Prof. Dr. Cem Terzi

Prof. Dr. Cem Terzi Kolorektal Cerrah Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

29/11/2025
Nuri Bilge Ceylan’ın İran’daki rejim kontrolündeki Fajr Film Festivaline jüri başkanı olarak katılması Ceylan için tipik...
29/11/2025

Nuri Bilge Ceylan’ın İran’daki rejim kontrolündeki Fajr Film Festivaline jüri başkanı olarak katılması Ceylan için tipik , genel tutumuna uygun bir tercih. Hiç şaşırmadım ama izleyicisi olarak eleştirmemiz gereken bir tutum.

Ceylan’ın “jüri başkanlığı” gibi sembolik gücü yüksek bir
pozisyonu kabul etmesi, yalnızca bireysel bir sanatçı tercihinden ibaret değil, otoriter bir rejimin uluslararası kültürel meşruiyet üretimine katkı sunan bir hareket. Boykot çağrıları da bu yüzden yapılıyor.

Mahsa Amini’nin ölümünden sonra binlerce kişinin yargılandığı bir ülkede kültürel katılım, rejimin baskı pratiklerini görünmez kılan bir “normalleşme” etkisi yapacaktır.

Ceylan bunlara pek aldırmayan biri. Ceylan sineması da estetik ve psikolojik derinliğiyle çok etkileyicidir ama politik olarak çok eksik hatta kusurludur.
Türkiye’nin çok önemli siyasal meselelerine örneğin Kürt meselesi karşısında çoğu
zaman sessiz ya da edilgen bir anlatı stratejisi benimsemiştir (postmodern sinizm ). Ceylan’ın fimleri yapısal şiddeti ve toplumsal çatışmaları soyut, bireysel ve varoluşsal bir çerçeveye çekerek
depolitize eder ama bunu çok ustalıkla yapar… Zira arka planda silik hatta sinsi bir politik çerçeve vardır. Filmi bu açıdan eleştirmeye kalkarsanız bu “incelikli “ çerçeveyi görememekle suçlanırsınız.
Ceylan’ın sinemasında sınıfsal gerilimler çoğunlukla bireysel psikolojiye indirgenir ve duygusal mesafe ( sanat adına) politik sorumluluğu ikame eder. Bu bağlamda Ceylan politik konumunu özellikle belirsiz tutan biridir. Politika üstü sanat insanı !

Nurettin Ergüven (1905-1979)
28/11/2025

Nurettin Ergüven (1905-1979)

Leica Q3 by CT
28/11/2025

Leica Q3 by CT

Ameliyathane emekçileri
27/11/2025

Ameliyathane emekçileri

1915’de Ermeni ve Süryanilere ne oldu?        Konuğumuz: Muharrem ErbeyModeratör: Zeynep TozdumanBu söyleşide, Aram ile ...
27/11/2025

1915’de Ermeni ve Süryanilere ne oldu?
Konuğumuz: Muharrem Erbey
Moderatör: Zeynep Tozduman

Bu söyleşide, Aram ile Leyla kitabı üzerinden Türkiye’de 1915 yılında Ermeni ve Süryani halklarına uygulanan insanlık dışı uygulamaları ele alacağız. Bu katliamların tarihsel ve toplumsal nedenlerini, hafızamızda bıraktığı derin izleri ve bugüne yansımalarını tartışacağız. Geçmişle yüzleşmenin barış için neden zorunlu olduğunu, inkar ve sessizlik politikalarının toplumsal barışa nasıl engel olduğunu konuşacağız.

Toplantı dernek binamızda yüz yüze gerçekleşecek.

Halkların Köprüsü Derneği Adresi: 1439 Sok. No: 9 Daire: 2 Alsancak/Konak, İZMİR

Web sayfamız: https://halklarinkoprusuguzelcarsamba.com/
Haritada yerimizi görebilirsiniz.

Gelemeyecekler için canlı yayın yapacağız.
https://www.youtube.com/

Hukukun komada olduğu bir ülkede barışı politik bir sahtekarlığa dönüştürmeden konuşabilir miyiz? Levent Köker ile Anaya...
26/11/2025

Hukukun komada olduğu bir ülkede barışı politik bir sahtekarlığa dönüştürmeden konuşabilir miyiz?

Levent Köker ile Anayasa konuşacağız.
Ona ilk sorumuz: “Barış ve Demokrasi İçin: Yeni Bir Anayasa mı, Yoksa Yeni Bir Toplumsal
Sözleşme mi?” olacak.

Zira;
bugün Türkiye’nin önündeki soru, sadece teknik bir reform paketinin
uygulanıp uygulanamayacağı değil. Asıl mesele, yüz yıllık inkar ve tahakküm düzeniyle gerçekten hesaplaşmaya niyet edilip edilmediği.

Birkaç yasal düzenleme, bu siyasal ve tarihsel yükü ortadan kaldırmaya yetebilir mi?

Kısa vadede yapılacağı açıklanan adımlar, İnfaz Kanunu’nda değişiklik yapılarak ağır hasta tutukluların tahliye edilmesi gibi. (Şüphesiz bu insani bir zorunluluk) yeterli olacak mı?

Orta vadede atılması gereken adımlar atılabilecek mi? Örneğin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 12 No’lu Protokolü’nün, yani ayrımcılığın genel yasağını içeren düzenlemenin onaylanması ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na konmuş çekincelerin kaldırılması bunlar yapılabilecek mi?

Bunlar yapılmadan Türkiye’nin demokratik dönüşüm iddiası olabilir mi?

Uzun vadede temel ihtiyaç evet tabii ki yeni, kapsayıcı, çoğulcu ve eşitlikçi bir anayasa. Bu nasıl başarılacak?

Kürt kimliğinin ve dil haklarının açıkça tanındığı, Türklüğün etnik bir norm olmaktan çıkarıldığı, tüm yurttaşların eşitliğini esas alan bir siyasal düzen kurulmadıkça barışın kalıcı hale gelmesi mümkün mü?

Koko 2015 yılında Ankara’dan İzmir’e tayin oldu (Ben de 1998’de Ankara’dan İzmir’e Dokuz Eylül Hastanesi’ne geldim )ve D...
26/11/2025

Koko 2015 yılında Ankara’dan İzmir’e tayin oldu (Ben de 1998’de Ankara’dan İzmir’e Dokuz Eylül Hastanesi’ne geldim )ve DEÜTF Geriartri Servisi’nde çalışmaya 💜başladı. Gazetelere haber bile olmuştu. Yaşlı hastalara moral verecekti ama yaşlı hastalar maalesef ürktüler ve Koko’yu istemediler.🙈Başhekim bahçeye bir kulübe yaptırdı, Koko orada yaşamaya başladı. Öğlen tatillerinde görüp seviyorduk. Bölüm sekreteri gözü gibi bakıyordu. Bazen hafta sonları evci çıkarıyorduk…
2 yıl sonra başhekim değişti yeni gelen 🤬”hastanede köpek olmaz, verin bunu” demiş… Koko üniversiteden atıldı( Ben de bir kaç yıl sonra Barış imzacısı olduğum için üniversiteden atıldım)

Ogün bugün çok mutlu yaşıyoruz💜💜💜💜

Dolayısıyla, hedefimiz kentsel mekânları insan ve hayvanların uyum içerisinde paylaşabilmesini mümkün kılacak uygulamala...
26/11/2025

Dolayısıyla, hedefimiz kentsel mekânları insan ve hayvanların uyum içerisinde paylaşabilmesini mümkün kılacak uygulamalar olmalı, kentleri hayvanlardan arındırmak değil. Sokakta yaşayan köpeklerin savunulması nasıl bir kent, nasıl bir mahalle istediğimizle alâkalı bir büyük politik mesele: Hayvanlarla birlikte yaşadığımız, hayvanların da ihtiyaçlarını gözeten bir kentsel mekân mı, yoksa insan dışı hayvanların olmadığı, cansız çorak bir beton yığını mı? Foti Benlisoy

Köpekleri kentsel çeperlere sürgün eden kentsel dönüşüm süreci yoksulları da aynı kadere mahkûm ediyor. Kentsel mekânlar...
26/11/2025

Köpekleri kentsel çeperlere sürgün eden kentsel dönüşüm süreci yoksulları da aynı kadere mahkûm ediyor. Kentsel mekânların otomobillerin engelsiz ve süratli seyrine odaklı bir biçimde düzenlenmesi, köpekler ve diğer hayvanlar kadar insanların da yaşamını olumsuz etkiliyor. Yeşil alanların, parkların, bahçelerin, koruların yokluğu ya da çok sınırlı olması hayvanlar kadar insan denen hayvanı da beton içinde yaşamak zorunda bırakıyor.

Tartışmamız gereken sorun “sokak köpeği sorunu”, karar vermemiz gereken husus sokak köpeklerini ne yapacağımız değil. Esas soru, nasıl kentlerde yaşamak istediğimizle ve dahası nasıl bir gündelik hayat istediğimizle doğrudan ilişkili.

Foti Benlisoy

Address

Atatürk Caddesi No:174/1 Ekim Apartmanı Kat:7 Daire:13 Alsancak-Konak/İZMİR
Izmir

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Prof. Dr. Cem Terzi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Prof. Dr. Cem Terzi:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram