02/12/2025
Telefonunuzdan bir ses gelir ve refleks olarak ekrana bakarsınız. Bu tepki çoğu insan için otomatik hale gelmiştir. Peki bu sadece bir alışkanlık mı, yoksa çağımızın gizli bağımlılıklarından biri mi?
Beyin, yeni bir mesaj veya bildirim aldığında küçük bir ödül kazandığını varsayar. Dopamin salınımı, beklenti ve merak duygusuyla birleşir. O anda gelen bilgi, onay veya sevgi sinyali (örneğin bir “beğeni”), kişinin sosyal bağlanma sistemini tetikler.
Psikanalitik açıdan, bu dürtü Lacan’ın “a nesnesi” gibi çalışır. Mesaj veya bildirim, eksikliğin yerini alacakmış gibi görünür: “Görülüyorum, fark ediliyorum, yalnız değilim.” Ama bu his geçicidir. Hemen tekrar kontrol etme ihtiyacı doğar.
Freud’un tekrar zorlantısı burada da kendini gösterir. Kimi zaman bildirim olmadığı halde telefona bakmak, beynin aradığı o “tamlık anını” bulma çabasıdır. Ama her bakışta, asıl ihtiyaç yine ertelenir ve kişi döngüye saplanır.
Bu bağımlılık, fark edilmesi en zor olanlardan biridir çünkü modern hayatın parçası haline gelmiştir. Yavaş yavaş kişi, kendi içsel sessizliğine tahammül edemez hale gelir. Ve bildirim sesi, bu sessizliği bastıran bir sinyal haline dönüşür.