27/11/2025
Günlük yaşamımızın her anında kullandığımız telefonlar, bilgisayarlar ve akıllı cihazlar bize büyük kolaylık sağlasa da, vücudumuz üzerinde düşündüğümüzden daha fazla etki bırakıyor. İşte bilimsel olarak bilinen gerçek riskler ve dikkat edilmesi gereken noktalar:
1. Dijital göz yorgunluğu artık en yaygın modern şikâyetlerden biri.
Uzun süre ekran karşısında kalan kişilerde bulanık görme, göz kuruluğu, baş ağrısı ve odaklanma zorluğu sık görülür. Mavi ışığın uyku hormonumuz melatonini baskılaması da bu şikâyetleri artırır.
2. “Tech-neck” yani teknoloji boynu gerçek bir sağlık sorunu. Telefon ekranına eğilerek bakmak, boyun omurlarına normalin 4 katı yük bindirirken; uzun vadede duruş bozuklukları, kas ağrıları ve sinir sıkışmalarına yol açabilir.
3. Uyku kalitesini en çok bozan çevresel faktörlerden biri ekran ışığıdır.
Yatmadan 2 saat önce cihaz kullanmak uykuya dalmayı zorlaştırır, uykunun derin evrelerini kısaltır ve sabah yorgun uyanmaya neden olur.
4. Pasif maruziyet: Elektronik cihazlar dolaylı stres yaratabiliyor.
Sürekli bildirim almak, beynin “tehdit algısını” tetikleyen stres hormonlarını artırabiliyor. Bu durum fark edilmeden anksiyete düzeylerini yükseltebiliyor.
5. Elektronik cihazlarla geçirilen zaman fiziksel aktiviteyi ciddi şekilde azaltıyor.
Günde ortalama 3 saatten fazla ekran süresi, uzun vadede kilo artışı, insülin direnci ve kalp-damar hastalıklarına zemin hazırlayabiliyor.
Peki ne yapabiliriz?
• Ekran başında her 20 dakikada bir 20 saniye uzak bir noktaya bakma kuralı
• Geceleri ekran ışığını azaltan filtreler
• Telefonu göz hizasında tutarak boyun yükünü azaltma
• Günlük bildirim sayısını kısıtlama
• En az 1 saatlik teknolojisiz zaman aralıkları oluşturma
• Uyku öncesi cihaz kullanımını durdurma
Elektronik cihazları hayatımızdan çıkarmamız gerekmiyor, ancak kullanım alışkanlıklarımızı küçük adımlarla değiştirerek hem göz hem kas-iskelet hem de ruh sağlığımızı korumamız mümkün.