06/11/2025
Mr. Psychologist✔
Bir an dur ve düşün. Geçmişte yaşadığın bir anı hatırla... Belki seni öfkeyle dolduran bir tartışma, belki derin bir pişmanlık. O anın ruhunda bıraktığı izi hisset.
Şimdi gözlerini ileriye çevir. Gelecekte seni bekleyen belirsizlikler, korkular, hatta belki başarısızlık ihtimalleri... içinde bir yerlerde kaygının titreşimlerini duyuyor musun?
İnsan aklı bir savaş alanıdır. Geçmiş ve gelecek, zihnimizi çekiştiren iki kuvvet gibidir. Biri seni öfkenin pençesine çeker, diğeri kaygının zincirleriyle bağlar. Ve bu mücadelede asıl kaybeden, șu anda yaşama fırsatını kaçıran sensin. Oysa hayatın tek gerçek zaman dilimi, elinin altındaki bu andır.
Öfke, geçmişe dair bir tepkidir. Ama geçmiş, bir nehrin çoktan akıp giden suyu gibidir; ona dokunamaz, onu geri çağıramazsın. Kaygı ise henüz gelmemiş bir günün hayaletidir. Onu bugüne taşıyıp kendini zehirlemek neden? Gerçek huzur, yalnızca şimdiye odaklanarak bulunabilir.
̈z ̆lık ̆lığı ̈z