24/11/2025
“Ben yeterince iyi değilim” cümlesi, çoğu zaman kişinin bilinçli bir kararı değil; geçmişten miras kalan sessiz bir inançtır. En tehlikeli yanı, kendiliğinden doğruymuş gibi hissedilmesidir.
➤ Bu inanç genellikle erken dönemde, özellikle sevgi ve onayın koşullu verildiği aile ortamlarında oluşur. "Başarılı olursan seni severim" veya "sessiz durursan iyi çocuk olursun" gibi mesajlar, çocuğun değerini kendi varlığında değil, yaptıkları üzerinden tanımlamasına neden olur.
Eksik kalan sevgi ya da anlaşılmama duygusu, zihinde “demek ki ben yeterince iyi değilim” şeklinde formüle edilir.
➤ İnsan, hiçbir zaman tamamen tamamlanmışlık hissine ulaşamaz. “Yeterince iyi değilim” inancı, bu yapısal eksikliğin üzerine geçmiş deneyimlerin yüklediği anlamdır. Kişi kendi değerini sürekli “diğerinin gözünden” almaya çalışır.
➤ Etkileri:
Mükemmeliyetçilik: Hataları sıfırlayarak değersizlik hissini bastırma çabası
Sürekli kıyaslama: Başkalarına göre kendini ölçme davranışı
İlişkilerde aşırı uyum: Onayı kaybetmemek için kendi sınırlarını reddetme
Bu inanç, fark edilmediğinde kişinin kendi arzularını ve gerçek potansiyelini görünmez kılar. İyileşme, başkalarının ölçütleri yerine kendi ölçütünü tanımlamakla başlar.