Hatay Veteriner Hekimleri Odası

04/03/2025
Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi 14-15 Ocak 2023 Oda Başkanları Toplantısı
14/01/2023

Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi 14-15 Ocak 2023 Oda Başkanları Toplantısı

Yeni seçilen Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Heyeti ve Oda Başkanları olarak Anıtkabir' i ziyaret ettik.
14/01/2023

Yeni seçilen Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Heyeti ve Oda Başkanları olarak Anıtkabir' i ziyaret ettik.

09/01/2023

Rektörlük görevine atanan bir meslektaşımız hakkında Aydın’da bir yerel gazetede çıkan habere ilişkin açıklamamızdır.

Bir üniversitenin yönetici olarak en üst makamı olan rektörlük makamına atama yapılmasına ilişkin kurallar mevzuatla belirlenmiştir. Buna göre bazı meslekler kapsam dışı bırakılmamıştır.

Örnekleriyle yaşandığı üzere, zorlu bir eğitimden geçen, tıp disiplini ile yetişen veteriner hekim akademisyenler de rektörlük görevini hakkıyla yapmaktadırlar.

Genel bir tanımlamayla gazeteciler işleri gereği herkesten daha fazla araştıran, okuyan, objektif analizler yapan ve ortalamanın üzerinde bilgiye sahip olması gereken “aydın” insanlardır.

O nedenle haberi yapan şahsın gazetecilik yeterliliği veya bu haberi yapma motivasyonu“ habercilik” çerçevesinde tartışmalı hale gelmiştir.

Eminiz ki gerçek gazeteciler, Dünya’nın karşı karşıya kaldığı açlık tehlikesi, salgınlar, güvenli gıda sorunu, bioterörizm ve koruyucu hekimliğin önemi nedeniyle Veteriner hekimliğin günümüzün en stratejik mesleği olduğunu biliyorlardır.

Maalesef son zamanlarda farklı kaygılarla bilerek veya bilmeyerek yazılarında, konuşmalarında mesleğimizi rencide eden farklı mesleklerden kişilerin sayısı artmıştır.

Bize göre bu kişilerin ortak noktası mesleklerini ne etik açıdan ne de bilgi birikim açısından iyi temsil etmedikleridir.

Mesleğimize yönelik bu türden saldırıları ve bilgisizliği kınıyoruz. Benzer olayların yaşanmaması için gerekli çalışmalar tüm camiamızla birlikte yapılacaktır.

Diğer taraftan liyakata dayalı, yöneticilerini akademisyenlerin seçtiği, özerkliği ile bilimsel çalışmalarının önünün açıldığı bir üniversite sistemine bir an önce geçilmesi gerektiğinin altını çiziyoruz.

Saygılarımızla

Prof. Dr. Murat ARSLAN
TVHB Merkez Konseyi Başkanı

Antakya Tarım ve Orman Müdürümüz Sayın Murat ÖCAL   Veteriner Hekim Birol HÜRRİYETOĞLU ve Veteriner Hekim Doğan DALGIÇ  ...
04/01/2023

Antakya Tarım ve Orman Müdürümüz Sayın Murat ÖCAL Veteriner Hekim Birol HÜRRİYETOĞLU ve Veteriner Hekim Doğan DALGIÇ yeni seçilen Yönetim Kurulumuza tebrik ve kutlama ziyaretinde bulunmuşlardır. Bu nazik ziyaretlerinden dolayı ilçe müdürümüze ve meslektaşlarımıza teşekkür ederiz.

19/12/2022

HATAY VETERİNER HEKİMLER ODASI BASIN AÇIKLAMASI

5199 Sayılı Kanuna göre son gün 31 Aralık 2022
“Kedi, Köpek ve Gelinciklerin Kimliklendirilmesi ve Kayıt Altına Alınmasına Dair Yönetmelik, 26 Şubat 2018 tarihinde 30344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girmişti. Bu yönetmelikle evde yaşayan kedi, köpek ve gelinciklere mikroçip takma zorunluluğu getirildi. Bu çerçevede mikroçip uygulamasıyla Ev Hayvanı Kayıt Sistemi’ne (PETVET) hayvanın adı, pasaport numarası, türü, ırkı, cinsiyeti, rengi, doğum tarihi, hayvan sahibinin adı, bulunduğu il, ilçe, köy/mahalle bilgileri ile acil durumda ulaşılabilecek kişi bilgileri kaydediliyor.
Ayrıca mikroçip numaralarıyla aşı bilgileri, sahip değişikliği, kayıp durumu ve hayvana yapılan operasyonların bilgileri de yer almaktadır. Bununla terk edilmiş ya da kaybolmuş hayvanın daha önce sahipli olduğuna dair bilgi ve bulguya rastlanırsa sahibine haber veriliyor.
Yönetmelikle birlikte 31 Aralık 2022 tarihine kadar tüm kedi, köpek ve gelincik sahipleri; il/ilçe müdürlükleri veya Bakanlıkça belirlenen kurum/kuruluş ya da tüzel kişilere başvuru yaparak evcil hayvanlarını kimliklendirerek kayıt altına aldırmakla yükümlüdür.
Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü verilerine göre 1 Ocak 2021’den beri ülke genelinde kedi, köpek ve gelincik olmak üzere yaklaşık 800 bin adet ev hayvanı kimliklendirilerek kayıt altına alındı. Fakat Türkiye’de yaklaşık 6 milyon sahipli hayvan olduğu öngörülmektedir. Kalan süre bütün bu hayvanları kayıt altına almaya yetmeyecektir. Yetkililerden bu sürenin bir yıl uzatılmasını talep ediyoruz.
Evcil hayvanlara derialtı mikroçip uygulanıyor ve el terminali aracılığıyla okunabiliyor. Bundan böyle sokağa terk edilmiş kedi ve köpeğin kime ait olduğu el terminaliyle okunarak sahibi tespit edilebilecek. Kuduz aşısı başta olmak üzere hayvanın geçmişine ait tüm hastalıkları kayıt altına alınacak.
Hayvanların kayıt altına alınıp, onlara çip takılması aynı zamanda hayvan popülasyonunun da kontrol altına alınması fırsatını sağlayacak. Daha da önemlisi, sahiplenilen hayvanların bir süre sonra sokağa atılıp, kaderine terk edilmesinin de önüne geçecek. Kanuni yaptırım ve cezalarla bu durumun önüne geçilecek.
Deri altına basit bir enjektörle bir çip yerleştirilecek; sonrasında özel bir cihaz yardımıyla çip yerleştirilen bu hayvanlar, bakanlığın ‘petvet sistemi’nde kayıt altına alınacak. Sistemde o hayvanın doğum tarihi, cinsi, ırkı, geçirdiği hastalıklar, yapılan aşılar, kısacası hayvanla ilgili hemen her şey bu sistemde görülebilecek.
İnsanlar artık sahiplendikleri hayvanları sokağa terk edemeyecek. Sokağa bırakıp, kaderine terk etmesi halinde de bunun bir cezai yaptırımı olacak. Çip sayesinde hangi hayvanın kime ait olduğu tespit edilebileceği gibi sokakta birini ısıran hayvanın aşılarının kontrol edilip, daha önce hangi hastalıkları geçirip tedavi gördüğü gibi hayati önem taşıyan bilgilere de kısa sürede ulaşılıp, buna göre bir yol haritası ve tedavi uygulanabilecek.
Bu çipler, bir defaya mahsus veteriner hekimler tarafından hayvanlara enjektör vasıtasıyla derisinin altına yerleştirilecek ve ömür boyu orada kalacak, sonrasında da o hayvanla ilgili bir pasaport düzenlenecek.
İnsanların evlerinde kaç hayvan beslediği, sokakta ne kadar hayvan olduğunu bilinecek. Ayrıca kaç hayvanın aşılanması ya da kısırlaştırılması gerektiği bilinecek. Artık dünyada insan sağlığı ya da hayvan sağlığı diye bir ayrım yok. Sağlık, bir bütün olarak ele alınmaktadır.
Unutmamak gerekir ki, bugün insanlarda görülen enfeksiyonların yüzde 60’ı hayvansal kaynaklıdır. Bu nedenle eviniz ve sokağınızdaki hayvanların sağlığı kontrol altına almadığınız müddetçe insan sağlığını da kontrol altına alamazsınız. Sağlığı bir bütün olarak ele aldığınızda hayvan sağlığı olmadan insan sağlığı düşünülemez. Bu nedenle bizim hayvanlarımız sağlıklı olmalıdır.
Dünya Sağlık Örgütü, her kentte nüfusunun %10 oranında sokak hayvanı yaşayabileceğini belirtiyor. Ne nüfusu 2 milyona yaklaşan Hatay’da ne de Türkiye’de ne kadar evcil ve sokak hayvanı olduğunu bilmiyoruz. Bu konuda elimizde net bir rakam da yok. Çiple birlikte artık bunu öğrenebileceğiz. O nedenle evde bakılan kedi, köpek ve gelinciklere mutlaka çip taktırın. Çok kısa bir süre kaldı. 31 Aralık 2022 tarihine kadar hayvanlarını kayıt altına aldırmayanlar, 1 Ocak 2023’ten itibaren 3642,00TL idari para cezası ödeyecek.
Kedi, köpek, gelincik gibi evcil hayvan besleyenler 31/12/2022 tarihine kadar İl/İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerine veya serbest veteriner hekimlere başvurması durumunda her yaştaki sahipli kedi ve köpeklerin Ev Hayvanı Kayıt Sistemi’ne (PETVET) kayıt işlemleri yaptırabilirler.
Bu işlemi yapmazlarsa yılbaşından sonra cezalı duruma düşecektir. Herkesi bu konuda duyarlı olup bir an önce hayvanını kimliklendirmeye , çip takmaya ve diğer işlemleri yapmak için ilgili yerlere davet ediyoruz.”

Hatay Veteriner Hekimler Odası
Yönetim Kurulu adına
Başkan
Yahya HAMURCU

www.hvho.org.tr

Türk Veteriner Hekimleri Birliği 50. Büyük Kongre seçimlerinde  Türk Veteriner Hekimler Birliği Denetleme Kurulu üyeliği...
28/11/2022

Türk Veteriner Hekimleri Birliği 50. Büyük Kongre seçimlerinde
Türk Veteriner Hekimler Birliği Denetleme Kurulu üyeliğine Hatay Veteriner Hekimler Odası Başkanımız Yahya HAMURCU tekrar seçilmiştir. Hatay Veteriner Hekimler Odası üyesi Cengiz ERASLAN Türk Veteriner Hekimler Birliği Yüksek Haysiyet Divanı üyeliğine seçilmiştir. Başta Hatay Veteriner Hekimler Odası delegeleri olmak üzere 50. Büyük Kongreye katılım sağlayan tüm delege meslektaşlarımıza teşekkür ederiz. Merkez Konsey Yönetimine yeni seçilen Prof. Dr Murat Arslan ve ekibine başarılar diliyoruz.
Hatay Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu

04/10/2021

HATAY VETERİNER HEKİMLER ODASI 4 EKİM DÜNYA HAYVANLARI KORUMA GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI

Her yıl 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü; hayvanlara karşı yapılan haksızlıklara dikkat çekmek ve bu sorunları engellemek için hayvan hakları konusunda farkındalık oluşturulması amacıyla kutlanmaktadır.

4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü, sadece gözümüzün gördüğü hayvanların değil, yeryüzünde var olan tüm hayvanların da yaşam hakkına sahip olduklarının hatırlanması açısından çok önemlidir.

UNESCO tarafından yayımlanan Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 5.ci Maddesinde; “Bir insanın desteğine ihtiyaç duyan her hayvan uygun beslenme ve bakımı görme hakkına sahiptir.” İfadesine yer verilmiştir.
Bir taraftan Dünya genelinde hızla artan nüfus, çarpık yapılaşma, doğal alanların tahribatı, yasa dışı avcılık ve ticaret, yaban hayatının dengesini bozarak, diğer canlıları bir yok oluşa doğru sürüklemekte, diğer taraftan maddi kazanç ve eğlence amacıyla hayvanlar, işkence, eziyet ve kötü muameleye maruz kalmaktadır. Son derece üzücü bu tablo 21. Yüz yıl insanına hiç yakışmamaktadır.
5199 sayılı Hayvan Hakları Yasası’nın TBMM’de görüşülerek yeni düzenlemelerle kabul edilmesi ile hayvanların mal olarak değil can olarak değerlendirilmesi ve buna paralel olarak cezaların bir bölümünün idari cezalar kapsamından çıkarılarak suç olarak değerlendirip arttırılması önemli bir gelişmedir.

Hayvan mağduriyetlerinin başında sokağa terk etmeler gelmektedir. Özellikle doğum günü hediyesi ya da çocuğunu sevindirmek amacıyla bir eşya gibi satın alınan ve daha sonra çeşitli sebeplerle sokaklara terk edilen hayvanlara bu mağduriyeti yaşatmak kabul edilebilir bir durum değildir. Bunun hem vicdani açıdan, hem de havyan sevgisi açısından sorumluluğu büyüktür. İnsanlar terk etmek için evlerine süs eşyası gibi hayvan almamalıdır.
İşte bu sebeple Hatay Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ile Hatay Veteriner Hekimler Odasının imzaladığı protokolle mikroçip takma ve kimliklendirme konusunda önemli adımlar atıldı. Hayvana takılan mikroçipte hayvan sahibine ve hayvana ait bilgiler olacak, okutulmak suretiyle kime ait oluğu görülecek, böylece artık hayvanının sokağa terk edilmesininin önüne geçilecektir.
Hayvanların korunması, hayvan hakları ve hayvan refahı için; Güçlü bir mevzuata, buna göre güçlü bir kamu yapılanmasına ve güçlü bütçeye ihtiyaç duyulmaktadır.
Yönetimsel olarak çok başlılığa son verilmelidir. Konunun Belediyeler ile Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesindeki Genel Müdürlüklerin uhdesinde olması yerine, Hayvan Refahı Genel Müdürlüğü veya Veteriner Otoritesi ya da Veteriner işleri Genel Müdürlüğü Kurularak bünyesinde Hayvan Refahı Daire Başkanlığı, altında da, Çiftlik Hayvanlarının Refahı, Sahipsiz Hayvanlar, Av ve Yaban Hayatı ile Hayvanat Bahçelerinde Refah, Deney Hayvanları ve Su hayvanları Refahı gibi Şube Müdürlükleri oluşturulması sağlanmalıdır.
Yeterli bir bütçe kaynağı için Hayvan Refahı Fonu oluşturulmalıdır. Bunun için emlak vergisinde ek vergi, şans oyunlarının gelirlerinden hayvan refahına pay aktarılmalıdır. Kesilen para cezaları fona aktarılmalı, hayvancılık sektöründen para kazananlardan (mama, aşı, ilaç, pet shop malzemeleri üreticisi, yarış atı sektörü vs.) maddi ve ayni katkılarda bulunması için yasal zorunluluk getirilmelidir.

Denetime bağlı eksiklikleri gidermek için ilgili Bakanlık bünyesinde veteriner hekimlerden oluşan, hayvan hakları ihlalleri konusunda, denetleyen ve karar veren Hayvan Hakları Müfettişliği kurulmalıdır.

Büyükşehir statüsündeki illerdeki Belediyelerde Veteriner İşleri Daire Başkanlığı diğer il ve ilçelerde ise Veteriner İşleri Müdürlükleri oluşturularak buralarda yeterli veteriner hekim ve yardımcı personel istihdamı sağlayacak düzenlemeler bulunmalıdır.
Kamunun yükünü azaltılmak için kısırlaştırma, aşılama ve kayıt-kimliklendirme işlemlerinde serbest veteriner hekim kliniklerinden faydalanılmalı, sahipsiz hayvanların bakım ve tedavisi işlemleri için hizmet satın alınarak can dostlarımızın tedavi hakkı kesintisiz sağlanmalıdır.
Sahipsiz hayvan rehabilitasyonu yapan merkezler günün şartlarına ve ihtiyaca uygun donanım, personel ve fiziki şartlara sahip olmalıdır.
Hayvan sahiplenecek kişilere hayvan sağlığı, çevre sağlığı ve mevzuat hakkında eğitim verilmeli ve hayvan sahiplenme ehliyeti olmayan insanların, hayvan sahiplenmesi engellenmelidir.
4 Ekim yalnızca bir hatırlatma günüdür. Gerek okul eğitimleriyle gerekse hayat boyu öğrenme etkinlikleri ile dünyayı tüm canlılarla paylaştığımızı toplumun her kesimine benimsetmeliyiz.
Sevgi insanlığın gereğidir. Hayvanlara eziyet ve işkence yapmak bir insanlık suçudur.
Hayvanları koruma günü kutlu olsun
04/10/2021

12/07/2021

HATAY VETERİNER HEKİMLER ODASI
2021 YILI KURBAN BASIN BİLDİRİSİ

Hatay Veteriner Hekimler Odası olarak, mesleki sorumluluğumuz gereği, her Kurban Bayramı öncesinde, halkımızın sağlığının olumsuz etkilenmemesi için alınması gereken önlemlerle ilgili öngörü ve önerilerimizi halkımızla paylaşmak ve kamuoyunun bu konudaki bilgilerini tazelemek adına, hazırladığımız "Basın Bildirisini" kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
Kurban bayramı ve Kurban, İslami bir vecibenin yerine getirilmesi yanında ekonomik ve sosyal boyutlu bir olgudur.
Kurban Bayramı, toplum sağlığı, hayvan sağlığı, hayvan hakları ve refahı, gıda güvenliği, çevre, ekonomi ve tüketim boyutu olan oldukça kompleks bir yapı gösterir.
Bu nedenle içinde veteriner hekimlerin görev aldığı kurumlar başta olmak üzere, diğer Kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinin beraber oluşturacağı politikalarla sağlıklı bir şekilde yürütülebilir.
Covit – 19 salgını nedeniyle daha da büyük önem kazanan gıda güvenliği, kurbanın kesimi, kesim yerleri, kesecek kişilerin sağlığı, hayvan nakilleri, araçların dezenfeksiyonu çok daha fazla dikkatli ve kurallara tam uyumla yürütmemiz gereken süreç haline gelmiştir. Bu nedenlerle pandemi süresince yürütülecek kurban hizmetlerinde geçen yıllara göre ilave önlemlerin alınması büyük önem kazanmıştır.
Kurban hizmetleri süresince kurbanlık hayvan tedarikinde, nakillerinde, satış ve kesim yerlerinde hayvan sağlığı, hayvan refahı, veteriner halk sağlığı ve çevre sağlığı açısından herhangi bir risk ve aksaklık yaşanmaması için çalışmalar 2021 Yılı Kurban Hizmetlerinin Uygulanmasına Dair Tebliğ kapsamında iş ve işlemler yürütülmelidir.
Nakilde hayvan refahına dikkat edilerek, nakil araçlarının temizlik ve dezenfeksiyonları yapılmalı ve hayvan satış yerleriyle pazarlar sıkı kontrol altına alınmalıdır.
Hayvan pazarlarına mevcut kapasitelerinin azami yarısı kadar kullanım zorunluluğu tanınarak farklı sürüler arasında boş alanlar bırakılmalı ve kapalı padok sistemi kurulmalıdır.
Girişlerde tüm alıcı ve satıcıların ateşleri ölçülmeli, eldiven, maske, galoş gibi koruyucu malzemeler giydirilmeli, hijyen tedbirlerinin alınması sağlanmalı, pazarlık ve para alışverişi aşamalarında asgari iki metrelik fiziksel mesafenin korunmasına yönelik tedbirler alınarak geleneksel el sıkışarak pazarlık yapma yönteminden vazgeçilmelidir.

Ayrıca kesimhaneler, kurban kesim yerleri vardiyalı ve randevulu olarak kesim yapmalılar. Kesimler bayramın 1.2.3. gününe yayılmalıdır. Kesim yapacak kasaplar ve yardımcı personelin sağlık kontrolleri yapılmalı, önlük, çizme, bone, maske ve eldiven kullanması sağlanmalıdır. Kesimden sonra elde edilen etler ve tüketilebilir sakatatlar sahiplerine ayrı ve gıda ambalajına uygun şekilde teslim edilmelidir.

Veteriner hekim kontrolü dışında yetiştirilen, sevki yapılan, satışa sunulan ve kesilen hayvanlar, bulaşıcı ve salgın hayvan hastalıklarının yayılma riskini arttırmakta ve bu hayvanlardan elde edilen etler insan sağlığı açısından önemli risk oluşturmaktadır.
Kurban Bayramında, kesin sayı bilinememekle birlikte, yaklaşık olarak 900 bin Büyük Baş ve 2.500.000 Küçük Baş hayvanın nakli ve kesimi yapılmaktadır. Bu miktar, ülkemizde yıllık olarak kesilen hayvan miktarının % 25-30 una tekabül etmektedir.
Bu kadar çok sayıda hayvanın bu kadar kısa sürede nakledilmesi ve kesilmesi, gerekli tedbirler alınmadığı ve gerekli alt yapı oluşturulmadığı takdirde, insan sağlığı, hayvan sağlığı ve çevre ile ilgili önemli sorunları da beraberinde getirmektedir.
İnsanlarda görülen hastalıkların % 61i hayvan kökenlidir. Bunun yanında, insan sağlığı açısından gıdaların ortaya koyduğu riskin de % 90 ı hayvansal kökenli gıdalardan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, hayvan ve hayvansal ürünlerden gelebilecek bu tehlikelerin azaltılması veya ortadan kaldırılması açısından, kesilen hayvanın sağlıklı olması önemlidir.
Kurbanla ilgili faaliyetlerin bir kısmı, hayvan sağlığı ve gıda güvenliği ile ilgili yasalarda kapsam dışı bırakılmıştır. Bu nedenle; kurban kesecek ve kurban eti tüketecek kişilerin; Kurbanlıkların seçimi, kesimi ve kesim sonrasında insan ve hayvan sağlığı açısından dikkat etmeleri gereken hususlar, çevrenin kirletilmemesi ve hayvan refahı konusunda alınması gereken tedbirler ve etlerin muhafazası konularında bilgi sahibi olmaları gerekir.
Son yıllarda iyi bir kamuoyu oluşmasına ve olumlu gelişmeler yaşanmasına karşılık, kurban kesim şartları, hayvan refahı, gıda güvenliği ve halk sağlığı açısından hala önemli riskler yaşanmaktadır.
KURBANLIK HAYVANLARIN SATIN ALINACAĞI YERLER;
Kurbanlık hayvanlar, hayvan pazarları, hayvan borsaları veya Kurban Hizmetleri Komisyonu’nca belirlenen kurbanlık satış yerlerinden veya doğrudan hayvancılık işletmesinden alınmalıdır. Buraların dışındaki yerlerden kurban alınmamalıdır.

ARANACAK BELGELER
Büyük baş hayvanlarda;
Hayvanın, Tarım ve Orman Bakanlığında kayıtlı olduğunu gösteren, kulak küpelerinin olmasına,
Veteriner hekim tarafından muayene edilerek sevk edildiğini gösteren, veteriner sağlık raporu ve hayvanların pasaportlarının olmasına,
Küçük baş hayvanlarda;
Kulak küpelerinin ve veteriner sağlık raporunun olmasına.
Dikkat etmeliyiz.

KURBANLIK HAYVANIN SEÇİMİ

“Kurbanlık hayvanımızı seçerken ülkemizin damızlık hayvan ihtiyacı olduğu ve bunun ithalatla karşılandığı göz önünde bulundurularak dişi hayvanların kurbanlık olarak tercih edilmemesi zorunlu bir gerekliliktir.’’

Hayvanın besi durumu (kondüsyonu) iyi olmalı Gebe olmamalı Yeni doğum yapmış olmamalı Büyükbaş hayvanlar 2 yaşından küçük olmamalı Hastalık belirtisi sayılan;
a- Yüksek ateşi olmamalı b- Tüyleri karışık ve mat olmamalı c- Bakışları ve dış görünümü cansız olmamalı d- P*s kokulu ishal ve burun akıntısı olmamalı e- Çevreye karşı aşırı tepkili veya çok duyarsız olmamalı
f- Vücudun çeşitli yerlerinde şişlikler olmamalıdır.

KURBANLIKLARIN KESİMİ

Kurbanlık hayvanların kesimleri için öncelikli tercihimiz, veteriner hekim kontrolü yapılan ve hijyen şartları çok daha iyi olan, Bakanlıktan ruhsat almış mezbaha ve kombinalar veya Hatay Büyükşehir Belediyesinin belirlediği geçici kesim yerleri olarak düzenlenen yerler olmalıdır. Kesim yapılacak yerler temiz ve serin olmalı ve buralarda bol miktarda su bulunmalıdır. Kesim işlemi, mümkün olduğunca hayvanlar askıya alınarak yapılmalıdır. Böylece kesme ve yüzme işleminin daha temiz ve sağlıklı bir şekilde yapılması yanında kanın akması da daha iyi sağlanacaktır.

Kesimde Dikkat Edilmesi Gereken Önemli Noktalar
• Kesim yeri temiz olmalı ve akan su bulunmalıdır.
• Kesim yapan kişinin sağlıklı ve temiz olması gerekir. Elinde kesik veya yara varsa hijyenik eldiven kullanmalıdır.
• Bıçaklar sık sık temizlenmelidir.
• Hastalıklı doku ve organların kesimi sırasında kirlenen bıçaklar dezenfekte edilmelidir.
• Hayvan tutulup yatırılırken veya askıya alınırken işkence-eziyet edilmemelidir.
• Kesim mümkünse askıya alarak yapılmalıdır.
• İç organlar yüzme işini takiben en kısa sürede çıkarılmalıdır.
• Yutak boşaltılmalı, mide-bağırsak, safra ve idrar kesesi ve üreme organları çıkarılmalı, memeler karkastan uzaklaştırılmalıdır.
• Kesim sırasında kan, bağırsak içeriği gibi maddelerle çevrenin kirlenmesi engellenmelidir
• Tüketilecek sakatatlar temiz bir şekilde çıkarılmalıdır.
• Kurban atıkları çöp varillerine ve gelişi güzel çevreye atılmamalı, kanalizasyon kanallarına dökülmemelidir. Çevre temizliği ve halk sağlığı açısından bu tür atıklar sokak hayvanlarının erişemeyeceği şekilde derin çukurlara gömülmelidir.
KURBAN ETLERİNİN MUHAFAZASI
Et ve et ürünleri bakterilerin çoğalmaları için son derece uygun bir ortam niteliğindedir. Uygun koşullarda bir bakteri 12 saatte 16 milyara ulaşabilmektedir. Bu durum hafif bir bakteri yüküne sahip bir etin iyi muhafaza edilmediği takdirde bir gece sonra insan sağlığı açısından ne derece büyük bir tehlikeye dönüşebileceği konusunda fikir vermektedir.
Kurban etleri, parçalar halinde temiz kaplara konulmalı ve önce güneş görmeyen serin bir yerde 5-6 saati geçmeyecek şekilde bekletilerek etin sıcaklığının düşmesi sağlandıktan sonra buzdolabına kaldırılmalıdır.
Kurbanlık etler henüz kesim sıcaklığında iken buzdolabına poşet içinde veya hava alamayacak bir durumda büyük parçalar halinde üst üste konulursa, buzdolabı ısısı etin iç kısımlarını soğutmaya yetmez. Bu nedenle etin hava almayan kısımlarında çok kısa sürede (2. gün) bozulma ve kokuşma hatta yeşillenme görülür. Böyle kısımlar kesinlikle tüketilmemeli atılmalıdır.

Kurbanlık etin dayanma süresi, kesim kalitesi ve et parçasının büyüklüğüne göre değişmekle beraber normal buzdolabı koşullarında 5 veya 6 gündür. Bu süre kıymada genellikle 3 gündür. Eğer daha uzun süreli muhafaza düşünülüyorsa etler derin dondurucuda -18 derecede muhafaza edilmelidir.

Atık ve Tüketilmeyen Yan Ürünler:
Çevreye atılmamalı,
Akarsulara ve kanalizasyon sularına dökülmemeli,
Üzerine toz kireç dökülerek derin çukurlara gömülmelidir.

Sonuç:
Hastalık etkenlerinin büyük çoğunluğu hem insanlar hem de hayvanlar için patojendir. Bu nedenle, hayvan sağlığını ve insan sağlığını ayrı düşünmek mümkün değildir. Bütün bu değerlendirmelerimiz insan, hayvan ve çevre sağlığını korumak amacına yöneliktir.

Bu vesileyle Hatay Veteriner Hekimler Odası olarak bütün İslam âleminin Kurban Bayramını kutlar, saygılar sunarız.


Yahya HAMURCU
Hatay Veteriner Hekimler Odası Başkanı

07/06/2021

HATAY VETERİNER HEKİMLER ODASI
DÜNYA GIDA GÜVENLİĞİ GÜNÜBASIN AÇIKLAMASI

Birleşmiş Milletler Örgütü (BM) 24 Aralık 2018’de almış olduğu karar ile 7 Haziran tarihini Dünya Gıda Güvenliği Günü olarak ilan etmiştir. Dünya Gıda Güvenliği Günü bu yıl “Sağlıklı Bir Yarın İçin Bugün Güvenli Gıda” teması ile kutlanacaktır.

Dünya Gıda Güvenliği Günü kapsamında dünya genelinde yapılan aktiviteler ile gıda kaynaklı risklerin önlenmesi, tespit edilmesi ve yönetilmesine yardımcı olmanın yanı sıra gıda güvencesine, insan sağlığına, ekonomik refaha, tarıma, pazara erişime, turizme, sürdürülebilir kalkınmaya ve gıda kaynaklı hastalıkların azaltılması çabalarına katkı sağlanması hedeflenmektedir.

Bu yılın temasında, güvenli gıda üretimi ve tüketiminin insanlar, dünya ve ekonomi için kısa ve uzun vadeli faydaları olduğu vurgulanmaktadır. İnsanların, hayvanların, bitkilerin, çevrenin ve ekonominin sağlığı arasındaki sistemik bağlantıları tanımak, geleceğin ihtiyaçlarını karşılamamıza yardımcı olacaktır.

COVID-19 Pandemisi dolayısıyla tüm dünyada geleceğe dönük yaşanması muhtemel olaylarla ilgili yeni tespitler ve tahminler yapılmaktadır. Belirlenen tema yarınlara hazırlıklı olmayı ön görmektedir. Sağlıklı yarınlar tüm insanlığı ilgilendirmeli, gıda güvenliği hedefi uluslararası bir kabul olarak gerçekleştirilmelidir.
Koronavirüs (Covid-19) pandemisi insanların sağlıklı yaşayabilmesi için temiz suya , yeterli, dengeli ve güvenli gıdaya hakça erişiminin hayati önem taşıdığını göstermiştir. Bunun sonucunda, gıda güvenliğinin sürekli gündemde olması gereken bir konu düşünüyoruz.

Gıda üretimi insanlık tarihi boyunca her zaman stratejik bir öneme sahip olmuştur. İnsan nüfusundaki hızlı artışa rağmen tarım alanlarındaki azalma, küresel ısınma, temiz suya artan talep, çevre kirliliği ve zoonoz hastalıklar gelecekte gıdanın hiç olmadığı kadar önemli olacağına işaret etmektedir.

Gıda güvenliği ve güvencesi; hükümetler, üreticiler ve tüketiciler arasında paylaşılan bir konu olup herkesin sorumluluğudur. Tükettiğimiz gıdanın yeterli ve sağlıklı olmasını sağlamak için çiftlikten sofraya kadarki tüm süreçlerde tüm paydaşların rolü son derece önemlidir.

Gıda kontrol sistemi sadece gıda işleme tesisleri ve satış yerlerini kapsamaz. Çiftlikten Sofraya Gıda Güvenliği gıda zinciri sisteminin birincil üretimden (tarla, ahır vb) başlayarak farklı aşamalarını izler ve sağlıklı gıda arzını sağlamak için uygulamaları ve prosedürleri içerir. Geleceğimizin teminat altına alınması ancak yapılacak planlı çalışmalar neticesinde yeterli ve sağlıklı gıda üretiminin sağlanması suretiyle mümkündür. Bu bağlamda veteriner hekimlik mesleği kilit bir role sahiptir.

Hayvansal gıdaların üretiminde ve denetiminde veteriner hekimler etkin rol oynamaktadır. Veteriner hekim kontrolünde yetiştirilen sağlıklı hayvanlardan elde edilen et, süt, yumurta ve bal gibi ürünler yine veteriner hekim kontrolünde hijyenik ve uygun koşullarda üretilmesiyle halka arz edilebilmektedir.

Veteriner hekimler, gıda güvencesi ve güvenliğinde bulunabilirlik, erişim, kullanım ve istikrar alanında önemli katkılar sağlarlar. Ayrıca, hayvan sağlığı ve refahını koruyarak, daha güvenilir, sürdürülebilir, çevreyi kirletmeyen ve istenmeyen maddelerden ari olan besleyici gıda teminine öncülük ederler. Gıdalarda taklit ve tağşişi tespit ederek tüketicilerin korunmasının yanı sıra üreticiler arasında haksız rekabetin önlenmesine de hizmet eder.

Bu bağlamda veteriner hekimler, içinden geçtiğimiz COVID-19 pandemisi sürecinde daha da önemli hale gelen güvenli gıda arzının kesintisiz olarak sağlanması için çiftliklerden kesimhanelere, işleme tesislerinden satış noktalarına kadar gıda ile ilgili her alanda özveri ile çalışmalarına devam etmektedirler.
Günümüzde güvenli gıda ve suya erişimdeki önemli engellerden biri tarımda ve endüstride kimyasalların aşırı ve bilinçsiz kullanımıdır. Bu durum toprak, su ve hava kalitesinin değişmesine neden olmakta, özellikle toprakta kirlilik yaratmakta, biyoçeşitliliğe zarar vermekte ve büyük bir halk sağlığı problemine yol açmaktadır. Bu yüzden tarımda kullanılan ilaç ve gübrelerin uygulama aşaması uzman teknik personellerin öneri ve tavsiyesi ile olmalıdır.
Hayvansal gıdalardaki antibiyotik kalıntıları, hayvansal ürünler kaynaklı gıda zehirlenmeleri, zoonoz hastalıklar ve hayvansal ürünler aracılığı ile insan sağlığının olumsuz etkilenmesine neden olanlar ve bu hayvansal gıdaların üretim, dağıtım, tüketimi sırasında hijyen kurallarına, saklama koşullarına uyulması gibi hususlarda yine konusunda uzman kişilerin rolü önemlidir. Veteriner Halk Sağlığı çalışmalarından sonuç almak için, Veteriner Hekimlerin özellikle gıda amaçlı tüketimi yapılan ve zoonozlarda taşıyıcı ya da konak olan tüm hayvan türlerinde kullandıkları ilaçların bir an önce karekod sistemine geçmesi gerekmektedir. Uygulanabilir olmadığı ispatlanmış İTS ve E- Reçete ile yapılan uygulamalar hayvan ve halk sağlığına katkı koymadığı gibi Veteriner Hekimlik hizmetlerine de zarar vermektedir. Dünya Gıda Güvenliği gününde bu noktanın da altını özellikle çiziyor ve yetkilileri göreve çağırıyoruz: Unutmayalım ki bu konuda Veteriner Hekimlerin sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için yetkililerin de sorumluluklarının bilincinde olması gerekmektedir.
Sağlıklı hayvan, sağlıklı hayvansal gıda ve sağlıklı beslenen insan düzleminde "Tek Sağlık" yaklaşımı içinde gıda güvenliğinin de olması gerektiği unutulmamalıdır. İşte bu yüzden "Gıda Güvenliği" hepimizin sorumluluğundadır.

Devletlerin temel görevi vatandaşlarının yeterli ve güvenli gıdaya erişimini ve dolayısıyla vatandaşlarının sağlıklı beslenmesini sağlamaktır.
Gıda enflasyonunun kontrol edilemeyen bir şekilde yükseldiği ülkemizde, ekonomik kaygılar gıda güvenliği ve güvencesinin sağlanmasına ve sürdürülebilir olmasına büyük engel teşkil etmektedir. Gıda enflasyonunun yüksek olması, gıda harcamaları toplam harcamasının büyük bir bölümünü oluşturan dar gelirli kesimi çok daha fazla etkilemektedir. Oysa tarım açısından zengin kaynaklara sahip olan ülkemiz, seksen üç milyon insanı rahatlıkla besleyecek toprak büyüklüğü ve verimliliğine sahiptir. Ancak tarım politikalarında yapılan yanlışlar, çiftçilerin ve kooperatiflerin yeterli desteği alamaması, tarım arazilerinin yok edilmesi, yüksek gübre ve mazot fiyatları gibi sebeplerle üretim kapasitemiz düşmekte ve kendi üretebileceğimiz ürünleri ithal eder hale gelmekteyiz.
Tarımda ve hayvancılıkta kendi öz kaynaklarımıza yönelmek, tarımsal girdi fiyatlarının ucuzlatılması ile başlayacak reform hareketini getirilecek muafiyet ve özendirmelerle yükseltmek, ülke insanının ihtiyacı olan bitkisel ve hayvansal üretimi gerçekleştirmek, yerli tohum kullanmak, sürdürülebilir tarım yapmak ve yapılan uygulamaların izlenebilirliğini ve sürekliliğini sağlamak olmalıdır.

Ülkemizde hazırlanan mevzuatları etkin şekilde uygulayabilmek, canlı hayvan ile gıdalarda sağlık kontrollerini, et muayenelerini gereğince yapabilmek ve gıdada izlenebilirliği sağlamak için Tarım ve Orman Bakanlığı’nda uygun bir kurumsal yapılanma olan Veteriner Otoritesi ya da Veteriner İşleri Genel Müdürlüğüne, ayrıca yeterli bütçe ve başta veteriner hekim olmak üzere insan kaynaklarına ihtiyaç vardır.

Ülkemiz ve tüm insanlık için sağlıklı ve insanca bir yaşam temennisi ile Dünya Gıda Güvenliği Gününü kutluyoruz.

Yahya HAMURCU
Hatay Veteriner Hekimler Odası Başkanı

Address

Antakya
31000

Opening Hours

Monday 08:45 - 17:00
Tuesday 08:45 - 17:00
Wednesday 08:45 - 17:00
Thursday 08:45 - 17:00
Friday 08:45 - 17:00

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Hatay Veteriner Hekimleri Odası posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Hatay Veteriner Hekimleri Odası:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram