ARA Psikoterapi

ARA Psikoterapi ARA Psikoterapi, Psikolog Dr., Yrd.Doç. Hakan Ertufan tarafından kurulmuştur. Psikoterapi çalı? Hayatı harcatan ne? Ne yapayım? Hakan Ertufan

Bir ara...
“Bir ara yaparım”, “Bir ara gideriz”,
“Bir ara görüşelim”
Hiç ya da geç gelen aralar…
Yaşanmamış anlar, ertelenmiş hayatlar. ARA
Oturma, durma, kalma, bekleme, erteleme, ARA
Çözüm ara,
Sevgi, saygı, dostluk, sosyal ilişki ara,
Değer verdiklerini ara,
Rahatlık, mutluluk, kahkaha ara,
İç-dış huzuru ara,
Hayatının anlamını ara,
KENDİNİ ARA, KENDİNDE ARA

Bu arayışı bilimsel yöntemlerle
uzman eşliğinde yapmak isterseniz...
ARApsikoterapi
Psikolog Dr., Yrd.Doç.

22/12/2015

Gülümsemek hem kolay hem ücretsiz hem etkili. Bugün denemeye ne dersiniz...

Hem felsefe hem psikoloji konusundaki sorular için Yale Üniversitesi araştırması.
06/11/2015

Hem felsefe hem psikoloji konusundaki sorular için Yale Üniversitesi araştırması.

Yale Üniversitesi Çocuk Bilişsel Kavrama Merkezi'nde yapılan bir araştırma, 3-6 aylık bebeklerin yardımsever olan ve olmayan insanlar arasındaki farkı anlaya...

İletişim üzerine yazılmış güzel bir yazı...
04/06/2015

İletişim üzerine yazılmış güzel bir yazı...

Uzaktaki insanlarla yakınlaşmak için internet birebir. Ne yazık ki, doğru şekilde kullanılmazsa, yakınımız olan insanlarla uzaklaşmaya da yarayabilir

05/05/2015

Başarılı liderler çevresindekilere değer katan ve ileriye taşıyan kişilerdir. Multipliers kitabı liderlerin çevrelerine nasıl değer kattığını anlatıyor.

20/04/2015

Eski bir deyiştir, İnsanlar şirketlerini değil yöneticilerini ya da liderlerini terk ederler. Bence son derece güzel ve üzerine ciddi şekilde düşünülmesi gerekilen bir konu.

13/04/2015

Yapı Kredi Bankacılık Akademisi, Koç Finansal Hizmetler çalışanlarına, Yapı Kredi müşterilerine, üniversite öğrencilerine, çalışanların ailelerine ve sosyal sorumluluk projeleri kapsamında farklı katılımcı gruplarına eğitim ve gelişim konularında hizmet veren, sürekli gelişim anlayışıyla kurum strat…

ARA Psikoterapi ' nin drama koordinatörü ve eğitim drama oyuncusu Ece Güzel'in reklamı yayında. Kurumlarınızda dramalı e...
01/04/2015

ARA Psikoterapi ' nin drama koordinatörü ve eğitim drama oyuncusu Ece Güzel'in reklamı yayında. Kurumlarınızda dramalı eğitimler, iç eğitmenle verilen eğitimlerin kalitesini ve kalıcılığını artırmak üzere drama yazımları ve kurumlarınıza tiyatro kulübü kurma etkinliklerinizde Ece Güzel, ekibi ve eğitmen kadromuzla hazırız.

Çelik, yeni Arçelik in Love Ütü’yü anlatıyor. Özel çapraz buhar kanallarıyla artık ütü yapmak çok kolay!

20/01/2015

İnsanlık tarihinin hiçbir döneminde son 150 yıldaki gibi bir değişim yaşanmadı. Bu değişimin iş hayatı üzerindeki etkisini değerlendirelim.

30/11/2012

Öfkelenince neden bağırırız?

Hikaye şöyle;
Hintli bir ermiş öğrencileri ile gezinirken Ganj nehri kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş.
Öğrencilerine dönüp “insanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar?” diye sormuş. Öğrencilerden biri “çünkü sükunetimizi kaybederiz” deyince ermiş “ama öfkelendiğimiz insan yanı başımızdayken neden bağırırız? O kişiye söylemek istediklerimizi daha alçak bir ses tonu ile de aktarabilecekken niye bağırırız? ” diye tekrar sormuş.

Öğrencilerden ses çıkmayınca anlatmaya başlamış: “İki insan birbirine öfkelendiği zaman, kalpleri birbirinden uzaklaşır.
Bu uzak mesafeden birbirlerinin kalplerine seslerini duyurabilmek için bağırmak zorunda kalırlar. Ne kadar çok öfkelenirlerse, arada açılan mesafeyi kapatabilmek için o kadar çok bağırmaları gerekir.”

“Peki, iki insan birbirini sevdiğinde ne olur? Birbirlerine bağırmak yerine sakince konuşurlar, çünkü kalpleri birbirine yakındır, arada mesafe ya yoktur ya da çok azdır. Peki, iki insan birbirini daha da fazla severse ne olur? Artık konuşmazlar, sadece fısıldaşırlar çünkü kalpleri birbirlerine daha da yakınlaşmıştır. Artık bir süre sonra konuşmalarına bile gerek kalmaz, sadece birbirlerine bakmaları yeterli olur. İşte birbirini gerçek anlamda seven iki insanın yakınlığı böyle bir şeydir.”

Daha sonra ermiş öğrencilerine bakarak şöyle devam etmiş:
“ Bu nedenle tartıştığınız zaman kalplerinizin arasına mesafe girmesine izin vermeyin. Aranıza mesafe koyacak sözcüklerden uzak durun. Aksi takdirde mesafenin arttığı öyle bir gün gelir ki, geriye dönüp birbirinize yakınlaşacak yolu bulamayabilirsiniz.”

28/05/2012

Yaz tatiline az bir zaman kala öğrencileri ve ailelerini karne telaşı sardı. Notları iyi olan çocukların sabırsızlıkla beklediği bu dönem, not sorunu yaşayan öğrenciler için sıkıntı ve stres dolu günler anlamına geliyor.
Karne dönemi, özellikle düşük not alan öğrenci ailelerinin dikkatlice yönetmeleri gereken bir süreç.

Başarısızlıklar bir şekilde telafi edilir. Ancak bozulan ebeveyn çocuk ilişkisini telafi etmek zordur...

10/04/2012

"Karar Vermenin Bilgeliği" Lao Tzu

Köyün birinde bir yaşlı adam varmış. Çok fakirmiş ama kral bile onu kıskanırmış...
Öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, kral at için ihtiyara neredeyse hazinesinin tamamını teklif etmiş ama adam satmaya yanaşmamış…

"Bu at, bir at değil benim için… Bir dost… İnsan dostunu satar mı" dermiş hep..

Bir sabah kalkmışlar ki, at yok…

Köylü ihtiyarın başına toplanmış..

"Seni ihtiyar bunak, bu atı sana bırakmayacakları, çalacakları belliydi. Krala satsaydın, ömrünün sonuna kadar beyler gibi yaşardın, şimdi ne paran var, ne de atın" demişler...

İhtiyar "Karar vermek için acele etmeyin" demiş... Sadece 'At kayıp' deyin. Çünkü gerçek bu, ondan ötesi sizin yorumunuz ve verdiğiniz karar. Atımın kaybolması, bir talihsizlik mi, yoksa bir şans mı, bunu henüz bilmiyoruz çünkü bu olay henüz bir başlangıç, arkasının nasıl geleceğini kimse bilemez…"

Köylüler ihtiyar bunağa kahkahalarla gülmüşler...

Ama aradan 15 gün geçmeden, at bir gece ansızın dönmüş… Meğer çalınmamış, dağlara gitmiş kendi kendine.. Dönerken de, vadideki 12 vahşi atı peşine takıp getirmiş.

Köylüler, ihtiyar adamın etrafına toplanıp özür dilemişler..

"Babalık" demişler, "Sen haklı çıktın. Atının kaybolması bir talihsizlik değil adeta bir devlet kuşu oldu senin için, şimdi bir at sürün var. "

"Karar vermek için gene acele ediyorsunuz" demiş ihtiyar. Sadece atın geri döndüğünü söyleyin. Bilinen gerçek sadece bu, ondan ötesinin ne getireceğini henüz bilmiyoruz. Bu daha başlangıç, birinci cümlenin birinci kelimesini okur okumaz kitap hakkında nasıl fikir yürütebilirsiniz?"

Köylüler bu defa ihtiyarla dalga geçmemişler açıktan ama içlerinden "Bu herif sahiden gerzek" diye geçirmişler…

Bir hafta geçmeden, vahşi atları terbiye etmeye çalışan ihtiyarin tek oğlu attan düşmüş ve ayağını kırmış. Evin geçimini temin eden oğul şimdi uzun zaman yatakta kalacakmış.

Köylüler gene gelmişler ihtiyara…

"Bir kez daha haklı çıktın" demişler. "Bu atlar yüzünden tek oğlun bacağını uzun süre kullanamayacak. Oysa sana bakacak başkası da yok, şimdi eskisinden daha fakir, daha zavallı olacaksın" demişler...

İhtiyar "Siz erken karar verme hastalığına tutulmuşsunuz" diye cevap vermiş. "O kadar acele etmeyin. Oğlum bacağını kırdı, gerçek bu, ötesi sizin verdiğiniz karar, ama acaba ne kadar doğru? Hayat böyle küçük parçalar halinde gelir ve ondan sonra neler olacağı size asla bildirilmez. "

Birkaç hafta sonra, düşmanlar kat kat büyük bir ordu ile saldırmış. Kral son bir ümitle eli silah tutan bütün gençleri askere çağırmış. Köye gelen görevliler, ihtiyarin kırık bacaklı oğlu dışında bütün gençleri askere almışlar. Köyü matem sarmış, çünkü savaşın kazanılmasına imkan yokmuş, giden gençlerin ya öleceğini ya esir düşüp köle diye satılacağını herkes biliyormuş.

Köylüler, gene ihtiyara gelmişler..

"Gene haklı olduğun kanıtlandı" demişler, "Oğlunun bacağı kırık, ama hiç değilse yanında, oysa bizimkiler belki asla köye dönemeyecekler. Oğlunun bacağının kırılması, talihsizlik değil, şansmış meğer..."

"Siz erken karar vermeye devam edin" demiş, ihtiyar, oysa ne olacağını kimseler bilemez. Bilinen bir tek gerçek var. Benim oğlum yanımda, sizinkiler askerde, ama bunların hangisinin talih, hangisinin şanssızlık olduğunu sadece Allah biliyor."

Lao Tzu, etrafına anlattığında öyküsünü şu nasihatle tamamlarmış;

"Acele karar vermeyin. O zaman sizin de herkesten farkınız kalmaz. Hayatın küçük bir parçasına bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının. Karar aklın durması halidir. Karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl insanı daima karara zorlar. Çünkü gelişme halinde olmak tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar. Oysa gezi asla sona ermez. Bir yol biterken yenisi baslar. Bir kapı kapanırken, başkası açılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu görürsünüz."

Sosyal fobi kaygı uyandıran bir rahatsızlık olduğundan psikolojik yardım kesinlikle fayda sağlayıcıdır. Aynı zamanda bu ...
27/03/2012

Sosyal fobi kaygı uyandıran bir rahatsızlık olduğundan psikolojik yardım kesinlikle fayda sağlayıcıdır. Aynı zamanda bu sıkıntı depresyona veya panik duygusuna da sebebiyet verip başka psikolojik rahatsızlıklar da üzerine eklenebilir.
http://arapsikoterapi.com.tr/makale.aspx?id=28

Sosyal fobi kaygı uyandıran bir rahatsızlık olduğundan psikolojik yardım kesinlikle fayda sağlayıcıdır. Eğer bu durum beyin kimyasında bir bozulmaya sebebiyet verdiyse ilaç kullanılması için psikiyatriste mutlaka başvurulmalıdır. Aynı zamanda bu sıkıntı depresyona veya panik duygusuna da sebebiyet v...

Address

Mecidiyeköy, Mecidiyeköy Mahallesi , Naci Kasım Sk 7, Şişli/Istanbul
Istanbul
34381

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when ARA Psikoterapi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to ARA Psikoterapi:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram