Opr.Dr.Yasemin Yarar Kıvrak

Opr.Dr.Yasemin Yarar Kıvrak AKADEMİ HASTANESİ KOCAELİ

23/09/2025

HPV'nin yaygın bir enfeksiyon 200’den fazla tipinin bulunmaktadır; HPV bulaştıktan sonra rahim ağzında kanser öncesi lezyonların oluşumu en 2- 15 yıl içerisinde gerçekleşir. HPV bulaşan 100 kadından birinde, takip veya tedavi edilmediği takdirde, rahim ağzı kanseri olma riski var. Dokuz varyantlı HPV aşıları, dünya genelinde görülen rahim ağzı kanserlerinin ve siğillerin %90’ına karşı koruma sağlar. Ancak kalan yüzde 10’luk kısımda yer alan yüksek riskli HPV tipleriyle rahim ağzı kanseri gelişme riski devam eder. Bu yüzden kadınların tarama programlarına düzenli olarak devam etmesi önermektedir.

23/09/2025

Yapılan bir çalışma, hamile kadınların parasetamol kullanımı ile otizm arasında küçük bir bağlantı olduğunu göstermişti.

Neden Tylenol?
Tylenol, ABD'de asetaminofen, Türkiye gibi bazı ülkelerde ise parasetamol olarak bilinen, reçetesiz satılan bir ağrı kesicidir.
Bu ilacın bebekler ve küçük çocuklar için üretilmiş versiyonları da var.

Dünya çapındaki tabip birlikleri ve hükümetler ilacın hamile kadınlar için güvenli olduğunu açıklıyor.

ACOG, yapılan çalışmaların, "hamileliğin farklı dönemlerinde asetaminofenin dikkatli kullanımı ile fetal gelişim sorunları arasında doğrudan bir ilişki olduğuna yönelik net bir kanıt göstermediğine" işaret etti.
s
Fotoğraf altı yazısı,Tylenol'un ana maddesi asetaminofendir
İngiltere'deki Ulusal Sağlık Servisi'nin (NHS) yayınladığı rehber yayınlarda da parasetamolün hamile kadınlar için "ilk tercih edilen" ağrı kesici olduğunu belirtiyor.


Tylenol otizme neden olabilir mi?
Bu yılın Nisan ayında, ABD Sağlık Bakanı Robert F. Kennedy Jr., otizmin nedenini beş ay içinde belirlemek için "büyük çaplı bir test ve araştırma çalışması" yapılacağı sözünü verdi.

Ancak uzmanlar, onlarca yıldır üzerine araştırmalar yapılan hastalığın nedenlerini ortaya çıkarmanın kolay olmayacağını savunuyordu.

Araştırmacılar otizmin tek bir nedeni olmadığı görüşü üzerinde ortaklaşıyor.

Farklı seviyeleri olan hastalığa genetik ve çevresel faktörlerin neden olabildiği düşünülüyor.
ABD'de her yıl 49 bin tondan fazla parasetamol satın alınıyor
Ağustos ayında, Harvard Üniversitesi bünyesinde yapılan bir araştırma, hamilelik sırasında Tylenol'e maruz kalan bebeklerde, otizm ve başka nöro-gelişimsel bozukluk gelişme olasılığının daha yüksek olabileceğini ortaya koydu.

Araştırmacılar, ilacın kullanımını sınırlamak için bazı adımlar atılması gerektiğini savundu.

Ancak aynı araştırmacılar, ağrı kesicinin ateş ve ağrı tedavisindeki rolünün önemini de kabul etti.

Tylenol nasıl çalışır?
Ağrı hafifleteci ilaçlar opioid türü veya opioid olmayan ilaçlardan oluşuyor.

Haşhaş bitkisinden elde edilen veya laboratuvarlarda üretilen opioidler, beyindeki opioid reseptörlerine tutunuyor ve haz duygusuyla ilişkili bir hormon olan dopamin salınımını tetikliyor.

Ancak bu ilaçlar bağımlılığa neden olabiliyor. Bu nedenle uzmanlar ağrı tedavisine parasetamol gibi opioid türü olmayan ilaçlarla başlamanın en iyisi olduğunu savunuyor.

Ve fakat ilginçtir ki, parasetamolün tam olarak nasıl çalıştığı konusunda halen bir fikir birliği yok.

İngiltere'deki Leeds Üniversitesi'nde kas ve iskelet sistemi profesörü olan Philip Conaghan, "Parasetamolün etki mekanizması henüz tam olarak açıklığa kavuşturulamadı" diyor.

Conaghan, parasetamolün, beyindeki ağrı algısını, merkezi sinir sistemi üzerinden etkilediğine inanıldığını söyledi.

İngiltere'deki Ulusal Sağlık Servisi yayınlarına göre parasetamol, beyindeki ağrı sinyalini ileten ve vücut sıcaklığını düzenleyen kimyasal ileticileri bloke ediyor.

Uzun zamandır parasetamolün, ağrıyla ilişkili hormon benzeri maddeler olan prostaglandinlerin oluşumunda rol oynayan siklooksijenaz veya COX olarak bilinen bir enzimi engellediğine yönelik bir teori vardı.

,Küresel başarısına rağmen parasetamolün tam olarak nasıl çalıştığını hâlâ bilmiyoruz
Tylenol'u ne sıklıkla kullanabilirsiniz?
Uzmanlar, güvenli kullanım için dozaja ilişkin tavsiyelere uymanın önemini vurguluyor.

Parasetamolün doğru dozda ve kısa süreli alındığında nadiren yan etkilere neden olduğunu savunuyorlar.

19/09/2025

İYE'leri önlemek için NHS insanlara şunları tavsiye ediyor:

Tuvalete gittiğinizde önden arkaya doğru silinin
Ge***al bölgeyi temiz ve kuru tutun
Gün içinde düzenli olarak idrar yapmak ve susuzluk hissetmemek için bol miktarda sıvı, özellikle de su için
Cinsel ilişkiden önce ve sonra va**na çevresindeki cildi suyla yıkayın
Cinsel ilişkiden sonra en kısa sürede idrarınızı yapın
Kirlenmişlerse bebek bezlerini veya idrar kaçırma pedlerini derhal değiştirin
Pamuklu iç çamaşırı giyin
Kronik İYE nedir?
Tekrarlayan İYE'lerin yanı sıra, insanların İYE semptomlarını her gün yaşadığı kronik İYE'lere (bazen uzun süreli veya gömülü İYE'ler olarak da adlandırılır) ilişkin farkındalık artıyor.

Araştırmalar, bazı durumlarda bakterilerin mesane zarını istila edebildiğini ve vücudun kendi hücrelerinin içinde saklanabildiğini gösteriyor.

Bakteriler ayrıca mesane duvarına yapışabilir ve biyofilm olarak bilinen koruyucu bir tabaka altında saklanarak vücudun bağışıklık tepkisinden ve antibiyotiklerden kaçabilir.

Bir kişinin nasıl ve neden tekrarlayan veya kronik İYE geliştirdiği, Dr. Khasriya ve diğer araştırmacıların yanıtlamaya çalıştığı bir soru.

İYE konusunda yeterince araştırma yapılmadığı için çok fazla bilgi eksikliği olduğunu belirten doktor, "Kadın sağlığı konusunda yeterli araştırma yok" diyor.

02/09/2025

Radyoligand tedavisi kanser tedavisinde radyoterapinin etkinliğini artıran bir yöntem olarak geliştirilmiştir.

Radyoterapi, kanser hastalarının yarısından fazlasında uygulanan bir yöntem olsa da genellikle sağlıklı dokular da zarar görüyor. Radyoligand tedavisinde ise radyoaktif izotoplar bir ligand molekülüne bağlanarak damar yoluyla veriliyor. Bu ligand, doğrudan kanser hücrelerindeki reseptörlere tutunarak hedefli bir şekilde ışınlamayı mümkün kılıyor.
son yapılan 15 klinik çalışmada 7 farklı radyoligand tedavisi bulunuyor. Denemeler akciğer, meme, pankreas ve kolon kanserlerini de kapsayacak şekilde genişletiliyor.

Ancak sürecin ciddi lojistik engelleri var: radyoizotopların nükleer reaktörlerde üretilmesi, ilaçların birkaç gün içinde hazırlanıp hastalara ulaştırılması gerekiyor...

02/09/2025

''Aralıklı oruçla ilgili yapılan ilk geniş kapsamlı araştırmada bu yöntemle ilgili kaygı verici olabilecek sonuçlar alındı.

19 binden fazla yetişkini inceleyen araştırmacılar günde sekiz saatten az bir sürede gıda tüketenlerin kalp ve damar hastalıklarından ölme riskinin, 12-14 saatlik bir aralıkta gıda alanlara kıyasla % 135 daha fazla olduğu sonucuna vardı.

Bir insanın kişisel sağlığı ve tıbbi verileri temelinde kardiyovasküler, yani kalp ve damar hastalık riskinin artması, kalp krizi ve felç riskinin yükselmesi anlamına geliyor.

Araştırmada aralıklı oruç ile herhangi bir hastalıktan ölme riski arasındaki bağ daha zayıf ve tutarsız çıktı.

Ancak kardiyovasküler risk çok sıkı testlerin ardından bile yaş, cinsiyet ve yaşam tarzı gruplarında yüksek gerçekleşti.

Bir başka deyişle, çalışmada aralıklı oruçla genel olarak ölüm arasındaki bağ zayıf ve tutarsızdı ama kardiyovasküler hastalıklardan ölüm riski önemli oranda daha yüksekti.

Çalışmayı yapan uzmanlar araştırmalarının net bir neden sonuç bağlantısını kanıtlamadığını vurguluyor.

Ancak bu, aralıklı orucun daha iyi bir sağlığa giden ve herhangi bir risk içermeyen bir yöntem olduğu söylemini tartışmaya açmaya yeterli bir gösterge.

Araştırmacılar sekiz yıl boyunca Amerikalı yetişkinleri takip etti.

Deneklerin beslenme alışkanlıklarını anyalabilmek için, katılımcılara iki hafta arayla iki farklı günde yiyip, içtikleri her şeyi anımsamaları istendi.

Bilim insanları bu yanıtlarla her bir katılımcının ortalama gıda tüketme aralığını tahmin etti ve bunun uzun vadeli yeme alışkanlıklarını da temsil ettiğini varsaydı.

Kardiyovasküler ölüm riski tüm sosyo-ekonomik gruplarda benzer sonuçlar verdi.

En büyük risk de sigara tiryakileri, diyabet hastaları ve mevcut bir kalp hastalığı olanlarda görüldü.

Bu da özellikle bu grupların uzun vadede kısa gıda alma sürelerinoen özellikle kaçınması gerektiği anlamına geliyor.

Aralıklı oruç ve kardiyovasküler hastalıklardan ölüm riski arasındaki bağlantı, beslenme kalitesi, yemek ve atıştırmalık tüketme sıktığı ve yaşam biçimi gibi faktörler göze alındığında bile devam etti.

Diyabet ve Metabolik Sendrom: Klinik Araştırma ve Değerlendirme adlı bilim dergisinde yayımlanan, hakem onaylı araştırmanın baş yazarı Victor Wenze Zhong, beslenmenin diyabet ve kalp hastalıklarının başlıca nedeni olduğunu ve bunun da şaşırtıcı olmadığını vurguluyor.

Çin'deki Şanghay Jiao Tong Üniversitesi'nden epidemoloji uzmanı Prof. Zhong "Şaşırtıcı bulgu, yıllar boyunca gün içinde sekiz saatlik bir sürenin altında gıda tüketenlerde, kardiyovasküler hastalıklardan ölüm riskinin yükselmesi" diyor.''
BBC

''Çin'de 2024 yılında yapılan bilimsel çalışmalarda araştırmacılar, eklem ameliyatı geçirmiş kişilerin kemiklerinde mikr...
20/08/2025

''Çin'de 2024 yılında yapılan bilimsel çalışmalarda araştırmacılar, eklem ameliyatı geçirmiş kişilerin kemiklerinde mikroplastikler buldu. Bilim insanları kemik ve kaslardaki mikroplastiklerin egzersizi zorlaştırma riski taşıyabileceğinden endişelerini dile getirdi. Zira bazı araştırmalar, mikroplastiklerin kemik ve kas hücrelerinin büyümesini zorlaştırabileceğini gösteriyordu.

2024'ün başlarındaysa bir grup İtalyan bilim insanı, erken seviye kardiyovasküler sorunlar yaşayan bireylerin şah damarlarının içindeki plaklarda da mikroplastik buldu. Bunların varlığı, dolaşım rahatsızlıklarının kötüleşmesiyle ilişkilendirildi. Üç yıl süren takip döneminde, şah damarlarındaki plaklarda mikroplastik bulunan kişilerin felç, kalp krizi veya ani ölüm riski diğerlerine kıyasla 4,5 kat fazla olarak tespit edildi.

Şubat 2025'te ise başka bir grup araştırmacı, insan kadavralarının beyinlerinde mikroplastik tespit etti.

Ölümlerinden önce bunama teşhisi konan kişilerin beyinlerinde, diğerlerinin 10 katı mikroplastik vardı.

Bu araştırmanın liderliğini yürüten University Of New Mexico'dan toksikoloji profesörü Matthew Campen, "Bu bulgu bizi şok etti" diyor.''
BBC

27/06/2025

European Child & Adolescent Psychiatry dergisinde 2024 yılında yayımlanan bir makalede, "Ergenlik çağındaki ve genç erkeklerin intihar oranlarının yüksek ve hizmetlerden yararlanma oranlarının düşük olması nedeniyle bu durum endişe vericidir" deniliyor.

Peki bu kopukluğu tetikleyen nedir? Okullar, ebeveynler ve politika yapıcılar nasıl yardımcı olabilir?

Sessizce acı çekmek
Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) geçen yıl yaptığı bir araştırmaya göre, dünya genelinde 10 ila 19 yaş arasındaki her yedi ergenden biri ruhsal bir rahatsızlık yaşıyor.

Depresyona girmiş bir çocuk sırt çantasıyla okul koridorunda yerde oturuyor
Kaynak,Getty Images
Bu araştırmaya göre depresyon, anksiyete ve davranışsal sorunlar en yaygın rahatsızlıklar. İntihar da 15-29 yaş arasındaki kişiler arasında üçüncü sıradaki ölüm nedeni olmaya devam ediyor.

Lancet Psikiyatri Komisyonu'na göre, tüm ruh sağlığı sorunlarının %75'i 25 yaşından önce başlıyor. Sorunların en fazla başladığı yaş ise 15.

Gençler fiziksel olarak her zamankinden daha sağlıklı olsa da zihinsel olarak zorlanıyor. Ve zorlananların sayısı her geçen gün artıyor. Bu yüzden ergenlik, gençlerin ruh sağlığında "tehlikeli bir aşama" haline geliyor.

Ancak ihtiyaca rağmen birçok erkek çocuk ve genç erkek mevcut ruh sağlığı hizmetlerini kullanmıyor.

Avustralya'nın Gençlik Ruh Sağlığı Ulusal Mükemmeliyet Merkezi Orygen'in yöneticisi psikiyatrist profesör Patrick McGorry, "Son 15 - 20 yılda, hem erkek hem de kız çocuklarının ruh sağlığı sorunlarında endişe verici bir artış gördük, ancak genç erkekler çok daha az yardım arıyor" diyor.

Bu isteksizlik nedeniyle genç erkekler çoğu zaman sadece kriz anlarında yardım arıyor.''
BBC

Dünya genelinde sık sık yanlış teşhis edilen ve çoklukla bildirilmeyen bu deri hastalığı, vulvadaki deri üzerinde beyaz ...
17/06/2025

Dünya genelinde sık sık yanlış teşhis edilen ve çoklukla bildirilmeyen bu deri hastalığı, vulvadaki deri üzerinde beyaz alanlara, kaşıntıya, yaralara ve vulvanın küçülmesine ya da sıkılaşmasına neden olabiliyor. İdrar yaparken, dışkılarken ve cinsel ilişkiye girerken rahatsızlık yaratabiliyor.

Her yaştan kadınları etkiliyor ama 50 yaşın üzerindeki kadınlarda daha sık görülüyor. V***a kanseri riskini artırdığı söylense de doktorlar riskin düşük olduğunu vurguluyor.

14/06/2025

Glukagon benzeri peptid olan GLP-1 ilaçları Wegovy, Mounjaro, Saxenda, Victoza ve Ozempic'in isimleri altında tedâvülde bulunmaktadır.
Obezite (ve Tip 2 diyabet için Ozempic) tedavisinde kullanılan bu reçeteli ilaçlar, yemek yedikten sonra salınan bir hormonu taklit ederek tokluk hissi oluşturuyor.

Zayıflama iğneleri olarak bilinen bu ilaçlara talep o kadar fazla ki sosyal medyada ve güzellik salonlarında, herhangi bir tıbbi tavsiye ya da reçete olmaksızın, kilo vermek için hızlı bir çözüm olarak yasa dışı şekilde satılıyorlar.

potansiyel yan etkileri hususunda ilgili branş hekiminden bilgi almak gerekmektedir.
Bu ilaçların doğmamış bebeğe zarar verebileceğine dair" kanıtlar olduğuna yönelik çalışmalar mevcut.

Çok fazla kilo vermek bazen bazı kadınların hamile kalma ihtimallerini artırmalarına yardımcı olabilir. Ancak Dr. Bassel Wattar bunun "bu ilaçlardan arınma döneminden sonra hamileliğin güvenli şekilde planlanabilmesini sağlamak için" uzman doktorların denetiminde planlanması gerektiğini belirtiyor.

10/06/2025

"Düşük etkili" bir egzersiz türü olarak merdiven çıkmak, kısa süreli bile olsa, kardiyorespiratuar (kalp-akciğer) kondisyonu iyileştirmeye ve kalp-damar hastalıkları riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

Evde yapılan merdiven egzersizlerinin aerobik kondisyon üzerindeki olumlu etkisi, spor salonundaki merdiven makineleriyle elde edilen faydalara eşdeğer olabilir.

Günlük hayatın içinde her yerde karşımıza çıkabilmesi, merdiven çıkmayı güçlü kılan en önemli unsur.

Evde, işte, kamusal alanlarda merdivenlerle karşılaşıyoruz. Asansöre ya da yürüyen merdivene binmek yerine merdivenleri tercih etmek, sağlığımız üzerinde büyük etkiler yaratabilecek dolaylı bir egzersiz şekli sunuyor.
Japonya'daki Yamaguchi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılan bir başka araştırma da, iki kat merdiven çıkan kişilerin asansör kullananlara göre daha odaklanmış problem çözme becerisi gösterdiğini buldu.

Beş ya da sekiz kat çıkanlarda aynı gelişimin gözlenmemesi, faydanın çıkılan basamak sayısına bağlı olmadığını gösteriyor.

Aynı araştırma grubu, merdivenlerden aşağı inmenin yaratıcı düşünceyi artırdığını ve asansör kullananlara göre yüzde 61 daha fazla özgün fikir ürettiğini de gösterdi.

Yani çözmeye çalıştığınız bir sorun varsa, yukarı kata kısa bir yürüyüş ve geri iniş size ilham verebilir.

Egzersizin bilişsel faydalarla olan ilişkisini açıklayan mekanizmalar büyük ilgi görse de, henüz kesin sonuçlar ortaya konmuş değil.

Stenling'e göre bu gelişmelerin nedenlerinden biri beyne giden kan akışının artması olabilir.

Ayrıca egzersizin hızlı bir şekilde etkilediği bilinen Beyin Türevi Nörotrofik Faktör (BDNF) gibi büyüme hormonları da etkili olabilir.''
BBC

03/06/2025

Birleşmiş Milletler'in (BM) 2023 verilerine göre, her 100 kadından biri doğum sırasında veya sonrasında hayatını kaybediyor.

Dünyada genelindeki tüm anne ölümlerinin dörtte birinden fazlası - yüzde 29'u- Nijerya'daki doğumlarda görülmektedir.

Bu da ülkede bir yılda toplam 75 bin kadının doğum sırasında öldüğü tahmin edilmektedir.

08/05/2025

Yüz milyondan fazla sinir hücresine sahip olan barsaklarımız mutluluk hormonu serotoninin yüzde 95'inin üretiminden sorumlu.

barsak sağlığımız çeşitli bağlantılarla beyin sağlığımızı da etkiliyor

vagus siniri. Beyin ile kalp ve bağırsaklar gibi çeşitli organları doğrudan birbirine bağlayan bu sinir, sinir sisteminin çok önemli bir bileşenidir.

beyin ve bağırsak hormonlar yardımıyla iletişim kurar. Ghrelin ve GLP-1 gibi bu maddeler salgı bezleri tarafından üretilir ve tüm vücuda sinyaller gönderir.

Pek çok kişi bağışıklık hücrelerinin sadece kanda ya da lenf düğümlerinde olduğunu düşünür, ama aslında büyük bir kısmı bağırsaklardadır ve beyin ile tüm organizma arasında bir arabulucu görevi görür

Vücut ağırlığımızın yalnızca %2'sini oluşturan beynimiz vücut enerjisinin %20'sini tüketiyor. Bağırsakların görevi de yiyecekleri basit moleküllere ayırmak ve tüm organizma için "yakıt" sağlamak üzere bunları absorbe etmek.

Onlar yediğimiz gıdalardan besin alırken bizim de besinleri sindirimimize yardımcı olurlar ve kendi başımıza yapamadığımız bazı bileşenleri parçalamamıza da yardımcı olurlar.

Son yirmi yılda, mikrobiyota ve sağlığımız üzerindeki etkisi hakkındaki bilgiler önemli ölçüde arttı.

Disbiyoz dediğimiz mikrobiyota dengesindeki değişiklikler artık insanoğlunun bildiği neredeyse her hastalıkla ilişkilendiriliyor" diye ekliyor.
tti.

Diğer araştırmalar, disbiyozun - dengesiz bağırsak mikrobiyotasının - obezite, kardiyovasküler hastalıklar ve hatta kanserle ilişkili olduğunu gösteriyor.

bağırsak mikrobiyotasında bulunan sorunların çeşitli hastalıkların kaynağı olup olmadığını belirlemek için yeterli kanıt olmadığına dikkat çekiyor.

Probiyotikler, yani doğal yoğurt, kefir ve kombuça (fermente edilmiş çay) gibi sindirim sistemi için iyi olan belirli bakteri türlerini içeren gıdalar; ve prebiyotikler, yani meyve ve sebzeler gibi lif bakımından zengin ve mikrobiyotayı besleyen bileşenler de oldukça yararlı.

Dr. Ahmed, "Diyette çeşitlilik, özellikle de yediğiniz bitki bazlı gıdaların sayısı çok önemli" diyor.

Herkesin her öğünde ne kadar meyve, sebze, tam tahıl, bakliyat, yemiş, tohum ve baharat bulunduğunu düşünmesini tavsiye ediyor.
haftada ortalama 30 farklı bitki yiyen insanlarda sağlıklı bir mikrobiyom olduğunu gösteren çalışmalara dikkat çekiyor.
Peki beslenme düzenindeki bir değişiklik duyguları etkileyebilir ve hatta depresyon gibi hastalıklarla mücadeleye yardımcı olabilir mi?

İngiltere'deki Oxford Üniversitesi'nde yürütülen bir araştırma bu soruya yanıt arıyor.

Uzmanlar depresyon yaşayan 71 gönüllüyü bir araya getirdi ve onları iki gruba ayırdı. İlk gruba 4 hafta boyunca probiyotik verilirken, ikinci gruba plasebo verildi.

Bilim insanları ve katılımcılar kimin ne aldığını bilmiyordu.

Deney sırasında uzmanlar ruh hali, anksiyete, uyku ve tükürük kortizolü (stresle ilgili bir madde) gibi faktörleri ölçmek için çeşitli testler yaptı.

Klinik psikolog ve çalışmanın lideri Rita Baião, depresyondaki kişilerin nötr ya da pozitif uyaranlara kıyasla negatif duygulara ve yüz ifadelerine daha fazla dikkat etme eğiliminde olduklarını belirtiyor.

Portekiz Lizbon Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi'nde yardımcı doçent olan Baião, "Probiyotik kullanımının beyindeki duygusal bilgilerin işlenmesine müdahale edip edemeyeceğini anlamak istedik" diyor.

"Probiyotik grubunda, yüz ifadesi ve diğer duygusal bilgilerin değerlendirilmesine ilişkin olumsuz uyaranlara odaklanma eğiliminin daha düşük olduğunu gözlemledik."

Uzman, probiyotiklerin bazı depresif semptomları hafifletmeye yardımcı olabileceğine inanıyor. Ancak bu konuda da daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

Dr. Pasricha, bir mikrobiyomun bileşimini değiştirmenin on yıllar alabileceğini söylüyor.

"Ve çoğu insan için bazı davranışları sürdürmenin çok zor olduğunu biliyoruz. Aksi takdirde obezite salgınımız olmazdı. Ama bu bulmacayı tamamlamak için gerekli parçaları bir araya getiriyor
kaynak: BBCTürkçe

Address

AKADEMİ HASTANESİ KOCAELİ İZMİT
Izmit
41050

Opening Hours

Monday 09:00 - 18:00
Tuesday 09:00 - 18:00
Wednesday 09:00 - 18:00
Thursday 09:00 - 18:00
Friday 09:00 - 18:00
Saturday 09:00 - 14:00

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Opr.Dr.Yasemin Yarar Kıvrak posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Opr.Dr.Yasemin Yarar Kıvrak:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram