Uzm. Psk. Ebrar Karaçuha

Uzm. Psk. Ebrar Karaçuha Uzm.Psk. Ebrar KARAÇUHA, Acıbadem KA Psikoloji de, danışan kabulü yapmaktadır. Detaylı Bilgi ve Rande

23/02/2020

hanımla, “evlilik terapisi ve vajinismus” üzerine sohbet ettik.
Herkes için faydalı olmasını istediğim programın; yapılan yorumlardan, dönüşlerden amacına ulaşmış olduğunu görmek beni sevindirdi☺️ Davetiniz için teşekkür ederim. 🌸😊

11/02/2020
PSİKOLOJİ SOHBETLERİRuh sağlığı alanı pek çok açıdan gelişmeye devam ediyor olsa da, mesleğimizde uzmanlaşmaya giden yol...
11/12/2019

PSİKOLOJİ SOHBETLERİ

Ruh sağlığı alanı pek çok açıdan gelişmeye devam ediyor olsa da, mesleğimizde uzmanlaşmaya giden yol hala oldukça karmaşık ve engellerle dolu.

Psikoloji ve PDR lisans/yükseklisans öğrencileri sertifika, eğitim, staj peşinde koşarken ne yazık ki bilgi kirliliğine maruz kalabiliyor.

Maddi manevi kaynakları ve zamanı en verimli şekilde kullanabilmek için önerilerimizi paylaşmak, merak ettiğiniz soruları yanıtlamak, çeşitli uzmanlık alanları üzerine sohbet etmek, belki dertleşmek veya sadece tanışmak için aylık olarak ücretsiz psikoloji sohbetleri düzenlemekteyiz.
busraceylan psikoloji

Bir ilişkide mutluluğu sağlayan en önemli unsur nedir?Araştırmalara göre bunun cevabı; güvenli bağlanma stili.Üç bağlanm...
11/12/2019

Bir ilişkide mutluluğu sağlayan en önemli unsur nedir?
Araştırmalara göre bunun cevabı; güvenli bağlanma stili.
Üç bağlanma stilinden birisi olan güvenli bağlanma stiline sahip biriyseniz, güvenilir, tutarlı ve güven telkin eden birisiniz demektir. Aslında bu stile sahip bireyler için çok söylenecek bir şey yokmuş gibi gelir. Partnerlerinin duygusal ve fiziksel isteklerine karşı daha duyarlı, ilişkilerinde daha yüksek tatmin alan, yakınlıktan kaçmayan bireyler… Daha ne olsun zaten dimi? Yine de bilmekte fayda var; hayat bu bir gün bocalayabilirsiniz ya da böyle birisiyle karşılaştığınızda tam olarak farkedemeyebilirsiniz.
Çünkü güvenli bağlanma stiline sahip kişileri diğerlerinden ayıran en önemli özellik zor farkedilmeleridir. Sürekli bir ilişki arayışı içerisinde olmadıkları için de onlara denk gelme olasılığınız diğerlerine oranla daha düşüktür.
Amir Levine ve Rachel Heller güvenli bağlanan kişilerin özelliklerini şu şekilde açıklıyorlar;

•Oyun oynamazlar. Yakınlık istiyorlarsa yakınlaşırlar ve karşıdakinin de aynısını istediğini düşünürler. Onlara göre bu konuda oyunlar oynamaya, kaçıp kovalanmaya gerek yoktur. Durum bu kadar basittir.

•Çatışmalar sırasında partnerini cezalandırmaz, onu anlamaya çalışan bir tutum içerisindedir ve bu sayede kavganın şiddetlenmesini engellerler.

•Esnek insanlardır. Eleştirilerle birlikte kendilerini gözden geçirmeye ve gerekirse başka yollar denemeye isteklidirler.

•Etkin iletişim kurmak onlar için önemlidir. Karşısındaki kişinin de anlayışlı ve karşılık veren kişiler olmasını önemserler ve duygularını özgürce ifade etmek onlara doğal gelir.

•Yakınlık kurmakta rahattırlar, “birinin ağına düşürülmekten” korkmazlar. Çünkü kaygılı bir şekilde hiçe sayılmaktan endişe etmez ya da kaçınganlar gibi devre dışı bırakmaya gerek duymazlar.

•Affedicidirler. Partneri kırıcı bir şey yaptığında, iyi niyetli olduğunu varsayarlar ve affedici olmaya daha yatkındırlar.

•Partnerlerine adeta kral-kraliçe gibi davranırlar ve eğer onların yakın çevresinden biriyseniz size saygı ve sevgiyle yaklaşırlar.

•İlişkinin iyi anlamda gelişeceğine dair kendilerine, yapabileceklerine ve olumlu inançlarına güvenirler.

•Partnerlerinin iyi olması konusunda kendilerini sorumlu hissederler. Partnerlerinin karşılık vermesini ve sevecen davranmasını bekler, kendileri de başkalarının ihtiyaçlarını giderirler.
Peki bu doğuştan gelen bir şey midir yoksa sonradan da öğrenilebilir mi? Bağlanma kuramlarında ebeveynlerle kurduğumuz ilişkinin önemi çok büyük fakat iyi haber, güvenli bağlanma tek bir kaynaktan gelmiyor. Yani öğrenilebilir ve geliştirilebilir bir süreç bence.
Son olarak Levine ve Heller’a göre; güvenli insanlar güvensiz hale gelebilir ve güvensiz insanlar zamanla güvenli bağlanan kişilere dönüşebilirler. Eğer güvenli biriyseniz bunu bilmenin önemi büyük, çünkü güvensiz olursanız kaybedeceğiniz çok şey var.

-

Bu çeşmenin yanından geçerken iç sesim;“hangimiz değiliz ki” dedi güldüm, eğlendim ve geçtim. Sonra geri döndüm bir foto...
10/12/2019

Bu çeşmenin yanından geçerken iç sesim;
“hangimiz değiliz ki”
dedi güldüm, eğlendim ve geçtim.
Sonra geri döndüm bir fotoğrafını çektim, sonuçta bir kaç dakika paylaştık beraber, bir anımız oldu değil mi?😀 Kendi kendime beni eğlendirirken düşündürdüğü için bu anı ölümsüzleştirmek istedim. ☺️
Çeşme ve ben... 💜
Şimdi gelelim aktarımlara.
Çeşme o an benim için bir yansıtma, bir aktarım aracı oldu.
Üstünde yazılı olan küçücük bir “arızalı” notu, neler düşündürdü neler.
Hepimiz gün içinde böyle durumlar yaşarız, farketmek ayrı mesele.
Şööööyyylllee bir çevrenize bakın. “O bile” diye düşündüğünüz herkes dahil, hepimiz bir yerlerde birileri aracılığı ile, kendimiz aracılığı ile, maruz kalmakla bir şekilde defolanıp “arızalı” yazısını içimizde taşıyoruz.
Tıpkı bu çeşmenin bakımı yapılana kadar arıza durumunun süreceği gibi, bizim de bakımımız yapılana kadar o içsel arızalarımız sürüyor.
Kullanıma zorlarsın belki ama o gürül gürül akan suyun , artık cılızlaşır. Biryerden sonra kireçlenir ve tamamen kapalı hale gelebilir. Çeşmeyi tamir edip, içinde kalan çamurlu, kirli suyu akıtmak lazım, sonra temiz suya ulaşmak.
Yani çeşme içinde ki kirli suyu, insan ise içinde ki duygularını akıtması lazım.
Hayatınızda, yaşadığınız problemleri küçümsemeyin. Ötelemeyin. “Bana birşey olmaz” demeyin. İnanın biryerden sonra oluyor. Hiçbirimiz tüm güçlü değiliz.
Ruh bakıma girmeyince, beden konuşmaya başlar. Onu eninde sonunda dinlemek zorunda kalırsın.
Arızalarımızı farkedelim ki bakımdan sonra “içimizde ki ben” gürül gürül çağlasın.
Arızalarımız sonrasında, “kendimden rızalıyım” haline gelsin. 💃🏻🙏🏻☺️ •
Uzm. Psk. Ebrar KARAÇUHA

Hayatım; bir hatamdan ya da bir doğrumdan ibaret değil. Ben bundan çok daha fazlasıyım. Sende öylesin. Şaşabilirsin, şaş...
07/12/2019

Hayatım; bir hatamdan ya da bir doğrumdan ibaret değil. Ben bundan çok daha fazlasıyım.
Sende öylesin.
Şaşabilirsin, şaşırtabilirsin. Ama yanlışlarından, hatalarından ibaret asla değilsin!
Çevrende, yaşamını “keskinliklerle, katiyenlerle, olmazlarla, katılıklarla” yaşayanlar vardır belki.
Belki de bu sensin.
Esneksizliğin getireceği hastalıkları, makasla kes, at. Bırak, uçup gitsinler senden.
İnsan demek; mümkünlük demek. Herşey mümkün senin için.
Hatalar da doğrular da...
Mümkün!
Affetmeyi öğren.
Affedici olmaya çalış.
Affedebilen, geri adım atabilen insanlarla çevrelen.
Kendinden başla mesela.
Çünkü kendine yapamadığın hiçbirşeyi, başkasına yapamazsız.
Benim için kendini affet,
Affetmek, muhatabını haklı görmek değil, “senin üzerimde bıraktığın, duygusal yükü bırakıyorum” demektir.
Kendini sev,
yoluna devam et.
Yaşamına değer ver.
Çünkü sen kıymetli ve özelsin. 💜

Dilerim her insanı -o hatandan ibaret değilsin- diyerek sevebilmeyi, kabul edebilmeyi başarabilirsin.
Ve bu şekilde sevilip, kabul görenlerinle olursun.🙏🏻

Herkese huzurlu haftasonları 🤗

Uzm. Psk. Ebrar KARAÇUHA

Terapi ne ki? Sadece konuşacak mıyız?Ben anlatacağım siz sadece dinleyecek misiniz?Eee ilaç felan birşey vermeyecek misi...
06/12/2019

Terapi ne ki?
Sadece konuşacak mıyız?
Ben anlatacağım siz sadece dinleyecek misiniz?
Eee ilaç felan birşey vermeyecek misiniz?

“””
Benim ve meslektaşlarımın sık sık karşılaştığı sorular bunlar. Belki bazılarınızında terapiye başlayamama sebebi olabilir bu sorular.

“””
Terapi, yaşamdır; içinde olduğumuz durumlar ile başa çıkma becerisi kazandığımız, hayat kalitemizi arttırdığımız şifalı odadır.

“””
Bu tahta ne çizimler, ne hedefler gördü bir bilseniz☺️ bir seans sonrası fotoğrafı çekmek istedim. (Tabi ki hedeflerimizi silerek ! Çünkü terapi odası aynı zamanda sır odasıdır, güvenli alandır. 🤭 “Bak burada herşeyi konuşabilirsin, yargılanmayacaksın, eleştirilmeyeceksin, kabul göreceksin” odasıdır.)

“””
İlk görüşmeden sonra terapi haritası çıkartırız, terapinin hedefi, amacı vardır ve kişinin ihtiyaçları göz önünde tutularak ona göre terapi seansları yürütülür.

“””

Ama terapi sadece hedef değildir, tamamıyla süreçtir !

“””

Yaşam süreçlerine beni de dahil eden, eşlik etmemi isteyen tüm danışanlarıma sevgiler 🌸🤗

Uzm. Psk. Ebrar KARAÇUHA

Güzel bir gün olsun ☺️
28/11/2019

Güzel bir gün olsun ☺️

Çocuk/Ergen DanışmanlığıBüyüme sürecinde duygusal, zihinsel ya da davranışsal sorunlar yaşayan çocuk ve ergenlerle bire ...
27/11/2019

Çocuk/Ergen Danışmanlığı
Büyüme sürecinde duygusal, zihinsel ya da davranışsal sorunlar yaşayan çocuk ve ergenlerle bire bir yürütülen danışmanlık hizmetidir. Bu hizmette söz konusu sorunların altında yatan psikolojik rahatsızlıklara odaklanılır. Süreçte, ebeveynlerle de işbirliği yapılır ve düzenli görüşmeler yoluyla ebeveynlerin bilinçlenmelerine yardımcı olunur.
Çocukta ya da ergende ortaya çıkmış problemler, çocuğun/ergenin yardım çağrısı olarak düşünülür. Çocuğun ya da ergenin yaşadığı problem “bir sıkıntım var, bunu kendi başıma çözemiyorum, desteğinize ihtiyacım var, yolunda gitmeyen bir şeyler var, bana yardım edin” çağrısıdır.
Çocukla/ergenle bire bir yürütülen danışmanlık hizmetlerinde; probleme yönelik çalışıldığı gibi, çocuğun/ergenin sosyal ve duygusal açıdan güçlenebilmesi, gelişimsel becerilerini arttırabilmesi, yaşına ve gelişim özelliklerine uygun olarak yaşadığı sorunların üstesinden gelebilmesi ve ailesiyle ve arkadaşlarıyla sağlıklı ve besleyici ilişkiler kurabilmesi amaçlanılır.

Çocuğa/ergene yönelik danışmanlık hizmetlerinin en önemli yararlarından biri de, ileri yaşlarda ortaya çıkabilecek ve kişiliğin oluşumunu olumsuz etkileyebilecek problemlerin; zamanında ve büyümeden çözülebilmesine ve krizlerle baş ederek atlatılabilmesine imkan sağlamasıdır.

Nedenleri Nelerdir?Aşırı yeme hastalığına sahip kişiler araştırıldığında, çoğunun geçmişte depresyon yaşadıkları gözlenm...
25/11/2019

Nedenleri Nelerdir?
Aşırı yeme hastalığına sahip kişiler araştırıldığında, çoğunun geçmişte depresyon yaşadıkları gözlenmiş, yaşamamış kişilerin ise depresyona yatkın olduğu saptanmıştır.
Günlük yaşamın stresi, duyulan kaygılar, üzüntüler, sıkıntılar ve öfkeler de aşırı yeme hastalığını tetikleyebilir. Ayrıca bazı araştırmalara göre ailesinde yeme bozukluğu olan kişilerin bu bozukluklara olan yatkınlıklarının fazla olduğu görülmüştür. Ebeveynlerinin yemeğe karşı olan tutumları da çocuklarda yeme bozukluklarının oluşumuna etki edebilmektedir. Bu etkinin genetik mi yoksa anne-babadan öğrenme yoluyla mı oluştuğu tartışma konusudur.
Aşırı yeme davranışına sahip kişilerde yapılan klinik gözlemler ve değerlendirmeler neredeyse her zaman altta yatan psikolojik bir sorun olduğunu bize gösterir. Bazı durumlarda hormonal bozukluklar da aşırı yemeye yol açabilmektedir. Ancak hormonal bir sorun yoksa, ihtiyacı olmadığı halde sürekli ve düzenli biçimde aşırı yeme davranışı sergileyen bir kişi ‘duygusal’ yeme davranışı içindedir. Bağımlılıklarda olduğu gibi, kişi yemeden kendini rahatlamış ve sakin hissedemez. Aşırı yemesine neden olan gerginliği, sıkıntı hali ve/veya depresif ruh hali yedikten bir süre sonra geri gelir.
Tedavi
Doğru ve sağlıklı yeme alışkanlığının yerleştirilmesi ile kişinin kilosu ve sorunlu yeme davranışı kontrol altına alınabilir. Ancak, aşırı yemesine yol açan psikolojik sıkıntılar üzerinde psikoterapi çalışması yapılmaz ise bir süre sonra kişinin sorunlu yeme davranışına geri döndüğü görülür. Aşırı yemeye yol açan duygusal baskıyı ortadan kaldırmak bu hastalığın tedavisinde en önemli belirleyicidir.

Bilgi ve Randevu için;
📞 542 787 36 34

Uzm. Psk. Ebrar KARAÇUHA

Kendi kendimizi sevebilme yeteneğimizin artması için sevilmemiz gerekir. Gerçeği paylaşma yoluyla açılan mahremiyet kapı...
20/11/2019

Kendi kendimizi sevebilme yeteneğimizin artması için sevilmemiz gerekir. Gerçeği paylaşma yoluyla açılan mahremiyet kapısından sevgi girer.
Daha fazla sevilmek için yaşamımızda duygularımızı açıkça ve güvenle paylaşabileceğimiz insanların olması gerekir. Yaşamınızda her şeyinizi anlatabileceğiniz; sevgilerinden emin olup, eleştiri, yargılama ya da reddetme yoluyla sizi incitmeyeceklerine güvendiğiniz birkaç seçkin insanın bulunması çok önemlidir. Gerçek kimliğinizi ve duygularınızı paylaşabildiğinizde, tam olarak sevgi görebilirsiniz. Eğer bu sevgiye sahipseniz, içerleme, öfke, korku vb. gibi olumsuz duygusal belirtileri dışa vurmak daha kolay olacaktır. Bu, özel olarak hissettiğiniz ve keşfettiğiniz her şeyi paylaşmanız gerektiği anlamına gelmez. Ancak, paylaşmaktan korktuğunuz duygularınız varsa, bu korkuların yavaş yavaş tedavi edilmeleri gerekir. En derin duygularınızı paylaşa-bilmeniz durumunda sevecen bir terapist ya da yakın bir dost, çok büyük bir sevgi kaynağı olabilir. Eğer terapistiniz yoksa, zaman zaman bir dostunuzun mektuplarınızı okuması da çok yararlı olacaktır. Yalnız başına yazmak sizin kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar.

Uzm. Psk. Ebrar KARAÇUHA




Address

Kaynaslı

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Uzm. Psk. Ebrar Karaçuha posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Uzm. Psk. Ebrar Karaçuha:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram