak bir hatırlatma 🌟

01/11/2025

Bu sözler tanıdık geliyor mu?

“İnsanların yaptığı her davranış aslında bir işarettir.”
diyor

İlişkilerde bazen karşımızdakinin davranışlarını görmezden geliriz.
Bir hata karşısında “bilerek yapmadı” der, küçük ihlalleri “abartıyorum” diyerek geçiştiririz.
İyi niyetle verilen her yeni şans, zamanla kendi sınırlarımızı biraz daha esnettiğimiz bir döngüye dönüşür.

Bu süreçte ilişki devam ediyor gibi görünür;
ama aslında güven, saygı ve duygusal denge yavaş yavaş eksilir.
Işıklar birer birer sönerken, kişi hem ilişkisini hem kendisini tüketir.
Sonunda ise kaçınılmaz olan olur; ilişki biter, çünkü artık sürdürülecek bir zemin kalmamıştır.

Her ilişki tamamen siyah ya da beyaz değildir.
Ancak görmezden geldiklerimiz, sessiz kaldıklarımız ve tekrar tekrar verdiğimiz fırsatlar bizim sorumluluğumuzdadır.
Bazen korumaya çalıştığımız şey ilişki değil, alışkanlık olur.
Ve bazı durumlarda, devam etmek değil, bırakmak sağlıklıdır.

Not: Görsel — “Averse” (2007), Delphine
Video dan esinlenmiştir.

30/10/2025

Bazen kapanan kapılara o kadar odaklanırız ki açık olan pencereleri görmeyiz.
Başaramadığımız hedefler, vazgeçtiğimiz fırsatlar, çözümü olmadığını sandığımız sorunlar… Her şey üst üste gelir ve çıkış yolu olmadığını hissedebiliriz.

Ama çoğu zaman fark etmediğimiz şey, hala açık pencereler olduğudur. Başka yollar, küçük seçenekler, yeni fırsatlar… Sadece bakmak ve fark etmek gerekir. Bunun için ise önce aramak gerekir.

Beynimiz değişime açıktır. Nöroplastisite sayesinde, bir yol kapandığında, beynimiz yeni yollar aramaya başlar. Fakat bunun olması için önce istek gerekli. Yeni yolları aramaya karşı istek olduğunda, beyin ona göre bakmaya, algılamaya başlar. Ve beyin, zamanla o yolları görmeye daha eğilimli hale gelir.

Bu bakış açısı ise bize yeni yollar kazandırmanın yanı sıra kendimizi daha iyi hissetmemizi de sağlar. Örneğin; Martin Seligman’ın çalışmalarına göre, olumsuz olaylara yüklediğimiz anlamı değiştirmenin bile ruh sağlığını güçlendirdiğini gösteriyor.
Yani “kapı kapandı” diye düşünmek yerine “başka bir yol bulabilirim” demek, hem psikolojik dayanıklılığı hem de sinir sistemini olumlu etkiliyor.

Kapanan kapılara takılıp kalmak yerine, açık pencerelere bakmayı deneyin. Küçük bir farkındalık, bazen en büyük adım olabilir.

Geçenlerde bir söz duydum: “Bir annenin doyuramadığını, kimse doyuramaz.” diye.Bu söze pek katılamıyorum. Çünkü bana gör...
26/10/2025

Geçenlerde bir söz duydum: “Bir annenin doyuramadığını, kimse doyuramaz.” diye.

Bu söze pek katılamıyorum. Çünkü bana göre bu söz, insanın kendi gücünü ve dönüşme kapasitesini görmezden geliyor.

Evet, çocukken bakım verenimizin karşılayamadığı bazı ihtiyaçlarla büyümüş olabiliriz. Ama yetişkin olduğumuzda, o eksikleri fark edip kendimizi iyileştirme kapasitesine sahibiz. Kendi içimizde o boşlukları doldurmak, başkalarından beklemekten çok daha gerçek bir yol.

Bu tarz keskin ifadeler genelde çok dikkat çekiyor; özellikle sosyal medyada hızla yayılıyor ve insanların aklında daha fazla kalıyor. Ama her duyduğumuz sözü doğru kabul etmek yerine, sorgulamak bizim kendi sorumluluğumuz.

Bu konu hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

23/10/2025

Yetişkinlikte süren onaylanma ihtiyacı, aslında o günden değil, çocuklukta öğrenilen kalıplardan besleniyor olabilir.

Çocuklukta bu davranış, bir “yaşamda kalma yöntemi” haline gelmiş olabilir; sevgi görmek, kabul edilmek ya da cezadan korunmak için mesela.

Ancak yetişkinlikte aynı kalıplar devam ettiğinde, kişi kendi sınırlarını korumakta zorlanır ve içsel çatışmalar yaşamaya başlar.

Onaylanma ihtiyacı; cezalandırıcı, fazla müdahaleci ya da ihmal eden ebeveyn tutumlarında sıkça gelişir.

Zamanla ise kişinin kendisiyle kurduğu ilişkinin önüne geçerek, çevresiyle olan bağlarını da etkileyebilir.

̇le

20/10/2025

Evet, kaygılı bağlanma stili değişebilir. Bağlanma stilleri, çocuklukta bakımverenlerimizin bize karşı gösterdiği tutum, ilgi, sevgi ve birçok faktörün etkisiyle gelişen, aslında bizi korumak için var olan bir sistemdir. Bu sistem değişebilir.

Değişimin ilk adımı farkındalıkla başlar.
Örneğin:
“Ben buna neden ihtiyaç duyuyorum?”
“Bu bana ne sağlıyor?”
“Bu durumu özellikle kimlerle yaşıyorum?”

gibi sorular, farkındalığın gelişmesine yardımcı olur.

Daha sonra, bu farkındalıktan doğan durumları tek tek ele almak gerekir. Doyurulması gereken bir yön varsa onu doyurmak, değiştirilmesi gereken bir inanç varsa o inanç üzerinde çalışmak önemlidir. Eksik kalan veya hiç sahip olunmamış şeyleri kişinin kendisine sağlaması da bu sürecin önemli bir parçasıdır.

Uzman bir psikologdan destek alarak, güvenli hissettiğiniz bir ortamda ilk güvenli bağlanma deneyiminizi terapistinizle yaşamak, gerçek hayatta da güvenli bağlanma biçimini deneyimlemenizi kolaylaştırır.

Not: Bu bir film karesidir. Filmi izlemedim; içerikle doğrudan ilgili bir sahne olmayabilir.
İzlemek isteyenler için filmin adı: Lilya-4-ever (2002

Artık EMDR Avrupa Akredite Terapistiyim ✨Bu akreditasyon, yıllar süren emek, sabır ve özverinin bir sonucu. Eğitimler, s...
11/09/2025

Artık EMDR Avrupa Akredite Terapistiyim ✨

Bu akreditasyon, yıllar süren emek, sabır ve özverinin bir sonucu. Eğitimler, süpervizyonlar, okumalar ve kendimi geliştirmeye adadığım uzun bir sürecin ardından bu noktaya gelmiş olmak benim için çok kıymetli.

Başta sevgili süpervizörlerim ve olmak üzere, yolculuğumda bana rehberlik eden, bilgi ve deneyimleriyle katkı sunan herkese gönülden teşekkür ederim.

Her zaman yanımda olan ve desteğiyle beni güçlendiren canım eşime ayrıca teşekkür etmek isterim. 🙏

Varlıklarıyla bana güç katan, yorulduğumda nefes almamı sağlayan değerli dostlarıma ve kıymetli meslektaşlarıma da teşekkür ediyorum. 🌸

Bu süreç kolay olmadı, ama biliyorum ki; emek, azim ve sabırla atılan her adım bir gün karşılığını buluyor. Bugün aldığım tüm güzel mesajlar ve çiçekler bunun en anlamlı göstergesi. 💐

Address

London
WD61EF

Opening Hours

Monday 9am - 6pm
Tuesday 9am - 6pm
Wednesday 9am - 6pm
Thursday 9am - 6pm
Friday 9am - 6pm
Saturday 12:15am - 12:30am

Telephone

+447843800201

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Psikolog Berna Bulut posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram

Category