01/12/2025
Bu hafta drama derslerimde Mevlana Haftası’na özel bütünsel bir çalışma gerçekleştirdim. Çocukların sadece sema hareketini değil, semanın ardındaki anlamı, sembolleri ve Mevlana’nın insana dair ışığını hissetmelerini hedefledim.
Derste öncelikle Mevlana’nın sevgi, hoşgörü ve birlik anlayışını, çocukların dünyasına uygun bir dille ele aldık. Ardından sema ritüelinin neden yapıldığını; semazenin bir elinin gökyüzüne, diğer elinin yeryüzüne dönük duruşunun “almak ve vermek” dengesini temsil ettiğini, tennurenin temizliği, sikkenin ise nefsin terbiyesini simgelediğini paylaştım.
Sema hareketini drama yöntemiyle işlerken çocuklara önce bedensel farkındalık, ardından ritim, denge, niyet ve içsel sessizlik çalışmaları yaptırdım. Onlardan dönüşü bir performans olarak değil, bir “hissediş” olarak yaşamalarını istedim. Çünkü drama, hareketi bilgiyle birleştirdiğimizde gerçek öğrenmeye dönüşüyor.
Bugün görseldeki öğrencim Poyraz ile çalışırken bunu bir kez daha gördüm. Poyraz her zaman olduğu gibi derin bir nezaket, içten bir merak ve çok temiz bir kalp ile derse katıldı. Sema deneyiminde gösterdiği sakinlik ve odaklanma, yaşının ötesinde bir güzel ahlakın yansımasıydı. Çocukların karakterlerinin öğrenme süreçlerine nasıl ışık tuttuğunun yaşayan bir örneği…
Bu hafta Mevlana’nın “dönüş” metaforunu drama aracılığıyla;
• beden,
• duygu,
• ritim
• ve değer eğitimi
ile buluşturarak işledik.
Sema, çocukların içinde zaten var olan sevgiyi, yumuşaklığı ve birlik duygusunu ortaya çıkarmak için çok kıymetli bir araç.
Drama ise bunu görünür ve deneyimlenebilir kılıyor.
“Sevgi; akışa dönüşün en saf hâlidir.” — Mevlana