Esin Kırcalı

Esin Kırcalı Contact information, map and directions, contact form, opening hours, services, ratings, photos, videos and announcements from Esin Kırcalı, Psychologist, Cinnah cadesi, No:39 D:10, Ankara.

31/10/2025

Kendini kabul etmek, kusurlarınızı görmezden gelmek veya “her şey bende mükemmel” demek değildir.
Bu, kendinizi tüm yönlerinizle — güçlü taraflarınız, hatalarınız, geçirdiğiniz evreler ve deneyimleriniz — görüp, onlara şefkatle yaklaşabilmektir.

Kendilik kabulü çoğu zaman çocuklukta bakım verenlerin bize sunduğu kabulün bir yansımasıdır. Eğer büyürken sevgi, değer ve takdir koşulsuz olarak verildiyse, yetişkinlikte parçalarınızı kabul etmek daha doğal olur.
Buna karşılık, sürekli eleştiri ve yargı görülen çocukluk ortamında kişi, kusurlarını gizlemek veya yok saymak üzerine bir benlik geliştirebilir.

💡 Kendini kabul etme sürecinde yardımcı adımlar:

Kendi hikâyenizi dürüstçe anlatmak ve geçmişinizi olduğu gibi görmek, kabullenme sürecinizi güçlendirir.
Hatalarınızı bir öğrenme fırsatı olarak değerlendirmek, yaşadıklarınıza daha yapıcı yaklaşmanızı sağlayabilir.
İçsel eleştirmeninizin sesini yumuşatmak ve kendinize, bir yakınınıza gösterdiğiniz şefkatle yaklaşmak, iç huzuru artıracaktır.
Karşılaştırmayı bırakmak ise, değerinizin başka biriyle ölçülemeyeceğini hatırlamanıza yardımcı olur.

Kendini kabul etmek, değişimi engellemek değil; değişim için güvenli bir temel yaratmaktır.
Ancak bu temelde, gerçek bir iç huzur ve dengeli gelişim mümkündür.

Tükenmişlik, yalnızca yorgun hissetmek değildir; bedensel, duygusal ve zihinsel enerjinin uzun süreli stres altında yava...
24/10/2025

Tükenmişlik, yalnızca yorgun hissetmek değildir; bedensel, duygusal ve zihinsel enerjinin uzun süreli stres altında yavaş yavaş tükenmesidir.
Psikodinamik açıdan bakıldığında, iş yerinde tükenmişlik çoğu zaman kişisel sınırların fark edilmemesi, “daima yeterli olmalıyım” düşüncesi ve onay arayışının yoğun olmasıyla beslenir.

📌 Yakın belirtiler:

Sürekli yorgunluk
İşe karşı motivasyon kaybı
Odaklanma zorluğu
İş dışında da enerji eksikliği
Tahammülsüzlük, gerginlik

🔍 Nedenleri:

Uzun süreli yüksek iş yükü
Yetersiz destek ve takdir
Rol belirsizliği
Çatışmalı iş ilişkileri

💼 Ne yapabilirsiniz?

Sınırlarınızı netleştirmek ve gerektiğinde “hayır” diyebilmek, enerjinizi korumanıza yardımcı olabilir.
Dinlenmeyi üretkenliğin doğal bir parçası olarak görmek, uzun vadede dayanıklılığınızı artırabilir.
Destek sisteminizi güçlendirmek; iş arkadaşlarından, aileden veya profesyonel yardım kaynaklarından faydalanmak, zorluklarla başa çıkmanızı kolaylaştırabilir.
İş dışında sizi duygusal ve bedensel olarak besleyen aktiviteler edinmek, yaşamınıza denge katabilir.

Burnout, çoğu zaman fark edilmeye başladığında önlenebilir. Siz de bu sinyalleri dikkate alırsanız, tükenmişliğin yaşam kalitenizi düşürmesini engelleyebilirsiniz.

🧠 Duygusal zekâ, yalnızca duyguları hissetmek değil, onları tanımak, yönetmek ve ilişkilerde doğru şekilde kullanabilmek...
17/10/2025

🧠 Duygusal zekâ, yalnızca duyguları hissetmek değil, onları tanımak, yönetmek ve ilişkilerde doğru şekilde kullanabilmektir.
Bu becerinin temeli çocuklukta atılır: bakım verenin duygularınızı fark etmesi, isimlendirmesi ve kabul etmesi, sizin kendi duygularınıza yaklaşımınızı şekillendirir.

🧠 Duygusal zekâ hangi alanlarda kendini gösterir?

Kendi duygunuzu tanımak: Öfke mi hissediyorsunuz, yoksa aslında hayal kırıklığı mı?
Duygularınızı yönetmek: Yoğun duyguları uygun şekilde ifade edebilmek.
Empati kurmak: Karşınızdakinin hislerini anlamak ve ona göre yanıt vermek.
Sosyal ilişkileri yönetmek: İletişimde dengeyi korumak.

Yüksek duygusal zekâ, hem kişisel yaşamda hem iş hayatında ilişkileri güçlendirir.
Bu beceriyi geliştirmek, öz farkındalığı artırmak ve duygulara karşı daha şefkatli bir yaklaşım kazanmakla mümkündür.
Duygusal zekâ geliştirilebilir; bu, doğuştan gelen ve değişmeyen bir özellik değildir.

🎯 Mükemmeliyetçilik, çoğu zaman başarı ve düzenle ilişkilendirilir.Ancak psikodinamik bakışta mükemmeliyetçiliğin kökeni...
15/10/2025

🎯 Mükemmeliyetçilik, çoğu zaman başarı ve düzenle ilişkilendirilir.
Ancak psikodinamik bakışta mükemmeliyetçiliğin kökeninde, çocuklukta alınan onayın koşullu olması yatar: “Yeterince iyi olursan sevilirsin” mesajı, zamanla kendinize verdiğiniz değeri yalnızca kusursuz performansa bağlamanıza neden olabilir.

Başta motive eden bu tutum, zaman içinde tükenmişliğe dönüşebilir:

Bitmeyen bir çıta: Ne kadar başarsanız da “daha iyisi” hep vardır.
Dinlenememe: Hedefler arası nefes almadan ilerlemek.
Kendi ihtiyaçlarını yok sayma: Başkalarının beklentilerini karşılamak için kendi sınırlarınızı zorlamak.
Tükenmişlik, bedensel ve ruhsal işaretler verir: yorgunluk, motivasyon kaybı, konsantrasyon bozukluğu, bağışıklık zayıflaması.

Bu noktada isteklilik kaybolur, üretkenlik azalır ve duygu dünyasında umutsuzluk hakim olur.

🎯 Ne yapabilirsiniz?

Kendi başarı tanımınızı yeniden gözden geçirmek, yaşamınıza daha fazla huzur getirebilir.
“Yeterince iyi”yi kabul etmek, insan olmanın doğal sınırlarına saygı duymanın bir yoludur.
Dinlenmeyi, üretkenliğin tamamlayıcı bir parçası olarak görmek dengenizi korumanıza yardımcı olabilir.
Kendi ihtiyaçlarınıza kulak vermek ve gerektiğinde “hayır” demeyi öğrenmek, özsaygınızı güçlendirecektir.

Mükemmeliyetçilik sizi ileriye taşıyabilir; ama ipin ucu kaçarsa tükenmişlikte yakalanır.
Denge, özdeğerinizi yalnızca performansa bağlamamakla başlar.

📱 Sosyal medya, günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi.Bir yandan bizi bağ kurmaya, ilham almaya ve pay...
10/10/2025

📱 Sosyal medya, günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi.
Bir yandan bizi bağ kurmaya, ilham almaya ve paylaşmaya teşvik ederken; diğer yandan görünmeyen bir karşılaştırma yarışının içine çekebilir.

Özsaygının temeli erken çocuklukta kendilik algısının oluşumuna dayanır.
Çocuklukta bakım verenlerin bize verdiği değer, kabul ve sevgi, kendimizle ilgili içsel sesimizin tonunu oluşturur.

Ancak sosyal medya, bu sesi yeniden şekillendirebilir:

Başkalarının “en iyi an”larını gördükçe kendi hayatınızı eksik hissetmeye başlayabilirsiniz.
Beğeni ve yorum sayıları, kendi değerinizin bir ölçütü haline gelebilir.
Takdir edilme arzusu, doğal kendilik algısının önüne geçebilir.

📱 Özsaygının korunması için sosyal medyayı bilinçli kullanmak çok önemlidir.

İçerik tüketimini azaltmak, kendinizi en çok etkileyen hesapları gözden geçirmek özsaygınızı destekleyebilir.
Paylaşımlarınızın sizi değil, paylaşım amacınızı yansıttığını hatırlamak iyi gelebilir.
Sosyal medya dışında da sizi besleyecek, gerçek ilişkiler kurmak duygusal denginizi güçlendirebilir.
Beğeni sayısından çok, kendi gelişiminize odaklanmak uzun vadede daha tatmin edici olabilir.

Özsaygı, dışarıdan onay almakla değil, kendi değerinizle bağ kurmakla güçlenir.

Sessiz tükenmişlik, bireyin dışarıdan işlevsel, verimli ve kontrollü görünmesine rağmen içsel olarak yoğun yorgunluk, bo...
01/10/2025

Sessiz tükenmişlik, bireyin dışarıdan işlevsel, verimli ve kontrollü görünmesine rağmen içsel olarak yoğun yorgunluk, boşluk ve tükenmişlik yaşaması durumudur.
🧠 Psikosomatik semptomlar, baş ağrısı, uyku bozuklukları ve enerji düşüklüğü, sessiz tükenmişliğin sık görülen bedensel tezahürleridir.
💬 Klasik tükenmişlik (burnout) kavramından farklı olarak, sessiz tükenmişlik çoğu zaman fark edilmeyebilir ve dışarıdan “her şey yolunda” izlenimi verir.
⚖️ Maslach’ın tükenmişlik teorisi, duygusal tükenme, duyarsızlaşma ve kişisel başarıda azalma boyutlarıyla bu durumu anlamaya yardımcı olur.
🪞 İşlevsellik maskesi, bireyin içsel stresini gizlemesine ve başkalarıyla paylaşmasını engellemesine yol açar.
💡 Psikodinamik yaklaşımlar, bastırılmış öfke ve çözülmemiş duygusal yüklerin sessiz tükenmişliği tetiklediğini gösterir.
🧩 Sosyal ve profesyonel bağlamda, sessiz tükenmişlik çoğu zaman fark edilmeyen bir risk faktörüdür; erken tespit için dikkatli gözlem gerekir.
🔍 Çalışmalar, sessiz tükenmişlik yaşayan bireylerin yüksek empati, sorumluluk ve özdisiplin gösterdiğini ve bu özelliklerin içsel yorgunluğu maskeleyebileceğini belirtir.
💬 İçsel durum ile dışsal görünüm arasındaki bu uyumsuzluk, duygusal enerji kaynaklarının tükenmesine ve kronik yorgunluk döngüsüne neden olur.
🌟 Sessiz tükenmişlik, yalnızca gözle görülen performansa bakarak değerlendirilemez; içsel deneyim ve psikolojik yükün anlaşılması gerekir.

Zihin okuma yanılgısı, kişinin diğer insanların düşüncelerini veya duygularını kesin olarak bildiğine inanmasıdır; genel...
17/09/2025

Zihin okuma yanılgısı, kişinin diğer insanların düşüncelerini veya duygularını kesin olarak bildiğine inanmasıdır; genellikle yanlış varsayımlara dayanır.
💬 Örneğin, bir sunum sırasında “Herkes benim ne kadar kötü olduğumu düşünüyor” düşüncesi, gerçekte gözlemlediği birkaç ifade veya kendi kaygısından kaynaklanabilir.
🧩 Sosyal biliş araştırmaları, insanlar arasında varsayımların çoğu zaman gerçeği yansıtmadığını ve bilişsel önyargılarla beslendiğini gösterir.
⚠️ Bu yanılgı, ilişkilerde yanlış anlaşılmalara, gereksiz suçluluk duygusuna ve kaygıya yol açabilir.
🔍 Psikodinamik perspektife göre, geçmiş deneyimler ve çocukluk travmaları, başkalarının yargılarını aşırı yorumlama eğilimini tetikleyebilir.
💡 Kognitif çarpıtmalar teorisi, bu yanılgıyı açıklamada etkili bir çerçeve sunar; “mind reading” çarpıtması, objektif kanıt yerine varsayımlara dayanır.
🗣️ Örnek olarak, arkadaş grubunda sessiz kalan birinin “benden sıkıldı” şeklinde yorumlanması, çoğunlukla gerçek durumu yansıtmaz.
🧠 Zihin okuma yanılgısı, hem profesyonel hem sosyal yaşamda gereksiz stres ve çekingen davranışlar yaratabilir.
🌟 Bilimsel olarak, bu yanılgı bilişsel farkındalık ve gerçek kanıt arayışı ile anlaşılır ve yorumlanır.
💡 Sonuç olarak, başkalarının düşüncelerini kesin olarak bilmediğimizi fark etmek, sosyal etkileşimlerde sağlıklı bir perspektif sağlar.

🧩 Kendini sabote etmek, çoğu zaman farkında olmadan uygulanan davranışlar aracılığıyla başarıyı gölgeleyen bir süreçtir....
12/09/2025

🧩 Kendini sabote etmek, çoğu zaman farkında olmadan uygulanan davranışlar aracılığıyla başarıyı gölgeleyen bir süreçtir.
⚠️ Erteleme alışkanlığı, hedeflere ulaşmayı geciktirirken, sürekli “daha mükemmel olmalı” düşüncesi başarıyı engelleyen yaygın bir örnektir.
🧠 Kognitif davranışçı terapi literatüründe, olumsuz otomatik düşünceler ve kendi kendine eleştiri, bu davranışların altında yatan zihinsel kalıplar olarak tanımlanır.
💬 Örneğin, bir proje üzerinde çalışmak yerine “yeterince iyi yapamayacağım” düşüncesiyle vazgeçmek, bilinçsiz bir sabotaj örneğidir.
🚫 Sosyal karşılaştırma, başarıyı gölgeleyerek motivasyonu düşürebilir; “diğerleri benden daha iyi” düşüncesi sabotajı besler.
🪞 Psikodinamik bakış açısı, geçmiş deneyimlerin ve bilinçaltı inançların, kişinin kendi potansiyelini sınırlamasını açıklamada rehberlik eder.
💡 Kendini sabote eden davranışlar, çoğu zaman başarıya ve ödüllere dair korkularla da ilişkilidir; bilinçaltı güvenlik mekanizması devreye girer.
🔄 Bu davranışlar, hem profesyonel hem kişisel hedeflerde tekrar eden bir döngü yaratabilir.
❤️ Farkındalık kazanmak, bu davranışların kökenini anlamak için kritik bir adımdır.
🌟 Sonuç olarak, kendi düşünce kalıplarını ve otomatik davranışlarını gözlemlemek, sabote edici döngüyü fark etmede temel bir bilimsel yaklaşımdır.

🧠 Stres, zihinsel bir uyarılma durumudur ve uzun süreli devam ettiğinde bedensel sistemlerde de doğrudan etkiler yaratır...
10/09/2025

🧠 Stres, zihinsel bir uyarılma durumudur ve uzun süreli devam ettiğinde bedensel sistemlerde de doğrudan etkiler yaratır.
💢 Baş ağrısı ve migren, stres kaynaklı en yaygın psikosomatik belirtilerden biridir; sinir sistemi aşırı uyarıldığında ortaya çıkar.
💓 Kalp atışında hızlanma, çarpıntı ve tansiyon dalgalanmaları, otonom sinir sisteminin stres yanıtının fizyolojik tezahürleridir.
🦵 Kas gerginliği ve ağrılar, özellikle boyun, omuz ve sırt bölgesinde kronikleşebilir; kasların sürekli stres altına girmesiyle oluşur.
🤯 Mide-barsak sorunları, bulantı, hazımsızlık veya irritabl barsak sendromu gibi belirtiler, beyin-barsak aksının stresle tetiklenmesiyle ortaya çıkar.
💢 Ciltte kızarıklık, kaşıntı veya döküntüler, immün sistemin stres tepkisi ile ilişkili olarak görülebilir.
😶 Hissizlik, uyuşma veya karıncalanma gibi duyusal değişiklikler, periferik sinirler üzerinde stresin etkilerini yansıtabilir.
🔄 Kronik yorgunluk ve uyku bozuklukları, stresin hormonal ve sinirsel döngüleri bozmasıyla ilişkilidir.
🧩 Psikodinamik açıdan, bastırılmış duygu ve çözülmemiş iç çatışmaların bedende dışa vurumu, psikosomatik semptomların mantığını açıklar.
⚖️ Biyopsikososyal model, stresin hem zihinsel hem de fizyolojik boyutlarını anlamayı sağlar ve belirtiler arasındaki bağlantıyı ortaya koyar.

Zihninizde bir alarm varmış gibi düşünün. Bastırılan her duygu, o alarmı biraz daha kısık sesle çaldırır ama hiçbir zama...
29/08/2025

Zihninizde bir alarm varmış gibi düşünün. Bastırılan her duygu, o alarmı biraz daha kısık sesle çaldırır ama hiçbir zaman kapatmaz.
🙅‍♀️ “Bunu hissetmemeliyim.”, “Ağlamamalıyım.”, “Kızmak bana yakışmaz.” gibi cümleler aslında içimizde duygulara karşı açılmış savaşın sloganlarıdır.
📦 Ancak bastırılan duygular, vücudun farklı bölgelerinde birikir. Beden bunu bir “yük” gibi taşımaya başlar.
🧠 Psikodinamik kuramda bu duruma “duygusal bastırma” denir. Bilinçli zihninize çıkmayan öfke, üzüntü, korku gibi duygular bedeninizde kaygı, yorgunluk, hatta ağrılarla kendini gösterir.
🌀 Fibromiyalji gibi kronik ağrı sendromları, bazı çalışmalarda bastırılmış duygularla ilişkilendirilmiştir.
🎭 Ayrıca bastırma, bir savunma mekanizmasıdır. Ama sürekli bu mekanizmayı çalıştırmak, zihinsel enerji kaybına neden olur.
🔋 Yani hissetmemek için harcadığınız enerji, hissettiğinizdeki iyileşme sürecinden daha yorucudur.
💬 Carl Jung der ki: “Bastırılan her şey, bir gün geri döner.”
🌱 Duyguları kabul etmek, onları onurlandırmak ve ifade etmek sizi zayıf yapmaz. Aksine, duygusal dayanıklılığın ilk adımıdır.
🗝️ Duygular birer bilgi taşıyıcısıdır. Onları susturmak yerine dinlemeyi seçin.

🔍 Hiç düşündünüz mü: Yanınızda olan biriyle bile zaman zaman “yalnızlık”, “görülmeme”, “anlaşılmama” hissi neden bu kada...
22/08/2025

🔍 Hiç düşündünüz mü: Yanınızda olan biriyle bile zaman zaman “yalnızlık”, “görülmeme”, “anlaşılmama” hissi neden bu kadar ağır gelir?
👤 Belki de fiziksel olarak terk edilmediniz ama duygusal olarak hep bir “boşlukta” kaldınız.
👶🏻 Özellikle erken çocuklukta tutarsız bakım gören bireyler, “duygusal ihmal” sonucu terk edilme şeması geliştirir.
🧠 Bu şema, biri sizi gerçekten sevse bile, iç sesinizin şöyle demesine neden olur: “Beni bırakacak... Herkes sonunda bırakır.”
🎭 Bu duygu, ilişkide güvensiz bağlanma stiline dönüşebilir. Partnerinizin bir mesafeye ihtiyacı olduğunda, siz o mesafeyi “terk edilmek” gibi algılayabilirsiniz.
⚖️ Gestalt terapide buna “bitmemiş duygusal döngüler” denir. Yani geçmişte tamamlanmamış bir acı, şimdiki zamanda yeniden sahnelenir.
🌪️ Oysa bugünkü eşiniz, sevgiliniz ya da arkadaşınız size bir şey yapmamıştır. Ama iç çocuk hâlâ geçmişte takılı kalmıştır.
🪞 Bu duyguyu fark etmek ve onun kökenine inmek; bugün kurduğunuz ilişkileri daha sağlıklı hale getirir.
🧩 Çözüm, kişinin geçmişiyle barışmasında; duygularına dürüstçe bakabilmesinde yatar.
🧘🏼‍♀️ İçsel diyaloğunuzu değiştirin. “Yalnız kalırsam yaşayamam” yerine “Yalnızken de güvendeyim” cümlesini içselleştirmek bile bir dönüşüm başlangıcıdır.

Address

Cinnah Cadesi, No:39 D:10
Ankara
06100

Telephone

+905052833327

Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Esin Kırcalı posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Esin Kırcalı:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram

Category