Bioenerji Merkezi

Bioenerji Merkezi KAPALI KAPI YOKTUR,
YANLIŞ ANAHTAR VARDIR...

24/05/2024

Tüm hastalıklardan şifa bulmanın en tesirli manevi yolu:

Birinci en etkili yolu; Esmaül Hüsna’da yer alan Allah-ü Teâlâ’nın 99 mübarek isminden biri olan “Ya Şekür Celle Celalühü” zikridir. Her kim hangi tür hastalıktan müzdarip olursa olsun Ya Şekür Celle Celalühü zikrini her gün en az 99 kere okumaya devam ederse (sayıda sınır yoktur asgari en az 99 kere okunmalıdır) muzdarip olduğu hastalıktan eğer eceli gelmedi ise en kısa sürede mutlak surette şifa bulur. Bu zikri okumasını tavsiye ettiğim dost ve yakınlarımdan tavsiyeme uyanlar, hayret verici müspet neticelere kısa zamanda şahit olmuşlardır. Yıllardır hastalıkları teşhis edilemeyen hastalar bile bu zikri okumaya başladıktan sonra çok kısa sürede şifaya kavuşmuşlar, bu zikrin şifa gücüne, mutlak tesirine hayran kalmışlardır.
İkinci en etkili yolu; Eyyüb a.s.’ın yıllar süren şiddetli müzmin hastalıklarından kurtulmasına vesile olan Kur’an-ı Kerim’in Enbiya suresi 83. Ayetinde zikredilen Eyyüb a.s.’ı şifaya kavuşturan duadır. Her kim hangi tür hastalık illetine yakalanırsa yakalansın bu zikre devam ederse (her gün en az 33 kere okursa) en kısa zamanda hastalıktan şifa bulup sağlığına kavuşur inşallah.
Üçüncü en etkili yolu ise şifa ayetlerinin her birini her gün 33 kere okumaktır.
Bu üç tavsiyeye uyan hastalar, Allah-ü Teâlâ’nın izniyle en kısa zamanda muzdarip oldukları hastalık illetinden kurtulup, şifaya kavuşacaklardır. (Eceli gelen hastalar hariç)

19/05/2024

Enerjinizi çaldırmayın!
“-İki tip insan hayatı adeta cehenneme çevirir: Birisi nankör/vefasızdır. Bu yüzden iyiliğinize kötülükle karşılık verir, teşekkür, takdir, vefa, saygı, edep bilmez. Tek odağı egosudur, kibrinin ve kininin karanlığına kapılır. Sorumsuzdur, ‘hep bana’ der, sömürür, küçümser, alay eder, terk eder. Diğeri ise ahmaktır. İyilik zannıyla kötülük yapar. Önemliyi önemsiz ve önemsizi de önemli sanır, pireyi deve yapar, pire yüzünden yorganı yakar, basireti yoktur, cahildir, görgüsüzdür ve en kötüsü çevresine acı çektirdiğinin farkında değildir.
-İki tip insan da hayatı adeta cennete çevirir. Birisi şükreden/minnettar insandır. Öylesine edeplice ve gönülden teşekkür eder ki, ihtiyaçlarınızı bırakıp ona iyilik edesiniz gelir. Bir fincan kahveye kırk yıl hatır gösterir, yılların geride bıraktığı iyilik kırıntılarını unutmaz, sorumludur, takdir eder, saygı duyar, tevazu gösterir ve terk etmez. Diğeri akıllı/basiretli insandır. İyilikle kötülüğü hakkıyla ayırt edebilir, her şeye değerince kıymet verir, doğru yerde, doğru zamanda, doğru şekilde davranmayı ve söz söylemeyi bilir.
-Huzurlu hayat, ikinci tip insanlardan olmaya ve çevremizi de ikinci tip insanlarla örmeye bağlıdır. Allah bizi iyilerden eylesin ve iyilerle karşılaştırsın.”

AKCİĞER MACUNU1-)  çamkozalağı pekmezi2-)  andız pekmezi3-)  Ud-u Hindi yağı4-)  Toros Nanesi Yağı (nane ruhu, mentol na...
15/05/2024

AKCİĞER MACUNU

1-) çamkozalağı pekmezi

2-) andız pekmezi

3-) Ud-u Hindi yağı

4-) Toros Nanesi Yağı (nane ruhu, mentol nane veya yarpuz nane yağı diye geçebilir yani normal nane yağı değil)

5-) Okaliptüs yağı

6-) prapolis

7-) toz polen

8- zencefil

9-) zerdeçal

10-) çörekotu

11-) tarçın

12-) Havlıcan

13-) Isırgan tohumu

14-) Devedikeni Tohumu

15-) Keçiboynuzu tozu

16-) yenibahar

17-) kırmızı ginseng tozu

18-) yapışkan andız andız otu
19-) humik ve fulvik Cevheri
Irtibat WhatsApp 0507 818 11 11

29/03/2024

ŞİFACI DA OLMASI GEREKEN ÖZELLİKLER
Şifacı hangi özelliklere sahip olmalı ? Kendi enerjisini doğru kanaliz ederek , insanların enerjilerini yönlendirmeyi başaran şifacı öncelikle negatif duygulardan tamamen arınmış olmalıdır. Anlayış ve hoş görü şifacı için vazgeçilmez unsurlardır. Şifacı kişi ıyi niyetle beklenmektedir. Şifacı karşısındaki kişiden aldığı negatif enerjiyi içinde yok edebilmeyi bilmelidir .Aksi halde şifacı ruhsal bunalım yaşayabilir. Her şifacının yöntemi değişik olup bağlandığı kanallar farklıdır.

10/01/2024

BİOENERJİ TERAPİLERİ
Enerji akışı kesintisiz olduğunda
RUH-BEDEN-ZİHİN sağlığı dengeye gelir.
Enerji akışındaki tıkanmalar o bölgede fiziksel hastalıklara sebep olduğu gibi psikolojik rahatsızlıklara da sebep olur.
EHİL ELLERCE , gerektiği kadar yapılan ENERJİ TERAPİLERİ bedensel ve ruhsal pekçok sorunu çözmeye yardımcı olur.
Enerji uygulaması yapılan hastanın da katkılarıyla çok sayıda vak'a başarıyla tedavi edilmiştir.

28/12/2023
04/12/2023

“ *RUHLAR ALEMİ / ÖLÜM ÖTESİNDE BİR GEZİNTİ…*

Ruhlar cisim değildir. Yırtılmazlar, parçalanmazlar.

Allah ruhlara sordu; *“Ben sizin Rabb’iniz değil miyim?"* Hepsi,
*"Evet, Sen bizim Rabb’imizsin”* dediler. Ruhlar aleminde tanışmış olanlar, bu dünyada da tanışırlar.

O alemde anlaşamayanlar bu alemde de anlaşamazlar.

Ruhun bu aleme gelmesi için bir bedene ihtiyaç vardır.
Diğer alemlerde bedene ihtiyaç yoktur.

Ruh Rabb’inin emrindedir yani *“OL”* emriyle meydana gelmiştir. Allah ruhu insanın bedenine üflemiştir. Üflemek canlandırmaktır. Ruh candır. Hayatın özüdür.

*İlk yaratılan ruh, Resulullah (s.a.v)’in ruhudur.* Resulullah (s.a.v)’in *Ruhu, RUHU AZAM’dır.*

*Resulullah (s.a.v)’in ruhundan* Peygamberlerin, Velilerin, Abitlerin ve halkın ruhları yaratılmıştır.

*Her insanda Resulullah (s.a.v) mevcuttur.* Ruhların babası Resulullah (s.a.v)’tır. *O ruhtan nefis ayrıldı.* Kur’an hakiki İnsanı Kamil’dir.

Bu alem bir çokluktur. Bu çokluk bizi aldatmaktadır. Örneğin, incir çekirdeği diktik, ağaç oldu, kök oldu, dal oldu, yaprak oldu, incir oldu. Şimdi ilk çekirdek nerede? Her yerde.

*İlk yaratılan ruh, Resulullah (s.a.v)’ın ruhudur. Tüm kainat, incir ağacı misali Resulullah (s.a.v)’tır.* Her zerrede mevcuttur.

İnsan ruh ve nefisten ibarettir. *"Yasak ağaca dokunmayın"* der Hz Allah.

İnsan yasak meyvaya dokunur, cennetten kovulur. Kendi varlığını görenler, çoklukta olanlar yasak meyvaya dokunmuştur.

Vahdeti yaşamayan, karanlıklarda, çoklukta, şirkte kalmış yasak ağaca dokunmuşlardır.

*Kur’an’da anlatılan Adem ve Havva olayı vahdete davettir.*
Bitkilerde nebatta olan Ruhlar, hayvanatta olan ruhlar vardır.
*İnsani ruh diridir,* *işitir görür.*
Ruhi hayvaniyette olan ruhlar görmez, işitmezler.
Ruh bedende hapistir. .
*Bazen ruhum sıkılıyor neden deriz acaba?*
*Ruh cesede hakim olursa sıkılmaz, hakim olamazsa sıkılır.*

Ruhlar insana gelene kadar birçok yerlere uğramışlardır.

Madenlerde olana *“Ruhu Madeni”.* Bitkilerde olana *“Ruhu Nebati”.* Hayvanlarda olana *“Ruhu Hayvani”* olarak bize ulaşmıştır.

*Ruhun düzelmesi için ibadet lazımdır* . Hayvani gıdalar yemeyerek ruhu hayvaniyetten kurtulmak gayesi tarikatlarda vardır.

Nefsin isteklerini yapanların ruhu azaptadır.

Ruhun gıdasını verenler ruhlarını nur yaparlar.

Öldükleri vakit, ruhları hafif, zahmetsiz olarak yükselir.

*İnsanın yaşlanmasıyla ruh yaşlanmaz.*
*Ruh hep aynıdır.* Vücud dağılır, ruh dağılmaz.
Ölüm anında ruh hep aynıdır.
Ruhlar aleminde, ruh yeni bir yaşama doğru gider.
*Ölen müminin ruhları kuşların şeklinde uçarlar.* *Bazen dünyayı ziyarete gelirler.*
Ruh dünyada iken bedende hapistir. Ölünce hür olur.

*İnsan ölünce ruhu, bedenini görür kabire konduğunu seyreder.*
Ölenin ruhu dünyada iken hangi surette ise o surettedir.
*Hani derler ya,*
*Tilki gibi adam,*
*Çakal gibi adam,*
*Melek gibi adam,*
ölünce o suret üzerine ruh olur.

Ölüm yok olmak değildir. Bedenin yok olmasıyla ruh yok olmaz.
*Kainatta hiçbir şey yok olmaz,* şekil değiştirir. Ölen bir kimsenin ruhu, hayatta yaptıklarını film gibi izler.

*Ölümü, berzah aleminde çektiği azap, rüyada gördüğü duyduğu azap gibidir.*
Ölen kişinin ruhu, öldüğü halde hala ölmediğini zanneder kaygıları vardır,
sıkıntıları vardır. Hep azaptadır. Kemale eremeyen Ruh kamer aleminde kalır yükselemez.

Allah’ın Celal ve Cemal’i vardır. Celal cehennemdir, Cemal cennettir.

Bu iki esma insanda mevcuttur. Cennette, cehennemde insanda mevcuttur.

Dünyada cehennem sıfatı
o insanda galip gelirse, hayvani sıfatlarla birleşirse berzahta hayvani şekline bürünür.

Hayvani sıfatları atanlar Cemal sahipleri insan suretinde olurlar.

Ariflerden bu dünyada perdeleri kaldıranlar, bazı insanları hayvan suretinde görürler.

*Arifler demişler ki;* Bir kimse iki kere doğmadan melekut alemine dahil olmaz. *Birinci doğuş* dünyaya gelmek, *ikinci doğuş* Fenafillah olmaktır.
Yani *“Ölmeden önce ölmektir.”*

İnsanın kalbinde, ruhunda melaike cinsinden bir kuvvet bir kudret vardır ki bu hayvanlarda yoktur.
İnsanın ruhu melek cinsinden değildir. Allah’ın emirlerini yapan ruhlardır. İyi düşünceli insan etrafına iyilik saçar.
Fena fikirli huylu olan şahıs çevresine fenalık saçar.

*Ruhlar terbiye olur.* Tarikatlarda hayvani gıda yememekle, tenhada kalarak, sürekli sessiz kalınarak harikulade haller olur.
Buna istidraç denir. *Hint fakirleri,* *Lasa rahipleri bunları yaparlar.*

Allah insanı iki nesneden yaratmıştır. *Birincisi* beden, *ikincisi* ruhtur. Ruh diğer adıyla gönüldür.
Bu gönül kalp değildir.
Asıl gönül ruhtur. Bedenin bineği ruhtur.
*Bütün azalar ruhun askeridir.* Ruh cisim değildir. Hayvanlarda da ruh vardır.
Buna ruhi hayvani denir.
Ruh Allah’ı bilmek için yaratıldı.
Halk arasında aklını başına almak tabiri vardır. Bu durum ruhun bedeni idare etmesidir.
İnsan, Allah’ın emirlerini yaparsa ruh yönetimi ele alırsa insan huzura kavuşur. *İnsanda nefisle ruh savaşmaktadır.* Hangisi galip gelirse onun hükmü geçer.

Peygamberimiz (s.a.v); *“Her ademde elbette şeytan (nefis) vardır, Allah bana yardımcı oldu ben şeytanımı Müslüman ettim.”* buyurmuşlardır.

*İnsanda şehvet ve hırs domuza,* Gazap öfke
köpeğe, Dedikoducu maymuna işarettir.

*Bazı Velilerin kalp gözü açıktır.*
Bu Veliler insana bakınca bu hayvan suretlerini görür. İnsandaki kuvvetler melek misalidir.
Kuvvetler ruhun askerleridir.
Tüm meleklerin başı ruhtur.
Ölüm halinde ruh bedenden ayrılır.
Bazı insanlar ölmeden evvel riyazatla, iyi ahlakla ve ibadetle dış duygularını hareketsiz bırakıp ruhun alemi gaybiye, melekut alemini seyrederler.
Zikirle masivadan, kötü ahlaktan kurtulurlar.
Ruh mutludur, beden hapishanesinden kurtulmuştur, özgürdür.

*Peygamberlerin, Velilerin, ruhlarıyla temasa geçerler,* çok şeyler öğrenirler. İnsanda melaike kuvveti vardır. *Mesela;* bu dünyada kafir, zındık diye bilinen kişilerin ruhlarıyla görüşürler. Onların ne halde olduklarını bilirler.
Bu dünyadakiler onları zındık sanarlar.
Evliya, gerçeği kendi ruhları davet ederek öğrenirler.
Evliyalar, aklından geçirdiği anda dilediği ruhtan bilgi alırlar. .
Adı Profesör olanlar bu bilgiden mahrumdurlar.
Onlara göre Profesör olanlar alimdir.
Böyle bir şey olsa bizde olur derler.
Kibir, benlik onların Allah ile arasında perde olmuştur.
Bu bilgi şeytanda da vardı, *"BEN"* dedi, gururlandı ve iblis oldu. Dikkat ediniz, Profesörler hep Kur’an’ın zahir manası üzerinde dururlar.
Hal adamı değildirler.
Oku bakalım Fatiha'yı derler. Daha Fatiha'yı bile yanlış okuyan nelerden bahsediyor derler. Bilgi, ilim onlara kibir ve gururdan başka bir şey kazandırmaz.

Halk’a rüyada keşfolan sırlar, Veli’ye açık ve net olarak zahirde olur.
Dikkat ediniz,
rüya aleminde nerelerde geziyorsunuz?
Bir kimse kendini temizlememişse, hangi fena halde ise o huy itibariyle o hayvanın suretindedir.

Öldüğü vakit o hayvanın sureti kendisini bırakmaz.
Evliya, ruhlar aleminde o ruhu hayvan suretinde görür. İnsan ruhu ayna gibidir.
Rüya aleminde oraya çok şeyler akseder,
bunlar batıni ilimlerdir.
*Bu ilimler çalışılarak elde edilmez.*
*Allah tarafından ilham yoluyla öğretilir* . İnsan büyük bir alemdir. Kainatta ne varsa insanda mevcuttur.

İnsandaki etler dağlara, damarlar nehirlere, kıllar ağaçlara, akıl gökyüzü ve yıldızlar duygulardır.

Huylarda hayvanlara benzer. Köpek gibi yırtıcı, kedi gibi nankör, domuz gibi haris, ayı gibi şehvetli. İnsanda hayvanlıkta mevcuttur.

Nefsini bilmek ruhu bilmeye,
ruhu bilmek Allah’ı bilmektir.
Ruhunu nefsini bilen Allah’ı bilir.

Ruh bedende tasarruf sahibidir. Bir insan bir şey yapmak istediği vakit ruhunda istek oluşur ve azalar o şeyi yapar.
*İnsanın kalbi arştır,*

*ruhu hayvaniyesi israfildir,* *aklı kürsi,*
*hayali levhi mahfuzdur.*
Bu görülen çokluk alemi Allah’tan hariç değildir. Mevcudat denizdeki balıklar gibidir, su onları nasıl kuşatmışsa Allah her yeri öyle kuşatmıştır.
Vücud yalnız Hakk’ındır.
Evvel baki kalır Allah. İnsanların rüyada gördükleri şeyler alemi misal alemidir.
Melek kuvvet şiddet manasındadır.

*Cennetteki huriler dünyadaki güzel kadınları nispeti gibidir.*

Berzah alemi, kabir alemi vardır. Eğer insan kesafetinden kurtulursa yani hayvani hırslarından, şehvet, hırs, riya, gurur ruhu letafet kesbeder ve uluiyete melekuta gider.

İnsan ölünce cesedi ile alakası kesilir.
Cesetle alakayı kesen ruh, dünyada iken huy edinmiş olduğu ahlak cinsinde yeni bir bedene kavuşur bu ceset latifdir.
*Bu olay REENKARNASYON değildir.* Tekamül edemeyen ruhlar tekamül etmeleri için değildir.
Ruh öldüğü vakit tekamül edememişse alemi misalde tekamül etmeye çalışır.
Bu olay alemi berzahta olur.

Ruh kesafetten kurtulamazsa geldiği yere ulaşamaz.
Alemi sufide azap içerisinde kalır.
*Kabirde dokuz başlı yılanlar vardır.*
Bundan murat *haset, kin, kibir, riya, şehvet, gıybet, hilekarlık ve yalancılıktır.* İşte bu sıfatlar birer hayvan suretinde ejderha şeklinde insana saldırırlar. “ *YANİ CEHENNEM İÇİMİZDEDİR.”*

*Kabir azabından başka kıyamette de azap vardır.* Ruhlar yeni cesede girerler, tekrar dünyaya gelip çürümüş kemiklerin dirilmesine gerek yoktur.

Asıl yük ruhtadır. Beden at’tır, ruh binicidir.
Kıyamette aynı ata gerek yoktur asıl olan binici ruhtur.
Atın azalarının eksik olması biniciyi etkilemez. Ruh bölünmez, eksilmez.
Ruhun güzelliği insanın yüzünden okunur. Güzelliği veren ruhtur. Ruh yoksa güzellik yoktur.

Ölen kişinin yüzü çirkinleşir çünkü güzellik ruhtadır. Öldükten sonra ayın altında kalanlar cehennemdedir, yıldızlar cennettir.

*Herkesin gökyüzünde bir yıldızı vardır.* Ruhların verilecek hesabı yoksa dünyaya gelirler ve sevdikleriyle görüşürler.” EYVALLAH.

*(İmam Gazali)* .....✍

05/11/2023

İKİ SAAT EĞİTİMLE BİOENERJİ YAPAN ARKADAŞLARA TAVSİYEM... İnsanın hakikatı kendi iç aleminde bulması için kendi içine nüfuz edip, güçlerini oraya yoğunlaştırması gerekir.

Ancak bu birkaç günde olacak bir şey değildir.

Yıllar boyu egzersiz yapmayı, zeka ve irade arasında ahenk kurmayı gerektirir..

26/09/2023

"Kanın üzerinde Ya Müheymin İsmi Şerifi'nin tecellisinden meydana gelmiş olan bazı hücreler vardır.

Bu hücreler kanla beraber vücudun tamamındaki hücre yapılarının envanterlerine sahip olan tanıyıcı ve algılayıcı hücrelerdir. Bu algılayıcı hücreler vücuda gelen mikrobu tanır ve bu tanımayla beraber akyuvarları bunu yok etmek üzere o bölgeye çağırırlar.

Vücutta hastalıkları engelleyen akyuvarlar değil akyuvarları mikrop ve virüs ile tanıştıracak olan hücrelerdir.

Virüsler insan vücudu tarafından üretilir.

Bu hücrelerin eksikliği de Ya Müheymin İsmi Şerifi'nin tecellisinin eksikliğiyle ortaya çıkar.

Az gözyaşı dökmek, tövbe edici olmamak, himaye edici olmamak, kin ve nefret taşımak, çatışma kültürlerinin ortasında yaşamak ve yaşamaya çalışmak, bu hirsa sahip olmak bu hücrelerin insanda azalmasına sebebiyet verir."

Fütuhatı Seyyid Muhammed Ruhi
Esmaül Hüsna 1. Cilt

12/08/2023

FABRİKA AYARLARIMIZA DÖNMEMİZ GEREKİYOR...
1.Gerçek tuza dönün, işlenmiş tuz kullanmayın.
2.Sirkeyi evinizden eksik etmeyin.
3.Çörek otu kullanın.
4.Az tüketin ama organik yiyecekler tüketin.
5.Yoğurdu evinizden eksik etmeyin, mümkünse kendiniz yapın.
6.Öğününüzün birinde sadece çorba olsun.
7.Tek çeşit yemek yiyin.
8.Bol su için.
9.Hazır gıdalardan uzak durun.
10.En basit hastalıkta kimyasal ilaçları kullanmayın.
11.Hayatınıza sevgiyi, saygıyı, paylaşmayı katın.
12.Sabah aynaya bakın ve gülümseyin.
13.Hiç bir şeyi mecburen yapmayın.
14.Huzursuz olduğunuz ortamlardan kaçın.
15.Hayatınıza yetebileceğiniz kadar insan sokun.
16.Kimin yanında olursanız olun, kendiniz olun.
Talebi azaltırsak her şey daha güzel olacak. Eskiden her gün tavuk veya kırmızı et yemiyorduk. Ama, yediğimiz zaman tadına varabiliyorduk.
Eskiden pazardan birer, ikişer kilo bir şeyler alınır, anneler onu bir hafta yetirirdi. Böylece fazla tüketim ve obeziteyi de önlemiş olurdu. Eskiden pirinç pilavı ayda, bayramda, misafir gelince yapılırdı. Tatlı hazır alınmazdı, anneler yapardı. Şeker çabuk bitmesin diye az şeker koyardı. Unu fazla elemezlerdi, hamur çok olsun diye. O anneler bunu yaparlarken idare edelim demişlerdi. Ama o nesli diyabetten korumuşlardı. Turşuyu, reçeli evde hazırladıkları için katkı maddeli hiç bir şey eve girmezdi. Eskimeden ayakkabı ve kıyafet alınmazdı. Banyoda duran kalıp sabun bütün aileyi temizler, rengarenk jel ve şampuanlar gibi kaşıntı yapmazdı. O anneler, çocuklar azla yetinir, vara, yoğa, babalara trip atmazlardı. Babalar dik durur, yuvasının rızkı için dişinin, tırnağının gücüyle, yorulmak nedir bilmeden var güçleriyle çalışırlardı. Eşler arasında hürmet ve sadakat vardı. Onun için uzun uzun evli kalabildiler. Çok şey kaybettik toplum olarak, çok şey. Yeniden başarabilir miyiz bilmiyorum. Yeniden fabrika ayarlarımıza dönsek, dönebilsek!...
(alıntı)

23/07/2023

ÜZÜNTÜ, ŞEYTANIN EN SEVDİĞİ ŞEYDİR

İbn'l Kayyım (Allah kendisinden razı olsun) şöyle buyurdu:
Üzüntü Kurani Kerim' de sadece nehiy olarak gelmiştir, Allah Teala 'nin Şu sözündeki gibi :

"Gevşemeyin ve üzülmeyin"
وَلَا تَهِنُوا وَلَا تَحْزَنُوا

Veya olumsuz gelmiştir:

"Onlar için korku yoktur onlar üzülmezler de"
فَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ ﴿١٣﴾

Bunun sırrı şudur:

ÜZÜNTÜ, şeytanın en sevdiği şeydir;
Adem oğlunun yolunu yarım bırakması ve devam ettiği şeyi durdurması için üzülmesini ister...
Nebi (sav) üzüntüden Allah 'a sığınmıştır:

"Allah’ım üzüntü ve endişeden sana sığınırım"
اَللَّهُمَّ إِنيِّ أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ

Bunun için İbnü'l Kayyim şöyle der :
“-Hüzün; kalbi zayıflatır, azmi kırar, iradeye zarar verir.
Şeytana mü'minin üzülmesinden daha sevimli bir şey yoktur...
Bundan dolayi ;

“-Sevinin,
müjdeleyin,
olumlu olun ve
Allah 'a hüsnü zan besleyin, ve Allah katındakine güvenin ve O'na tevekkül edin ;
İşte o zaman, her durumda mutluluk ve rıza bulacaksınız..”
---- -------
Ey Müslüman!
Sevincini üzüntü ile ifsat edip, bozma,
Aklini karamsarlıkla ifsat edip, bozma,
Başarını gururla ifsat edip, bozma,
Başkalarının başarısını, onların başarısını çürüterek ifsat etme, bozma,
Bu gününü, dününe bakarak (geçmişe takılarak) ifsat etme! Bozma,
Şu anki halini bir düşünürsen;
Allah’ın sen (daha) ondan istemesen bile birçok şey verdiğini göreceksin;
ve güven O’na, muhakkak ki Allah senin istediğin bir şeyi ancak ondan daha hayırlısını vermek için senden engellemiştir (senden almıştır, sana vermemiştir) .
Belki de sen uyurken Sema’nın kapıları senin adına defalarca çalınıyordur;
Yardım ettiğin bir fakir tarafından veya
Sevindirdiğin üzgün bir kişi tarafından veya
Sıkıntısı olup da rahatlattığın bir kişi tarafından, semanın kapısı çalınıyordur;
Hayır işlerini kesinlikle küçümseme!!!

Seleften bir kişi söyle der :

“-Ben Allah 'dan bir şey istiyorum eğer onu bana verirse bir kere vermezse on kere seviniyorum ;
çünkü ilki benim tercihim
ikincisi ise Allah Teala 'nin tercihidir...

İbnü's Sadi ra söyle der:

“Hayat kısadır onu ENDİŞE,
KEDER ve
ÜZÜNTÜ ile kısaltmayın...
Hepimiz yolcuyuz unutmayın”....

Address

ŞİFA AKTAR, Tahıl Pazarı Mahallesi Adnan Menderes Bulvarı Dinar Kınaoğlu Apartmanı No 35e Muratpaşa Antalya
Antalya
07040

Opening Hours

Monday 14:00 - 21:00
Tuesday 14:00 - 21:00
Wednesday 14:00 - 21:00
Thursday 14:00 - 21:00
Friday 15:00 - 21:00
Saturday 14:30 - 21:30
Sunday 15:30 - 22:00

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Bioenerji Merkezi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Bioenerji Merkezi:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram