25/05/2019
Konumuz Sınav Kaygısı
Liselere giriş sınavlarının yaklaştığı şu günlerde öğrencilerin kaygı seviyeleri de artmaya başlamıştır. Aslında bir miktar kaygı, her zaman iyidir; kişiyi harekete geçirir. Öğrencinin sınava hazırlanmasını sağlayan, sahip olduğu kaygıdır. Ancak kaygı seviyesi arttığında durum tersine döner. Öğrenci konsantre olmakta güçlük çeker. Sınav kaygısına, daha önce yaşanan olumsuz deneyimler, sınava ilişkin gerçekçi olmayan beklentiler, ailenin beklentileri, kişinin kendine ilişkin algısı neden olabilir. Özellikle aile beklentilerinin etkisi oldukça fazladır. Öğrenciler; “Sınavı kazanamazsam ailemi hayal kırıklığına uğratacağım” gibi düşüncelere kapılabilirler. Yani sınav bilgi birikiminin değerlendirmesi olarak değil, sanki bir kişilik değerlendirmesi olarak görülmeye başlanır.
Sınav kaygısı kendini duygular, düşünceler ve fiziksel belirtilerle birlikte gösterir. Duygusal olarak öğrenci huzursuzluk, endişe, çabuk öfkelenme, korku ve panik duyguları yaşar. Zihinsel olarak da konsantre olmakta güçlük çeker ve aklından “asla başarılı olamayacağım” gibi olumsuz düşünceler geçer. Fiziksel olaraksa baş ağrıları, uyku bozuklukları, iştahsızlık, kalp çarpıntıları, aşırı terleme gibi belirtiler görülür.
Sınav Kaygısıyla Nasıl Baş Edilir?
1) Henüz gerçekleşmemiş bir sınavla ilgili olumsuz senaryolar hayal etmek yerine, çalışmaya odaklanmak
2) Gerçekçi hedefler belirlemek
3) Sınavların insanın değerini değil, bilgi birikimini ölçtüğünü unutmamak
4) Uygulanabilir bir çalışma planı oluşturmak
5) Tüm aile olarak sınavla ilgili beklentileri gözden geçirmek
Kendi kendine baş etme yolları denendiğinde bile kaygının azalmadığı durumlar olabilir. Bu durumda vakit kaybetmeden sınav kaygısıyla ilgilenen bir uzmana başvuru yapmakta yarar var. Son olarak, hiçbir sınav sonucu, kişiyi, değersiz, iyi ya da kötü yapmaz. Kişinin değeri ayrıdır, sınav sonucu ayrıdır. İkisini karıştırmamaya gayret edelim. Sınava girecek tüm çocuklarımıza başarılar dileriz.