Düzen Laboratuvarlar Grubu

Düzen Laboratuvarlar Grubu 1976 yılında kurulan, hizmet kalitesinden ödün vermeyerek Türkiye'nin her iline sağlık hizmeti sunan özel bir kuruluştur.

Laboratuvarcılık alanındaki kalitesi uluslararası kurumlarca defalarca onaylanan laboratuvarımız, bu konuda belgelendirme yapan kurumlardan da onay almada her zaman olduğu gibi öncü rol oynamakta. Böylece Düzen Laboratuvarı Klinik Laboratuvarcılık alanında akreditasyon belgesi alan, Türkiye'deki ilk kurum olma gururuna ulaşmıştır. Bu kapsamda biyokimya, genetik tanı, mikrobiyoloji ve görüntüleme testleri alanında Türkiye'nin en güvenilir kurumudur...

❗️Bu hafta geçen haftayla oldukça tutarlı 👉🏻 COVID-19 düşük seviyelerde seyrediyor. Grip ve RSV henüz dolaşımda değil ve...
11/11/2025

❗️Bu hafta geçen haftayla oldukça tutarlı 👉🏻 COVID-19 düşük seviyelerde seyrediyor. Grip ve RSV henüz dolaşımda değil ve Rhinovirüs hala başı çekiyor.

🔴 YILIN BU DÖNEMİNDE ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARINI S*K GÖRMEMİZ NORMAL 👉🏻 Özellikle okul çocukları arasında hızla yayılıp tüm aileyi hasta edebilir. İnfluenza (grip), Rhinovirüs, RSV, COVID-19 ve diğer solunum yolu virüsleri sonbahar ve kış aylarını çok severler. Bu nedenle şu anda çok olmasalar da yakında hepsi karşımıza çıkacaklar.

⚠️ Belirtileri birbirine çok benzeyen bu virüsleri ayırt etmek enfeksiyonun sizde yapabileceği komplikasyonları takip etmek ve özellikle yüksek risk grubundaki yakınlarımızı korumak için çok önemli.

🔺 RHINOVİRÜS, soğuk algınlığı olarak bildiğimiz hastalık. Belirtileri 2-3 gün içinde kademeli olarak ortaya çıkar. Başlıca belirtiler arasında burun tıkanıklığı veya akıntısı, hapşırma, boğaz ağrısı, ses kısıklığı, öksürük, yorgunluk ve halsizlik hissi yer alır. Yüksek ateş, kas ağrıları, tat ve koku kaybı ve kulaklarınızda ve yüzünüzde baskı hissi de olabilir. Soğuk algınlığı belirtileri küçük çocuklarda daha uzun sürebilir.

🔺 GRİP VEYA INFLUENZA çoğunlukla kış aylarında burun, boğaz ve akciğerleri etkileyen bir enfeksiyondur. Grip belirtileri ve semptomları çok hızlı gelişir, ateş ve aşırı yorgunluk yapar.

🔺 COVID-19 semptomlarının zamanla değiştiğini gördük. Günümüzde birçok kişi soğuk algınlığı benzeri semptomlar yaşıyor ve bazılarında ise ateş veya titreme, sürekli öksürük, nefes darlığı, yorgunluk, vücut ağrıları, baş ağrısı, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, iştahsızlık, mide bulantısı, ishal veya tat veya koku alma duyusunda değişiklik oluyor.

🔺 RSV belirtileri öksürük, hırıltı, nefes darlığı, yorgunluk ve ateştir. Belirtiler çoğu kişide hafif olsa da bebeklerde bronşiyolite neden olabilir. Bu da nefes almalarını ve beslenmelerini zorlaştırabilir.

🔺 ADENOVİRÜS, parainfluenza ve insan metapnömovirüsü (hMPV), soğuk algınlığına benzer semptomlara neden olur.

🔗 Uzm. Dr. Tutku Taşkınoğlu’nun “KASIM AYI ENFEKSİYON TABLOSU” yazısının tamamı duzen.com.tr web sitemizde, Güncel Sağlık Konuları bölümünde! Link profilimizde!



10/11/2025

“Benim manevi mirasım akıl ve bilimdir.”

Vefatının 87. yılında Atamızı saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.

İlelebet İzindeyiz Atam!

✍🏻 PAZAR OKUMASI: Yaşasın Cumhuriyet!💬 “Bu yıl Cumhuriyetimizin ilanının 102. Yılı. Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının ü...
09/11/2025

✍🏻 PAZAR OKUMASI: Yaşasın Cumhuriyet!

💬 “Bu yıl Cumhuriyetimizin ilanının 102. Yılı. Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının üzerinden 87 yıl, Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınması’nın üzerinden ise 91 yıl geçmiş, Fransa ve İsviçre’den önce tanınmış bu hak. Mustafa Kemal’in vefatına kadar olan 15 yıllık sürede Cumhuriyetimizin kazanımlarından, KADIN HAKLARINDAN FAYDALANAN KADINLARI sizlere hatırlatmak istedim bu yazımda. İlki Sabiha Rıfat Gürayman. Düzenli okuyucularımız ve takipçilerimiz Cumhuriyet’e Yön Veren Kadınlar isimli takvim serimizin 2019 yılı Aralık ayında kendisine yer verdiğimizi hatırlayacaktır.”

🔍 Sabiha Hanım Türkiye’nin ilk kadın inşaat mühendisi olması yanı sıra Anıtkabir’in inşaatında kontrol şefi olarak görev almış bir kadın. Bugünkü adıyla İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Bölümünün 1927 yılındaki ilk kız öğrencisi ve 2 kız öğrenci mezunundan Voleyboldaki yeteneğini kız takımı olmaması sebepli Fenerbahçe erkek voleybol takımında forma giyerek göstermiş o yıllarda.

📌 Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ihtiyaçlarından olan okul inşaatı projeleri yapmış. TBMM ve Anıtkabir’in inşaatında görev almış. Hatta Anıtkabir’in inşaatında kontrol şefi olması bütün dünyada ilgi görmüş ve Yunanistan Başbakanı Venizelos kendisini “Hayatımda ilk defa böylesine büyük bir işin başında bir kadın görüyorum. Sizi tebrik ederim» diyerek kutlamış.

📌 Bir başka benzer kadın figürümüz de Nahit Fıratlı. Bültenimizin bu sayısında Ne Okuduk alanında önerdiğimiz kitaplardan bir tanesi hayatını anlatıyor. Nahit Fıratlı 1909 Girit doğumlu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü mezunu, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitim ihtiyacını karşılamak için İstanbul’daki evinden ayrılıp Ankara’ya gelen öğretmenlerden biri. Cumhuriyetin kurulmasında, kazanımlarının korunmasında ve sonraki nesillere aktarılabilmesindeki sürdürülebilirlik sayesinde bugün Cumhuriyetimizin 102. Yılını kutluyoruz.

Yaşasın Cumhuriyet!

🔗 Uzm. Vet. Hek. Yudum İki Yakın’ın “29 EKİM 1923’ÜN KAZANIMLARI” yazısının tamamı 130. Bültenimizde, link profilde!



📍 IX. Uluslararası Katılımlı Lizozomal Hastalıklar Kongresi’ndeydik! 🔬 Düzen Laboratuvarlar Grubu olarak bilimsel çalışm...
06/11/2025

📍 IX. Uluslararası Katılımlı Lizozomal Hastalıklar Kongresi’ndeydik!

🔬 Düzen Laboratuvarlar Grubu olarak bilimsel çalışmalara ve uluslararası toplantılara aktif katılımımızı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz dönemde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde düzenlenen IX. Uluslararası Katılımlı Lizozomal Hastalıklar Kongresi kapsamında gerçekleştirilen “Lizozomal Depo Hastalıklarında İnovatif Yaklaşımlar” toplantısına katıldık.

🔍 Kongrede; kurslar, paneller, karşıt görüş oturumları, olgu bazlı sunumlar ve ulusal-uluslararası uzman konuşmacılar tarafından verilen konferanslarla lizozomal hastalıklar tüm yönleriyle ele alındı.

📌 Bilim insanlarının bilgi ve tecrübelerini paylaşmasına imkân tanıyan bu verimli etkinlikte laboratuvarımızı; kurucumuz ve yöneticimiz Dr. Yahya Laleli, Özel Kimya Birimi Teknik Yöneticisi Elif Erkan Kurdoğlu, PhD ve Genetik Bölümü Teknik Sorumlusu Begüm Baysefer Çelik temsil etti.

📌 Ayrıca, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları / Metabolizma uzmanımız Dr. Turgay Coşkun, “Lizozomal Depo Hastalıklarında İnflamasyon ve Antiinflamatuvar Tedaviler” başlıklı sunumuyla kongreye katkı sağladı.

❓LİZOZOMAL DEPO HASTALIKLARI (LDH) NEDİR?
🔺Lizozomal Depo Hastalıkları (LDH) 70’ten fazla nadir hastalığı kapsayan, çoğu otozomal resesif kalıtılan ve genellikle ilerleyici seyirli genetik bozukluklardır.
🔺Toplamda yaklaşık her 5.000 canlı doğumda 1’ini etkileyen bu hastalıklar, bebeklikten yetişkinliğe kadar farklı yaşlarda ortaya çıkabilir.
🔺Bu bozukluklar, hücre içinde sindirilmemiş veya kısmen sindirilmiş maddelerin birikmesine yol açarak organ hasarına neden olur.

🔴 DÜZEN LABORATUVARLAR GRUBU OLARAK, 12 YILDIR LDH TANI VE TAKİBİNE AKTİF KATKI SAĞLAMAKTAYIZ.
🔺Ülke çapında Fabry hastalığı taraması ile başlayan, ardından Gaucher hastalığı ile devam eden çalışmalarımız bugün 25 farklı lizozomal hastalığı kapsayacak şekilde genişlemiştir.
🔺Tanıda altın standart enzim aktivite tayini, genetik doğrulama testleri ve biyobelirteç analizlerinde en yüksek analitik hassasiyet sağlayan teknikleri kullanıyor; yurt içi ve yurt dışındaki çok sayıda tarama programında aktif rol alıyoruz.

⚠️ COVID AZALIYOR AMA DİĞER VİRÜSLER DOLAŞIMDA!➡️ Kasım ayı başlarken COVID etkinliğini iyice düşürdü. RHINOVİRÜS yoğun ...
03/11/2025

⚠️ COVID AZALIYOR AMA DİĞER VİRÜSLER DOLAŞIMDA!

➡️ Kasım ayı başlarken COVID etkinliğini iyice düşürdü. RHINOVİRÜS yoğun ama beraberinde PARAINFLUENZA görmeye başladık.

ℹ️ Parainfluenza virüsleri, soğuk algınlığından zatürreye kadar birçok solunum yolu hastalığına neden olan, birbiriyle yakından ilişkili birkaç virüsü içerir; krup en sık görülen ciddi tablodur. Tanı genellikle kliniktir. Tedavi destekleyicidir.

📌 Parainfluenza virüsü enfeksiyonlarının çocukluk çağı salgınları kreşlerde, çocuk servislerinde ve okullarda görülebilir. Tip 1 ve 2, sonbaharda salgınlara neden olma eğilimindedir.

📌 Parainfluenza virüsleri tekrarlayan enfeksiyonlara neden olabilir, ancak yeniden enfeksiyon genellikle daha hafif bir hastalığa neden olur. Bu nedenle, yetişkinlerde enfeksiyonların çoğu asemptomatik veya hafif seyreder. Çocuklarda ise hastalık hafif ateşle veya ateşsiz üst solunum yolu hastalığı şeklindedir.

📌 Parainfluenza Tip 1, özellikle 6-36 aylık bebeklerde krupun en sık nedenidir. Krup, soğuk algınlığı semptomlarıyla başlar. Daha sonra ateş, havlayan öksürük, ses kısıklığı ve stridor gelişir. Üst solunum yolu tıkanıklığına bağlı solunum yetmezliği nadir fakat potansiyel olarak ölümcül bir komplikasyondur. Parainfluenza Tip 2 benzer bir hastalığa neden olabilir, ancak genellikle daha az şiddetlidir.

📌 Parainfluenza virüsü tip 3, küçük bebeklerde ve bağışıklık sistemi baskılanmış çocuk ve yetişkinlerde pnömoni ve bronşiyolite neden olabilir.

🔬Genellikle tanıları için laboratuvar testi yapılması gerekmez ancak şiddetli alt solunum yolu hastalığı olan hastalarda parainfluenza virüs enfeksiyonunu bakteriyel enfeksiyondan ayırmak için test yaptırmak gerekebilir. Virüs, yaygın solunum yolu patojenlerinden oluşan multipleks PCR paneli ile tespit edilebilir.

❗️ virüs enfeksiyonunun özel bir tedavisi yoktur. Sadece semptomlar tedavi edilir.

🔗 Uzm. Dr. Tutku Taşkınoğlu’nun “COVİD AZALIYOR AMA DİĞER VİRÜSLER DOLAŞIMDA” yazısının tamamı duzen.com.tr web sitemizde, Güncel Sağlık Konuları bölümünde! Link profilde!



⚠️ COVID AZALIYOR AMA DİĞER VİRÜSLER DOLAŞIMDA!➡️ Kasım ayı başlarken COVID etkinliğini iyice düşürdü. RHINOVİRÜS yoğun ...
03/11/2025

⚠️ COVID AZALIYOR AMA DİĞER VİRÜSLER DOLAŞIMDA!

➡️ Kasım ayı başlarken COVID etkinliğini iyice düşürdü. RHINOVİRÜS yoğun ama beraberinde PARAINFLUENZA görmeye başladık.

ℹ️ Parainfluenza virüsleri, soğuk algınlığından zatürreye kadar birçok solunum yolu hastalığına neden olan, birbiriyle yakından ilişkili birkaç virüsü içerir; krup en sık görülen ciddi tablodur. Tanı genellikle kliniktir. Tedavi destekleyicidir.

📌 Parainfluenza virüsü enfeksiyonlarının çocukluk çağı salgınları kreşlerde, çocuk servislerinde ve okullarda görülebilir. Tip 1 ve 2, sonbaharda salgınlara neden olma eğilimindedir.

📌 Parainfluenza virüsleri tekrarlayan enfeksiyonlara neden olabilir, ancak yeniden enfeksiyon genellikle daha hafif bir hastalığa neden olur. Bu nedenle, yetişkinlerde enfeksiyonların çoğu asemptomatik veya hafif seyreder. Çocuklarda ise hastalık hafif ateşle veya ateşsiz üst solunum yolu hastalığı şeklindedir.

📌 Parainfluenza Tip 1, özellikle 6-36 aylık bebeklerde krupun en sık nedenidir. Krup, soğuk algınlığı semptomlarıyla başlar. Daha sonra ateş, havlayan öksürük, ses kısıklığı ve stridor gelişir. Üst solunum yolu tıkanıklığına bağlı solunum yetmezliği nadir fakat potansiyel olarak ölümcül bir komplikasyondur. Parainfluenza Tip 2 benzer bir hastalığa neden olabilir, ancak genellikle daha az şiddetlidir.

📌 Parainfluenza virüsü tip 3, küçük bebeklerde ve bağışıklık sistemi baskılanmış çocuk ve yetişkinlerde pnömoni ve bronşiyolite neden olabilir.

🔬Genellikle tanıları için laboratuvar testi yapılması gerekmez ancak şiddetli alt solunum yolu hastalığı olan hastalarda parainfluenza virüs enfeksiyonunu bakteriyel enfeksiyondan ayırmak için test yaptırmak gerekebilir. Virüs, yaygın solunum yolu patojenlerinden oluşan multipleks PCR paneli ile tespit edilebilir.

❗️ virüs enfeksiyonunun özel bir tedavisi yoktur. Sadece semptomlar tedavi edilir.

🔗 Uzm. Dr. Tutku Taşkınoğlu’nun “COVİD AZALIYOR AMA DİĞER VİRÜSLER DOLAŞIMDA” yazısının tamamı duzen.com.tr web sitemizde, Güncel Sağlık Konuları bölümünde! Link profilde!

✍🏻 PAZAR OKUMASI: MODERN TIP UYGULAMALARINDA YAPAY ZEKÂ 🔍 Modern tıp uygulaması ister hastanın öyküsünde ister fizik mua...
02/11/2025

✍🏻 PAZAR OKUMASI: MODERN TIP UYGULAMALARINDA YAPAY ZEKÂ

🔍 Modern tıp uygulaması ister hastanın öyküsünde ister fizik muayenesinde ister laboratuvar sonuçlarında veya tedaviye yanıtta olsun, örüntü, yani elde edilen verileri üst üste tanımlama ve değerlendirme, üzerine kuruludur. Yetenekli bir hekim, kritik örüntüleri erken tespit edebilir ve bunları aldatıcı bir şekilde birbirine benzer görünenlerden ayırt edebilir.

📌 Ancak bazı örüntüler, kırmızı alarm zillerini çaldırmak için fazla kaotik, fazla belirsiz veya geçici olabilirler. Örneğin, hiçbir doktor rutin kan testleriyle erken evre pankreas kanserini güvenilir bir şekilde tespit etmeye çalışmaz.

📌 Bu anda algoritma denilen kurgulama sistemi devreye girer hemen, bu sistem de makine öğrenimine dayanır. Ancak, tıp alanında makinenin öğrendiği kabul edilerek (machine learning) kontrol edilmeden kullanılması, elde olan hasta bilgilerini çarpıtabilir ve kısa vadeli faydalar uğruna uzun vadeli veri güvenilirliğini feda edebilir diyor araştırıcılar.

📌 Sadece 2024’te, bu alanda önemli bir veritabanı olan PubMed de hasta sağlığı ve klinik tıpta yapay zekâ, makine öğrenimi veya derin öğrenmeden (deep learning) bahseden 26.000’den fazla çalışmayı bünyesine aldı. Sağlık hizmetlerinde küresel yapay zekâ pazarının bu yılın sonuna kadar 46 milyar ABD dolarını ve 2030’a kadar 200 milyar ABD dolarını aşması öngörülüyor.

🌐 ÖNYARGILAR AŞILABİLİR Mİ? 👉🏻 Yapay zekânın tıp alanında hekimlerin yerini alması beklenmiyor. Sadece tanı koymayı hızlandıran, tedaviyi kişiselleştiren, kanıta dayalı kararları destekleyen güçlü bir ortağa dönüşüyor. Ancak önyargılara dikkat etmek ve süreçte onları yok saymamak gerektiğini tekrar vurgulamak lazım bu noktada. Önemli olan alınan tedbirlerle önyargıların oluşturabileceği sürecin doğru yönetilmesi çünkü bunun tersi durumlar önemli riskler içeriyor.

🔗 Ph.D Biol. Dr. Ayşe Ergüven’in “SANA GÜVENELİM Mİ YAPAY ZEKÂ?” yazısının tamamı 129. Bültenimizde, link profilde!

31/10/2025

📢 130. BÜLTENİMİZ YAYINDA! 28 yıldır düzenli olarak okuyucularımızı bilgilendirdiğimiz bültenimizin Cumhuriyetimizin kuruluşunun 102. yılını kutlamak amacıyla hazırlanan bu sayısı da güncel sağlık, çevre, gıda, bilim ve teknoloji haberleri ile dopdolu!

✒ EDİTÖR YAZISI: Dr. Yahya R. Laleli

📍 KURUM DIŞINDAN GÜNDEME DAİR
🔺 Cumhuriyet Bayramı
🔺 Cumhuriyet’in Kadınları: Farkındalığın ve Hayatın Gücü
🔺 Gazze için Ateşkes Kalıcı Barışa Dönüşür mü?

🔬 GÜNCEL SAĞLIK HABERLERİ
🔺 Sonbaharda Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları: Nelere Dikkat Etmeli?
🔺 COVID-19’un Gizemi
🔺 Obezite Tedavisinde İnkretin Bazlı İlaçların Yan Etkilerinin Yönetimi
🔺 Ozempic Yazımız ile İlgili Gelen Sorularınızı Yanıtlıyoruz!
🔺 Uyku Kalitesini Artırmada Faydalı Olabilecek Gıdalar ve Beslenme
🔺 Sepsis’in Yeni Göstergesi; Monosit Dağılımı Genişliği
🔺 Çocuklarda İshal
🔺 Prostatit: Erkek Sağlığında Sessiz Bir Sorun
🔺 Yeni Bir Çağ: Kanserde Büyük Veri ve Yapay Zeka
🔺 Kanser Araştırmalarında Ekstraselüler Veziküller
🔺 Otizm ve Parasetamol İlişkisi Doğru Olabilir mi?
🔺 Modern Beslenme Alışkanlıkları Gıda Alerjisini Nasıl Artırıyor?

🗓 ÖNEMLİ SAĞLIK GÜNLERİ
🔺 15 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Günü
🔺 14 Kasım Dünya Diyabet Günü

♻ ÇEVRE VE DOĞA
🌿 Orman Yangınları ve Seller: Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya Karşılaştırması
🌿 Zeytin Yasasının Ötesinde: Toprağın Sorumlu Emaneti
🌿 16 Ekim Dünya Gıda Günü 2025 Yılı Teması: “Daha İyi Gıdalar ve Daha İyi Bir Gelecek İçin El Ele”

📌 PARAMEDİKAL
🔺 2025 Nobel Ödülleri Ekim Ayında Sahiplerini Buldu
🔺 Hüzünlü bir Nobel Ödülü Hikayesi: Rosalind Franklin
🔺 29 Ekim 1923’ün Kazanımları
🔺 Gözlük Tarihinde Bir Gezinti
🔺 Cumhuriyetin İlk Dönem Arkeolojisi
🔺 KUŞKU DUY! BU KİTAPTAN DA KUŞKU DUY! Belki yazdıklarım doğru değil! – Gazeteci E. Murat Yığcı ile Medya Okuryazarlığı Röportajı

🔬 LABORATUVARDAN HABERLER
🔺 Düzen Laboratuvarlar Grubu, Nöroimmunoloji Laboratuvar Kursuna Katkı Sağladı
🔺 Güncel ve Doğru Sağlık Bilgileri için YouTube Kanalımızda Buluşalım!

📚 KİTAP & FİLM ÖNERİSİ

🔗 Bültenimizin 130. sayısına duzen.com.tr web sitemizden ulaşabilirsiniz! Link profilimizde!

✒ Bültenimize katkı veren yazarlarımıza teşekkür ederiz ❤

✍🏻 Kurucumuz Dr. Yahya R. Laleli’nin kaleminden..🇹🇷 Cumhuriyetimizin kuruluşunun 102. yılını kutluyoruz. Üzerinde yaşadı...
29/10/2025

✍🏻 Kurucumuz Dr. Yahya R. Laleli’nin kaleminden..

🇹🇷 Cumhuriyetimizin kuruluşunun 102. yılını kutluyoruz. Üzerinde yaşadığımız, vatan dediğimiz toprak bütününe sahip olmamızı sağlayan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım demekten gurur duyduğumuz, bir devletimizin olmasının ne büyük nimet olduğunu hatırlamak için Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda İngiliz Parlamentosunun önemli bir üyesi olan Sir James Arthur Salter’ın 20 Temmuz 1928 günü Hollanda Bankası Başkanı Mr. Vissering ile yaptığı görüşmenin notlarını paylaşıyoruz sizlerle.

“Amsterdam’da Bay Vissering’i gördüğümde, kendisi birkaç gün önce Ankara’ya yaptığı yolculuktan dönmüştü. Türk Hükümeti’ne para biriminin istikrara kavuşturulması konusunda danışmanlık yapmak üzere gitmişti. Kendisine, Türkiye’nin Cemiyet için yeni bir müşteri olma ihtimalini düşünüp düşünmediğini sordum. O da Türkiye’nin yabancı bir borç yardımı olmaksızın kendi para birimini istikrara kavuşturabildiğini, bu yüzden hükümete dış borç almamaları yönünde tavsiyede bulunduğunu söyledi.

Bay Vissering, Türkiye’deki durumdan oldukça olumlu bir izlenim edinmişti. Ona göre Türkler, dış mali yardıma gerek kalmadan yeni bir Emisyon Bankası (Merkez Bankası) kurabileceklerdi. Mevcut altın ve döviz rezervleri bu amaç için yeterliydi. Dolayısıyla, Merkez Bankası’nı güçlendirmek için bir borç alınmasına gerek olmadığını düşünüyordu.”

O günlerde Bulgaristan ve Yunanistan bütçe ödemelerinde gecikmeler yaşarken yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti devleti böyle bir sorun yaşamıyor çünkü devlet geliri kendi ürettiklerinden oluşuyor 1928 yılında. Bugün Cumhuriyetimizin 102. Yılını kutlarken dileğimiz sadece sağlık alanında değil tüm alanlarda ihtiyaç duyduğumuz ekonomik kalkınmanın inovasyona dayalı ve sürdürülebilir olmasıdır.

Mustafa Kemal’in 23 Nisan 1920’de Meclis’i açarken arkasındaki levhada “…Ve emrehum şûrâ beynehum…/ …İşleri birbirlerine danışarak yaparlar…” yazıyordu. Ortak bir hikayemiz var, ortak bir toprak parçası üzerinde yaşıyoruz. Bir de Mustafa Kemal ve arkadaşlarının, hayatları pahasına “yaşayalım” diye bıraktıkları devletimiz var. Onu koruyalım ki gelecek nesillerimiz de yaşayabilsinler.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun! 🇹🇷

🔍 Günümüzde fazla kilolardan kurtulmak isteyen birçok kişi farklı yöntemlere başvuruyor. Geleneksel yöntemler ile sağlık...
27/10/2025

🔍 Günümüzde fazla kilolardan kurtulmak isteyen birçok kişi farklı yöntemlere başvuruyor. Geleneksel yöntemler ile sağlıklı zayıflamak mümkünken, son dönemde özellikle ORAL YOLDAN ve CİLT ALTI (SUBKUTAN) ENJEKSİYON şeklinde uygulanabilen SEMAGLUTİD ETKEN MADDELİ İLAÇLARIN ZAYIFLAMA AMACIYLA KULLANIMININ giderek arttığı görülüyor.

💬 Peki bu ilaçlar gelişigüzel kullanılabilir mi? Yoksa yaşam tarzı değişiklikleri obezitede hâlâ en güvenilir başlangıç yol mu?

❗HEKİM UYARISI 👉🏻 Ozempic gibi ilaçlar bazı hastalar için tıbbi olarak faydalı olabilir. Ancak bu ilaçlara YALNIZCA ESTETİK KAYGILARLA VE “HIZLI ZAYIFLAMA” HEDEFİYLE BAŞVURMAK, UZUN VADEDE CİDDİ SAĞLIK SORUNLARINA YOL AÇABİLİR. Hekim görüşü olmadan ilaçla zayıflamaya çalışmak, kısa vadede faydalı görünse de uzun vadede geri dönüşü zor komplikasyonlar doğurabilir.

❗OZEMPIC, YALNIZCA HEKİM KONTROLÜNDE VE UYGUN ENDİKASYONLARLA KULLANILMALIDIR 👉🏻 Sağlıklı zayıflama yöntemleri yavaş olabilir ama vücudun dengesini bozmadan, sürdürülebilir ve kalıcı sonuçlar verir.

❗KİLO VERMEDE EN KALICI VE GÜVENLİ YÖNTEM, YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİĞİDİR 👉🏻 Dengeli beslenme, düzenli fiziksel aktivite, kaliteli uyku ve stres yönetimi, vücudun doğal metabolizmasını destekleyerek kilo kaybını mümkün kılar. Sağlıklı yaşam tarzı, her zaman ilk seçenek olmalıdır.

📌 Ozempic Nedir?
📌 Sağlıklı Zayıflama Yaklaşımı: Avantajları, Dezavantajları
📌 Ozempic ile Zayıflama: Ne Kadar Güvenli? Etkileri, Olası Yan Etkileri
📌 Hangi Yaklaşım Kimler İçin Uygun?
📌 Zayıflama ve Kemik Sağlığı: Göz Ardı Edilen Riskler
📌 Sağlıklı Zayıflama ile Kemik ve Kas Desteği
📌 Doğru Planlanmış Bir Sağlıklı Zayıflama Süreci
📌 Bilinçli Zayıflama = Kemik Sağlığının Korunması
📌 Kemik Dostu Zayıflama İçin İpuçları
📌 Kadınlar, 50 yaş üstü bireyler, ailede osteoporoz öyküsü olanlar, menopoz döneminde olanlar nasıl bir zayıflama süreci planlamalı?

🔗 Tüm bu soruların yanıtları ve daha fazlası Uzm. Dr. Tahir İsmailoğlu’nun 129. E-Bültenimizde yer alan “OZEMPIC KULLANIMINA BAKIŞ: Zayıflamanın İki Yolu: Sağlıklı Yaşam Alışkanlıkları mı, İlaç mı?” yazısında, link profilde!



✍🏻 PAZAR OKUMASI: Türkiye’nin Yeni Dönemi: İklim Kanunu💬 İklim değişikliği, günümüzde ekosistemler, su döngüsü ve tarıms...
26/10/2025

✍🏻 PAZAR OKUMASI: Türkiye’nin Yeni Dönemi: İklim Kanunu

💬 İklim değişikliği, günümüzde ekosistemler, su döngüsü ve tarımsal üretim üzerinde doğrudan etkilerine tanıklık ettiğimiz küresel bir kriz haline geldi. Türkiye, coğrafi konumu itibariyle bu değişimden en fazla etkilenen ülkelerden biri. Artan sıcaklıklar, azalan yağışlar ve artan aşırı hava olayları, ekolojik dengeleri ve su kaynaklarımızı tehdit ediyor.

📍 2 Temmuz 2025’te TBMM’de kabul edilen ve 9 Temmuz’da Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7552 sayılı İKLİM KANUNU, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelesinde ilk yasal çerçeveyi oluşturdu. Kanun; sera gazı emisyonlarının azaltılması, “Emisyon Ticaret Sistemi”nin kurulması ve yerel düzeyde İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulları aracılığıyla eylem planlarının hazırlanmasını öngörüyor.

🔍 Bu düzenleme, önemli bir başlangıç olmakla birlikte, uygulamada bazı riskler barındırıyor👇🏻

📌 Su kaynaklarının yönetimi havza bazlı bütüncül bir yaklaşımdan ziyade, sektörel önceliklerle ve kısa vadeli kalkınma projeleri arasında sıkışmış durumda görünüyor.
📌 Emisyon azaltımına yönelik Emisyon Ticaret Sistemi gibi karmaşık mekanizmalar, güçlü denetim, şeffaflık ve ölçülebilir kriterler açısından netleşmeye ihtiyaç duyuyor.
📌 Yerel yönetimlerin teknik kapasitesinin sınırlı olması, eylem planlarının sahada etkili olmasını zorlaştırabilir.

🇹🇷 Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, son 50 yılda Türkiye’de ortalama sıcaklık yaklaşık 1,5 °C arttı. Yaz dönemleri uzarken, kış yağışları azalıyor. Bu durum tarımsal üretim takvimlerini, doğal bitki örtüsünü ve yaban hayatını doğrudan etkiliyor. İç Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde kuraklıklar ciddi oranda artıyor.

💧 SU KAYNAKLARI 👉🏻 Türkiye, kişi başına düşen yıllık 1.300 m³ su potansiyeli ile “su stresi yaşayan” ülkeler arasında. Bu hem tarımsal üretim hem de şehirlerin içme suyu güvenliği açısından ciddi bir uyarı niteliğinde.

🔗 İnsan Kaynakları Uzm. Yard. Hilal Nur Başer’in “İklim Değişimi, Değişen Ekolojik Dengeler ve Bunların Su Kaynaklarına Etkisi: TÜRKİYE’DE YENİ ADIMLAR VE ZORLUKLAR” yazısının tamamı 129. Bültenimizde, link profilde!

Address

Tunus Caddesi No: 95
Ankara
06680

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Düzen Laboratuvarlar Grubu posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Düzen Laboratuvarlar Grubu:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram

Category