07/11/2025
“Ya nasıl olur da bu kadar akıllı bir kadın on yıl boyunca böyle bir adama kanabilir?” Aslında çok sık duyduğumuz bir cümle bu.
Dışarıdan bakan herkes için ‘akıl almaz’ gibi görünür ama içeriden bakan biri için bu, bir aşk hikayesi değil; bir bağımlılık hikayesidir.
Bir kadın zeki, başarılı, güçlü olabilir…
Ama duygusal açlık, eksik sevgi ya da görülmeme duygusu onu en kırılgan hâline getirir. Bu tür ilişkiler genellikle “yasak” bir çekimle başlar ama zamanla bir “duygusal bağımlılığa” dönüşür. Çünkü orada sadece bir adam yoktur. Kadın, o adamda çocukluğunda yarım kalan sevgiyi, ilgiyi, görülmeyi bulduğunu sanır. “O beni gerçekten seviyor” der çünkü o sevgiye inanmak, gerçeği görmekten daha kolaydır ve yıllar geçtikçe ‘vazgeçememe’ duygusu büyür. Aşk değil, umut bağlar insanı.
Her kırıldığında, “Belki bu kez olur” diyerek biraz daha yanar. O yüzden; akıllı kadın aptal olduğu için değil, yaralı olduğu için kandırılır.
Gerçek iyileşme; “Nasıl kandım?” demekle değil, “Neden bu kadar inandım?” diye sormakla başlar.
✨
Unutma:
Gerçek sevgi gizlenmez, yaşanır.
Sevgi, acı çektiren bir şey değildir.
Birini kurtaramazsın ama kendini iyileştirebilirsin ve hiçbir aşk, senin yaşamından daha değerli değildir.