Aksaray Psikoloji Psikolog Pedagog Psikoterapist

27/08/2013

Panik Atak, beklenmedik bir anda, herhangi bir yerde ortaya çıkan; yoğun kaygı, bunaltı, korku karışımı bir nöbettir. Bu nöbet kişiye öylesine yoğun bir korku ve rahatsızlık duygusu yaşatır ki, kötü bir şey olacağı veya sonunun geldiğini, öleceğini hisseder.

Bu korku fırtınasını yaşayan insan, doğal olarak o ortamdan ve durumdan kaçma, uzaklaşma davranışı gösterir, bir an önce yardım alınabilecek bir sağlık kuruluşuna müracat edilir. Çoğu kez de hastane, doktor gördüğünde kişide rahatlama olur ve nöbet geçebilir.

Panik atak geçtikten sonra; kişi üzerinden kamyon geçmiş gibi hisseder. Müthiş bir yorgunluk, isteksizlik, sese, gürültüye, kalabalığa, ışığa karşı tahammülsüzlük ortaya çıkar. Yatmak, dinlenmek en iyi bir seçim olur. Yanında güvendiği birisi olsun ama soru sormasın, fazla konuşmasın istenir. Bunlar zaten bir “harpten çıkmış” insanı daha da yorar.

Panik Atak Belirtileri:
1. Çarpıntı, kalp atışlarını duyumsama, kalbin yerinden fırlayacakmış gibi olması, göğüste basınç bazen sol kola yayılan ağrı ve uyuşmalar…
2. Terleme(Sıcak -Soğuk boşalımlar, bazen üşüme bazen alevlerin basması hissi)
3. Titreme, sarsılma, itilme hissi
4. Boğulma ve nefes alamama hali (Boğazda düğümlenme veya bir yumru, tıkanma hissi)
5. Soluğun kesilmesi (Derin nefes alma ihtiyacı, havanın yetmemesi gibi hisler)
6. Göğüste daralma, sıkışma, ağrı duyumsama
7. Bulantı, karında ağrı, şişkinlik , gaz oluşması, geğirti.(Bazen mideden başlayıp boğaza doğru yayılan kalkışma rahatsızlık hali)
8. Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma hali
9. Derealizasyon (Gerçek dışılık duyguları panik yaşandığında olaylar bir sis perdesinin gerisinde algılanır,cisimler, küçülür her şey bulanıklaşır, ya da depersonalizasyon (Benliğinden ayrılmış olma hali; sanki bedenle ruh birbirinden ayrılıyor ve kişide kendisini hissedememe, algılayamama, kendisine yabancılaşma durumu oluşur.)
10. Panik anında kontrolünü kaybedeceği yada çıldıracağı korkusu (Kendisine, çocuklara,...

0544 7243650 - 0533 3738123,cinsel terapistler,Psikolog,Pedagog,Psikiyatrist,Çocuk Gelişim Uzmanı,Yaşam Koçu,Öğrenci Koçu,Kişisel Gelişim Uzmanları

27/08/2013

Çift ve aile terapisi; birbiriyle çatışmada olan iki insanın etkileşimini değiştirmek için düzenlenmiş bir psikoterapi biçimidir.
Çiftler arasında ilişkinin sorun haline geldiği durumlarda şu cümleler sıklıkla kullanılmaya başlamıştır artık.
"Beni sen hiç anlamıyorsun."
"Ben kendimi sana anlatamıyorum."
"Sen önceden böyle değildin, çok değiştin."
"Sen hep böylesin."
"Hiç değişmeyeceksin."
"Artık senin bu kadar duyarsız olmana dayanamıyorum."
Çiftlerde ortaya çıkan sorunlar, aslında problem diye görülmeye başladığı zamandan daha önce den de vardır. Fakat yaşam döngüsünün çeşitli devrelerinde(evlilik, çocukların doğumu, çocukların okulu, eşlerin iş-meslek rolleri, geleceği yapılandırma)çiftler belirli amaçlar üzerine odaklaşırlar.
Aile ve çiftlerde; evlilik problemlerinde, iletişim problemlerinde, boşanma öncesi ve sonrası danışmanlık hizmetlerinden faydalanmak için 724 Psikoloji tercih edebilir. Rahat bir ortamı, sıcak sohbetleri ile Psikoloğumuz & Çift terapistimiz; aile ve çift arasındaki sorunları çözerek hayata mutlu iki kişi daha katmaktadır. http://www.psikologlar.biz

Kadıköy Bakırköy Şişli Avcılar Fatih Beylikdüzü Mecidiyeköy Ataşehir Psikolog Randevu Pedagog Randevu Psikiyatrist Randevu Aile Terapisi...

27/08/2013

Yetişkin Psikolojisi için Psikoterapi hangi durumlarda alınabilir?
Yetişkin gerek sosyal ortamında gerekse hayata uyumunda ve hafif ya da ağır travmalar nedeniyle bazı sorunlar yaşamaktadır.
İnsan yetişkin dünyasında hem sosyal hem de akademik anlamda kendisine yer edinmek için çaba sarf eder. Bu çabada çeşitli engellemelerle karşılaşır ve bu engellemeleri yaşamaktadır. Bu engellemeler hafif ya da ağar şekilde bireyi etkilemektedir. Bu etkinin en aza indirgenmesi de psikolojik yardım almakla olabilir.
724 Psikoloji, psikolojik destek, psikolojik bozukluklar, depresyon, panik atak, ergenlik problemleri, fobik bozuklukları, sosyol içe dönüklük sorunlarınızı çözmekte en iyi akadaşınız olacaktır. http://www.724psikolojikdanismanlik.com

konuşma terapisi, psikolojik danışman, ilişki psikoloğu, aile ve çocuk danışmanlığ, kekemelik tedavisi, alt ıslatma, sınav kaygısı, okul...

26/08/2013

Hangi Durumlarda Psikolojik Danışmanlık?
* Acil ve önemli işlerimi erteliyorum, zamanı etkili kullanamıyorum,
* Kendimi sık sık karamsar, yalnız ve umutsuz hissediyorum,
* Etrafımdaki insanlara nasıl güveneceğimi bilemiyorum,
* İstediğim düzeyde bir ilişki yaşayamıyorum,
* Başarı ve motivasyon problemim var, ders çalıştığım halde başarılı olamıyorum,
* Gelecek ve meslek seçimi ile ilgili kaygılarım var,
* Kafama takılan saçma düşünceler hayatımı olumsuz etkiliyor,
* Kendimi daha iyi tanımak ve kişiliğimi geliştirmek istiyorum,
* Kendimi yeterince ifade edemiyorum, kendime güvenimi nasıl arttırabilirim?,
* Sınav kaygısı ve stresle nasıl baş edeceğimi bilemiyorum,
* Evlilikle ilgili sorunlar yaşıyorum,
* Çocuğumun okul başarısını arttırmak istiyorum,
* Çocuğuma sınır koymakta zorlanıyorum,
* Çocuğum hiperaktif olabilir,
* Çocuğum çok zeki ama okulda başarılı olamıyor,
* Gençlik döneminde bir çocuğum var ama ona ulaşamıyorum,
* Eşimle daha iyi iletişim kurmak istiyorum,
* Eşime gittikçe yabancılaşıyorum diyorsanız arayınız 0544 724 36 50 ve 0533 373 81 23 http://www.istanbulpsikolojidanismanlik.com

0533-373-81-23,Psikolojik Testler merkezi,Aile Evlilik ve Çift Terapisti,istanbul Psikoloji Danismanlik,İstanbul sinav kocu,istanbul aile...

26/08/2013

Hangi Durumlarda Psikolojik Danışmanlık?
* Acil ve önemli işlerimi erteliyorum, zamanı etkili kullanamıyorum,
* Kendimi sık sık karamsar, yalnız ve umutsuz hissediyorum,
* Etrafımdaki insanlara nasıl güveneceğimi bilemiyorum,
* İstediğim düzeyde bir ilişki yaşayamıyorum,
* Başarı ve motivasyon problemim var, ders çalıştığım halde başarılı olamıyorum,
* Gelecek ve meslek seçimi ile ilgili kaygılarım var,
* Kafama takılan saçma düşünceler hayatımı olumsuz etkiliyor,
* Kendimi daha iyi tanımak ve kişiliğimi geliştirmek istiyorum,
* Kendimi yeterince ifade edemiyorum, kendime güvenimi nasıl arttırabilirim?,
* Sınav kaygısı ve stresle nasıl baş edeceğimi bilemiyorum,
* Evlilikle ilgili sorunlar yaşıyorum,
* Çocuğumun okul başarısını arttırmak istiyorum,
* Çocuğuma sınır koymakta zorlanıyorum,
* Çocuğum hiperaktif olabilir,
* Çocuğum çok zeki ama okulda başarılı olamıyor,
* Gençlik döneminde bir çocuğum var ama ona ulaşamıyorum,
* Eşimle daha iyi iletişim kurmak istiyorum,
* Eşime gittikçe yabancılaşıyorum diyorsanız arayınız 0544 724 36 50 ve 0533 373 81 23 http://www.istanbulpsikolojidanismanlik.com

24/08/2013

İhtiraslı aşk ne kadar, bizim elimizde olmadan, beyindeki bilinçsiz mekanizmalara göre gerçekleşiyorsa, bunu takip edecek süreçler de bir o kadar bilinçli çabaları gerektirir.
Başarılı olabilmek için iki kişilik yaşam rüyalarini gerçeklikle bağdaştırmak, bilinçli olarak çalışmayı ve istemeyi gerektirir...
Her çiftte hiçbir zaman düzelmeyecek anlaşmazlık noktaları bulunur.
Bütün anlaşmazlık noktalarına rağmen beraber olabilmek için, bilinçli ve devamlı çaba halinde olmalıyız. Aile Evlilik Danışmanı ve Terapisti Duygu Çiloğlu

24/08/2013

İhtiraslı aşk ne kadar, bizim elimizde olmadan, beyindeki bilinçsiz mekanizmalara göre gerçekleşiyorsa, bunu takip edecek süreçler de bir o kadar bilinçli çabaları gerektirir.
Başarılı olabilmek için iki kişilik yaşam rüyalarini gerçeklikle bağdaştırmak, bilinçli olarak çalışmayı ve istemeyi gerektirir...
Her çiftte hiçbir zaman düzelmeyecek anlaşmazlık noktaları bulunur.
Bütün anlaşmazlık noktalarına rağmen beraber olabilmek için, bilinçli ve devamlı çaba halinde olmalıyız. Aile Evlilik Danışmanı ve Terapisti Duygu Çiloğlu http://www.terapimerkezleri.net

24/08/2013

TAKINTILI DÜŞÜNCE VE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK NEDİR?
Temelinde obsesyon denilen düşünceler vardır, devamında ise bu düşüncelerle bağlantılı olarak ortaya çıkan kompulsif hareketler gelir.
Obsesyonel düşünce, insan zihninde kalıp bir şekilde yer bulan ve problemle süreçlere yol açan belirtiler ve dürtüler olarak bilinir. İnsanda rahatsızlığa yol açan bu düşünceler insanlara zarar verme, hastalık bulaşma, titizlik, takıntılık, cinsellik, saldırganlık vb olarak ortaya çıkarlar. Gerçeklikle alakaları olmayan düşüncelerdir. İnsanlar zihinlerine ket vurmaları ve bu düşüncelerden kurtulmaları kolay değildir. Kişi düşüncelerden vazgeçemiyor, kendini istemediği, kendisine bile anlamsız gelen konularda sürekli bir düşünce halinde buluyor ise burada bir obsesyon olduğundan bahsedebiliriz.
Obsesyonlardan o düşüncelerden kaçarak ya da o an başka düşüncelere odaklanarak, belirli kalıplaşmış düşünceyi geri plana atarak o düşünceden kurtulamaz.
Kompulsif dediğimiz hareketler ise sürekli bir şekilde tekrarlanan, törensel dediğimiz şekilde yapılan davranışlardır. Sık sık ocağın altını kontrol etme, ütü açık mı kapalı mı kaldı diye gittiği içinden eve kontrol amaçlı gelmek, sık sık el yıkamak vb gibi davranışlar bunlara örnek olarak gösterilmektedir. Hiçbir amacı olmayan bu hareketler hastayı da oldukça rahatsız etmektedir. Bu hareketler ile mümkün olmayan ancak kendisinin inandığı ve olacağını düşündüğü olumsuz durumlardan yakınındakileri kurtarmak amaçlanmaktadır.
Kişi bu kompulsiyonlarından da oldukça rahatsızdır çünkü zamanını alan, işlerini yarıda bırakan, gününü çalan hareketler ile karşı karşıyadır. Dolayısıyla kendisine öfke duyar ancak yine de bu hareketlerinden kurtulamaz. Az önce verilen örnek gibi ütünün fişine bakma düşüncesi obsesyondur ve bunu hareket ile birleştirdiğinde yani eve gelip kontrol ettiğinde kompulsiyon ile karşı karşıyadır. Ek olarak kişi düşüncesinin üzerine gidip başka şeyler düşünmeye çalışsa bile kendisini kurtaramaz çünkü eğer kontrol etmek...

24/08/2013

Ne Zaman Psikolojik Yardım Almalı?
Kendine güven duygusu her çocuğun gelişip büyümesi için en önemli faktörlerden biridir. Kendine güven duygusunun gelişmediği çocuklarda, aileden bağımsızlaşma, kendine ait bir kimlik geliştirme, girişimci olmak gibi konularda başarısız olduklarını görmekteyiz. Ayrıca özgüven eksikliği ve kendini ortaya koymaktan çekinme, çocuğun akademik performansını da olumsuz etkileyebilir. Aileye verilen danışmanlık sürecinde çocuğun güven duygusunu geliştirme sürecinde nasıl bir yol izleyecekleri konusunda rehberlik edilir. Çocukla yapılan bireysel görüşmelerde duygularını ortaya koyma, insiyatif alma, olumlu yanlarını fark etme ve ifade edebilme gibi becerilerinin gelişmesi sağlanır. Bunun dışında gereken durumlarda okuldaki sınıf öğretmeni ve rehber öğretmenle de görüşülerek çocuğun özgüveninin gelişmesi için işbirliğine girilir. http://ow.ly/od2dh

0533-3738123 ve 05447243650 ve 05057675885 ve 02163476003,çocuk psikolojisi pedagog olan hastaneler pedagog nasıl olunur pedagog adem güneş pedagog...

24/08/2013

Psikolojik Danışmanlık
Psikolojik danışman ülkemizde önemli bir yere sahiptir. Psikolojik danışmanın görevi bireylerin
yaşam içerisinde karşılaştığı problemlerde yardımcı olma, hastalık sürecinde hastalığı kabullenme, karar vermede kişiliğine uygun kararlar almada yardımcı olmaktadır.Ayrıca meslek seçimi ve meslek uyumu konularında da yardımcı olmaktadır. Psikolojik danışmanlık bir nevi önleyici psikolojik hizmet vermektedir. Psikolojik danışman eğitim alanında da bireylerin yönelimlerini ve yeteneklerini gözden geçirerek bireyin doğru kadarlar verebilmesi sağlar. Bireyin çocukluktan itibaren gelişimlerini gözlemleyerek yaşlarına uygun gelişim özelliklerine uygun davranışlar sergilemesini sağlar ..

21/08/2013

Çocukları için boşanmayan eşler ne yapmalı? ve bü tür eşlere düşen görevler:
Boşanmaların en büyük mağdurları şüphesiz çocuklar. Bunun farkında olan bazı eşler, boşanmanın eşiğine gelmelerine rağmen çocukları için vazgeçiyor. Fakat daha sonraki süreci iyi yönetemedikleri için çocuklarında, boşanmış ailelerin çocuklarına benzer sorunlar çıkıyor.

Aile yapısı en güçlü ülkelerden biri olmamıza rağmen boşanmalar son yıllarda ülkemizde de artmaya başladı. Eşler boşandıktan sonra bir şekilde hayatlarını yeniden düzenlemeyi başarsalar da boşanmaların en büyük mağduru çocuklar oluyor. Boşanmaların; ekonomik sıkıntılar, mizaç uyumsuzluğu, iletişim çatışmaları, kumar, alkol ve madde bağımlılığı gibi pek çok nedeni var. Mutlu giden bir evlilikte de krizler ortaya çıkabildiği gibi daha önce yaşanan sorunlar yeni sorunlarla birleşip büyük alevlenmelere yol açabiliyor. Eşler sadece çocukları için evliliği devam ettirdiklerini söyleseler de aslında evliliği yürütülebilir olarak gördüklerinden ve duygusal bağ devam ettiğinden böyle bir karar almış oluyor. Fakat bu gerçek doğru ifade edilmiyor ve karşılıklı kırgınlıklar ortaya çıkıyor.

Evliliği bitirme noktasına geldiğini söyleyen eş, daha sonra bundan çocukları için vazgeçtiğini söylediğinde bu durum, evlilikte belirsizliğe yol açıyor. Çünkü diğer eş kendisini duygusal olarak terk edilmiş hissediyor. Bu da zamanla sağlıklı bir evlilikte olması gereken bağlılığın azalmasına ve eşlerde birbirinin ihtiyaçlarına duyarsızlaşmaya yol açıyor. Eşlerin karşılıklı karşılanmayan ihtiyaçları ruhsal ve bedensel sorunlara yol açtığından anne-babalık sorumluluklarını yerine getirmeleri de zorlaşıyor. Çocuklarında ise kişilik gelişimi için çok önemli olan anne-baba modeli eksik oluyor. Yani tıpkı boşanmış anne-babaların çocuklarında görülen problemlere benzer sıkıntılar görülüyor. Eşler çocuklarını düşünerek evliliği sürdürme kararı aldıklarında; evliliğin sadece anne-babalıktan ibaret olmadığının bilincinde olmalı, birbirlerine...