Psikolog Özdecan Tuncer

Psikolog Özdecan Tuncer Psikolog ve Aile Danışmanı Özdecan Tuncer
Iletişim için ozdecantuncer26@gmail.com adresine mail atabilirsiniz. Instagram: psikolog.ozdecantuncer

Kendine özen göstermek, yalnızca iyi gelen kremleri yüzüne sürmek, temiz nevresimlerde uyumak, kahvenin yanına çikolata ...
30/11/2025

Kendine özen göstermek, yalnızca iyi gelen kremleri yüzüne sürmek, temiz nevresimlerde uyumak, kahvenin yanına çikolata koymaktan ibaret değildir.
Kendine özen göstermek mesela, kendini bilmektir. Sana ne iyi gelir, ne gelmez anlamaktır.
Duygularını takip etmektir mesela kendine özen göstermek. Sağlıklı sınırlar çizmektir. “Bugün biraz zor bir gün” diyebilmektir.
Kendi ihtiyacını görmektir.
Sevilivermezsem diye korkup kendinden ödün verdiğin yerde kendine sarılıp saçını okşayıvermektir kendine özen.
Şefkattir kendine özen. “Bana ne iyi geliyor” diyebilmektir. Sana iyi geleni bilip de vay efendim toplum böyle dedi, aman efendim elalem şöyle derdi diye kendi kendini yiyip bitirmemektir.
Geçmişinde sevilmediğin, görülmediğin, önemsenmediğin, suçlu hissettirildiğin anları görüp, oralardan iyileşmeye çalışmaktır kendine özen. Hala o duyguları hissetmemek adına kendine acımasızca -meli,-malı cümleleri kurmamaktır.
Kendine özen, saçını okşamaktır. Görünenin ardını göreceğim diye insanları daha iyi algılamaya çalışmak yerine sana neyi gösteriyorlarsa, ne hissettiriyorlarsa ona bakmaktır ve öyle davranmaktır.
Güvende hissettiğin ve sevildiğin yerleri kayırmaktır kendine özen.
Kendini sevilmeye layık görmektir mesela. Kendini sürpriz yapılmaya, hediye alınmaya, şımartılmaya layık görmektir.
Çiçek almak isterken ama o sevmez ki çiçek almayı deyip de kendini çiçek dahi görmediğin bir döngüye hapsetmemektir kendine özen.
Kahve yanına çikolatadan fazlasıdır velhasıl “kendine özen göstermek”
Gösteriniz🧡

Çocuklar, hayatı yetişkinlerin onlara çizdiği sınırlar içerisinde keşfeder.Eğer yetişkin o çocuğa güvenli ve tutarlı bir...
27/09/2025

Çocuklar, hayatı yetişkinlerin onlara çizdiği sınırlar içerisinde keşfeder.
Eğer yetişkin o çocuğa güvenli ve tutarlı bir alan çizerse çocuk da yetişkinin söylemlerini dikkate alır. Ancak yetişkin çok fazla ve çok sık sınır çizerse ya da tutarsız sınırlar çizerse ya da bazen sınır çizer bazen sınır çizmezse çocuk da yetişkinin uyarılarına kayıtsız kalır, karşı çıkar ve dinlememezlik edebilir.
Bu sebeplerdir ki sağlıklı, tutarlı ve yeterli sınırlar çizmek yetişkinin görevidir.

Peki bu sınırı çizerken ne yapmalı?
Örneğin çocuk kendine zarar verecek bir şey yaptı, ebeveyn de yapma onu dedi ve uyardı. Tamam da işin eğlencesini elinden aldı ve neden yapmaması gerektiğini anlatmadı.
O zaman sınırı şöyle çizmek lazım;
Şu an abur cubur yiyemezsin. (Ne yapmamalı)
Çünkü akşam yemeği yiyeceğiz.(Neden yapmamalı)
Ama istersen yemekten sonra yiyebilirsin.(alternatif ve eğlenceli seçenek)
Ya da
Koltuğun üzerinde zıplama.
Düşebilirsin.
Ama dilersen geniş yatakta elimden tutup zıplayabilirsin.
Ya da
Şu an oyun için sana vakit ayıramam.
Çünkü işim var.
Ama saat 17.50 olduğunda birlikte parka gidebiliriz, sen de bu süreçte yanımda resim çizebilirsin.

Yani alternatifi sunmadan sadece eğlenceyi elinden alarak ancak itici ve eğlence bozucu oluruz. Ancak neden ve niçini anlatıp alternatif de sunarak hem içsel disiplini kurmasını sağlayabilir hem de alternatif ve kabul edilebilir seçenekleri geliştirmesine yardımcı olabiliriz.
O kurallar öyle veya böyle koyulacak, mühim olan nasıl koyduğumuz, nasıl sürdürdüğümüz🩷🌸
Fotoğraftaki çiçeklerin konumuzla ilgisi yok ama, sadece ben çok seviyorum😂

İnsan, sosyal bir varlıktır ve temasa ihtiyaç duyar.Yalnızlaşmak, sürekli kendine bakmak, sadece kendinle ilgilenmek dep...
20/09/2025

İnsan, sosyal bir varlıktır ve temasa ihtiyaç duyar.
Yalnızlaşmak, sürekli kendine bakmak, sadece kendinle ilgilenmek depresif duyguları arttırır.
Bırakalım adalar denizler ortasında bir başına kalsın, siz iyi insandan, değer katan gruplardan uzaklaşmayın.💙

Daily Reminder🩵
07/09/2025

Daily Reminder🩵

Durağan, normal, sıradan ve hatta dümdüz bir gün nasıl hissettiriyor size?Çok keyif aldığınız şeyleri yapmadığınız, arka...
31/08/2025

Durağan, normal, sıradan ve hatta dümdüz bir gün nasıl hissettiriyor size?
Çok keyif aldığınız şeyleri yapmadığınız, arkadaşlarınızla buluşmadığınız, yalnızlıktan kaçmak için sürekli birilerini aramadığınız, her akşama bir plan hazırlamadığınız, eşinizle dostunuzla haberleşmediğiniz, her gün çay kahve muhabbeti yapmadığınız, çayı kendi başınıza evinizde yudumladığınız dümdüz bir gün/hafta mesela; nasıl hissettiriyor?

İnsan kimi zaman durağan bir günde aklından geçenlerden kaçmak adına sürekli akışkan bir gün planlar.
Bazen normal bir gün, kendinle kalmak, durmak korkutucudur çünkü aklına olmasın istediklerin koşar.

Bakın bakalım sizin koşturmacanız nasıl? Normaliniz nasıl? Dümmmmmdüz bir gününüz nasıl?
En çok vakit geçirdiğiniz o insan olan kendinizle başbaşayken ilişkiniz nasıl?
Neyden kaçıyor, neyle yüzleşmemek için sürekli aktif kalıyorsunuz?
Dümmmmmdüz bir gün, neden korkutucu?
Bi bakın bakalım☺️

Hayatta başa gelen türlü türlü üzüntü var, çeşit çeşit olay var.Ancak her kötü olay yaşayan aynı tepkiyi vermiyor, hepsi...
29/08/2025

Hayatta başa gelen türlü türlü üzüntü var, çeşit çeşit olay var.
Ancak her kötü olay yaşayan aynı tepkiyi vermiyor, hepsi aynı şekilde etkilenmiyor, herkes aynı düzeyde zorlanmıyor sonrasında.
Bunun ebeveyn ilişkisi, olay öncesi ve sonrası koşullar, kişilik özellikleri gibi pek çok ama pek çok sebebi olan değişken var.
Ama biz bugün, kötü olayların ardından olay hakkında kişinin olayla ilgili yorumunun, olay sonrası iyileşme sürecine etkisinden bahsedeceğiz. Yani olay sonrasında duygusunun sağaltımını sağlıklı şekilde yapan, sağlıklı sosyal destek mekanizmalarını devreye sokan, uygun yardım isteyen, süreci doğru yöneten, kendine üzülmek için zaman veren ile duygusunu bastıran, yok sayan, yalnızlaşan, isyan eden, suçlayan, umutsuzlukla kendini yoğurup da kusurlu hisseden arasındaki farktan.
Zor günler hepimiz için var, sen bunları nasıl geçireceksin, buna bakmak lazım.
Güçlenmek için fırsat olarak görüp kendine var olan duygularını yaşayıp özşefkatle kendini kucaklama hakkını verecek misin mesela?
Bu zor bir zaman deyip de biraz kendine vakit ayırabilecek misin?
Neye ihtiyacın olduğunu fark etmek için içgörüyle hareket edip de yardım isteyebilecek misin?
Yağmur bulutu sadece senin üzerinde geziyor gibi düşünmek ve kendine acımak yerine iyileşmenin yollarını arayabilecek misin?
Sen diyorum, boşverelim klimayı, pencereden temiz hava gelsin deyip de dışarıdaki havayı içine çekebilecek misin?🙏🏻
Zor günler herkes için var, o zor günlerin sonrasını sizin kendinize duyduğunuz şefkat, süreci yönetme beceriniz ve içgörünüz büyük oranda belirliyor.
Kendinize şefkatli davranınız ve o camı açıp temiz havayı içinize çekmeyi unutmayınız.☺️🌸🩷

Bizler sosyal varlıklarız, tamam. Sosyalleşmek, bağ kurmak iyileştirir, tamam. Bir sohbete eşlik eden çay tatlanır, anla...
17/08/2025

Bizler sosyal varlıklarız, tamam. Sosyalleşmek, bağ kurmak iyileştirir, tamam. Bir sohbete eşlik eden çay tatlanır, anlaştık.
Tamam da…
Ama bazen kafayı toplamak da lazım. Kendinle kalıp ne yaptım, nereye gidiyorum, ne istiyorum, ne yapacağım, ne yanlış, ne doğru, ne eksik, ne tam… bi bakmak lazım.
İki kişilik sandalyesi olan cafeleri ve tek başına yemek yiyeni garipseyen gözleri olan bir çevrede, dışarıda leziz bir kahve/yemek/tatlı için insana mecbur bırakan bir düzen var ve bu düzen yüzünden tek başına kendini dengelemek isteyenin kendine alan açması zor oluyor.
Lakin gerekli.
Ben zamanı geçirmek, bi manzarayı sessizce, sadece kendi sesinle izlemek, bi masada karşındakine göre değil zevkine göre konumlanmak ihtiyaç.
Evli de olsan bekar da, çocuklu da olsan yalnız da; insanın kendi sesine ihtiyacı var.
Bu çevresinden sıkıldığı anlamına da gelmez ama.
Maksadı kendi sesini duymak olan insan, çevremden sıkıldım demek istemez aslında.
Maksadı kendiyle yakınlaşmaktır. Ve lazımdır.
Ben zamanlarını normalleştirdiğimiz, eş ve dostlarımıza ben zamanı için alan açtığımız, ben zamanlarını kişisel dışlanma olarak algılamadığımız, ben zamanı geçiren insanı da etiketleyip farklı gözle bakmadığımız, birinin arkadaşı/eşi/ebeveyni/meslek elemanı olarak değil de “ben” olarak vakit geçirmek isteyen, tüm etiketlerden uzakta kalmak isteyen insana saygı duyduğumuz bir düzen umuduyla 💙
Zira bu manzara sevdiklerinle başka, kendi başınayken başka.
Arada kendi sesini duymayı unutmayana…
Benden ufacık bir not🥰🩵

İnsan, DOĞAL OLARAK, hayatı kendi penceresinden gördüğü kadar zanneder. Dolayısıyla da hayatımızı kendi çevremizdeki 100...
03/08/2025

İnsan, DOĞAL OLARAK, hayatı kendi penceresinden gördüğü kadar zanneder. Dolayısıyla da hayatımızı kendi çevremizdeki 100-200 insan, kendi mahallemizdeki 300-400 kapı, sosyal medyamızdaki karşılaştığınız anlık hayat paylaşımları, mevcut düzeni ise geçmişte bizim gördüğümüz geçirdiğimiz zaman gibi zannediyoruz.
Her ne kadar empatik bakış ve farklı görüş maruziyetlerimiz olsa da, gördüğümüz kadarını -normal- zannediyoruz.
Dolayısıyla belki de şiddet görüp hala eşinden boşanmayanı, yokluk görüp iş aramayanı, okulda arkadaş çevresinin olumsuz olduğunun farkında olmasına rağmen o arkadaş çevresinden kopmayan ergeni garip görüyor, şaşırıyor ve belki de yargılıyoruz.

Bir ergenin terazisinde okulda dışlanması, yok sayılması, zorbalık görmesinin ne kadar ağır bastığını fark edemiyoruz.
Yanlış olanı yapmaya devam edecek kadar zorbalıktan korktuğunu, özdeğerinin düşüklüğünü görmüyor bir de üstüne çocuğa kızıyor ve onu etiketliyoruz. Yapayalnız 8 saati “değersizlik” hissiyle başbaşa okulda geçirmenin ve dersleri dinlemek zorunda olmanın ne demek olduğunu bilmiyoruz. Okula gitmek istemiyor diye kızıyor, üstüne gidiyoruz. Biz de gördük zamanında zorbalık diyor, geçiyoruz.
Anlamayan biziz halbuki. Onu anlama sorumluluğu olan da biz yetişkinleriz.
Hayat, okul, dönem sizin pencerenizden gördüğünüz gibi değil. Farklı evler, bambaşka hayatlar, çeşit çeşit korkular, zorbalıklar ve yorgunluklar var.
Çocuk ve ergenleri anlama sorumluluğu bizde, doğru yaklaşmayı bilmiyorsak yardım isteme sorumluluğu bizde.
Penceremizden kafamızı dışarı uzatmak zorundayız.
Uzatınız.

Her şehirlerarası yol gidiş gelişinde ormanları görünce klimayı kapatıp da çam kokusunu, ağaç kokusunu, mis gibi oksijen...
25/07/2025

Her şehirlerarası yol gidiş gelişinde ormanları görünce klimayı kapatıp da çam kokusunu, ağaç kokusunu, mis gibi oksijenini içine çekmek için camı açmayı adet edinmiş insanlarız biz.
Çok üzgünüm yangında doya doya içime çektiğim ormanların cayır cayır yandığını görünce, onca canın gittiğini, onca ailenin içine kor düştüğünü okudukça…
Ama elbette ki yanan tüm ormanlar yerine, tüm şehitlerimiz adına ağaç dikme seferberliği yapacak, her yeri yeniden orman yapacağız, inanıyorum.
Umut ve hedef ile yaraları sarmaya çalışacağız. Yok başka çıkış yolu🙏🏻

Bildiğiniz ve ne yazık ki deneyimlediğiniz üzere hayat oldukça zorba insanlarla dolu bir yer haline geldi. Bazen en bekl...
19/07/2025

Bildiğiniz ve ne yazık ki deneyimlediğiniz üzere hayat oldukça zorba insanlarla dolu bir yer haline geldi. Bazen en beklemediğimiz anlarda zorbalığa uğradığımız bazen de fark etmeden zorbalık yaptığımız bir yer.
Bu noktada çocuklarınızın zorbalık yapmaması/zorba bir çocuk olmaması ve zorbalık görmesi halinde mağdur pozisyonuna girip içekapanma yaşamaması adına anlatacağımız bir durumun altını çizmek istiyorum: değiştiremeyeceğimiz özelliklerden/durumlardan.
Mesela boyumuz, ten rengimiz, sesimiz, kulaklarımızın yapısı…
Çocuk, değiştirilemeyecek durumlar, özellikler ve konular hakkında şaka/yorum yapılamayacağını bilmeli. Kendi değiştiremeyeceği özelliklerini de fark edip kabullenmeli.
Bunun için öncelikle model olmak gerek tabi, örneğin çevrenizdeki insanların değiştirilemeyecek özellikleri ve durumları hakkında konuşmamayı tercih etmek gibi.
İnsanların başına gelen olaylar hakkında yorum yaparken özenli olmak gibi.
Kendi bedeninizle barışmak gibi.
Değiştirilemeyecek özellik ve durumlar hakkında yorum yapan olduğunda, bu özelliklere ve durumlara sahip çıkıp sağlıklı bir sınır çizmek gibi.

Zorbalıkla başa çıkmanın birden çok yolu var ancak yetişkinler ve çocuklar olarak olaylara bakış açımızı, yaptığımız yorum/eleştiri ve katkıyı değiştirilemeyecek durum ve özellikler üzerine mi yapıyoruz, bir bakmak lazım. Sosyal medya zihinlerimize güçlü bir eleştiri yapma hakkı tanımladı, bu noktada hepimize eskisinden daha çok içgörü lazım.

Ebeveynlik uzun bir yol ama manzarası deniz🩵
Tadını çıkarınız ve sizi model aldığını unutmayınız☺️

Uzaklaşmak hakkım…Sürekli sorumluluklarım içerisinde, her an aktif, her daim düşünceli, hep farkında, hep kişisel gelişi...
25/05/2025

Uzaklaşmak hakkım…
Sürekli sorumluluklarım içerisinde, her an aktif, her daim düşünceli, hep farkında, hep kişisel gelişime açık, hep güleryüzlü, her an sakin, ihtiyaçlarını fark etmiş, anlamış, görmüş, duymuş, üç adım ötesini güvenceye almış, kontrollü ve güvende olamam.

Arada uzaklaşmak zorundayım.
Bazen fiziken bazen ise fikren.

Bazen sistemi kapatmak durumundayım.
Bazen tamamen bazen ise düşük güç modunda.

Bazı zamanlar öyle yakından bakar, hayatın içinde öyle çok olurum ki, ayrıntılar kaçar. Bir kitabı burnumun ucuna dayayıp okumaya çalışmak gibi.
Kelimeleri seçemiyorsam suç bende değil ki!

Bazen uzaklaşıp bakmam lazım, hayatıma, günüme, kendime. Daha iyi görmek için, kelimeleri seçebilmek için, kim nasıl hayatımda, ne zarar veriyor, ne iyi geliyor, ne doğru ne yanlış, görmek ve anlamak için.
Bazen uzaklaşmam gerekir…
Hakkımdır.
Hakkımızdır🩷

Bazı ilişkiler belirgin sebepler yokken biter. Birbirine uymayan görüşler, huzursuzluk, soğukluk, arkadaşlığın olmayışı,...
19/05/2025

Bazı ilişkiler belirgin sebepler yokken biter. Birbirine uymayan görüşler, huzursuzluk, soğukluk, arkadaşlığın olmayışı, aynı hayalleri kurmamak, anlaşamama, paylaşamama…
Çocuklar için biten ilişkiyi sürdürmek hevesi ise, kendine de çocuğa da haksızlık olabilir. Her çocuk mutlu ve huzurlu ebeveynlerle, onu düşünen, onun iyiliğini gözeten, yaşam hevesi yüksek ebeveynlerle olmayı hak eder. Birbirinden kopuk, huzursuz ama “aynı evde” ebeveynler çocuk gelişimi için hususi değildir.
Sağlıklı çocuk yetiştirmenin birincil koşulu “aynı evde” olmak değil, çocuğun ihtiyaçlarının gözetildiğini bildiği bir ailede büyümesidir.
Boşanma çocukları olumsuz etkileyen şey değil, boşanırken ebeveynlerin ilişkilerini darmaduman edip saygısızlıkla ilişkiyi koparmaları çocuğu olumsuz etkileyendir. Boşanma sürecinde çocuğun ihtiyacını görmemektir çocuğu olumsuz etkileyen.
Aynı evde olmak değil, mutlu, iç huzuru olan, çocuğunu takip eden, ihtiyaçlarını gözeten, sınırları belirgin ebeveynle büyümektir çocuğun ihtiyacı.
Mutsuz ve huzursuz bir evde, birbirinden kopuk ve iletişimsiz, gergin ama aynı evde olan ebeveynle büyümek değil.
Çocuklarınız için önceliğiniz “ihtiyaç gözetmek” olsun, “takip etmek” olsun. Bunun için aynı evde olmaya değil çocuğunuzla güçlü bir iletişime ve ilişkiye ihtiyacınız var.
Doyumu yüksek, huzurlu, denizlere bakmak gibi hissettiren bir ömür dilerim🩵

Address

Eskisehir

Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Psikolog Özdecan Tuncer posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Psikolog Özdecan Tuncer:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram

Category