Kuşadası Oyun Terapisi Merkezi

Kuşadası Oyun Terapisi Merkezi Oyun terapisi çocukların, hayata karşı uyum sağlayan bir birey olmalarını ve huzurlu yaşamalarını hed Oyun Terapisi Merkezi

🌱 Çocuğunuz Kaç Yaşına Kadar Çocuk?Yasalar insan yaşamını dönemlere ayırır:👶 Bebeklik: 0–2🌼 Erken çocukluk: 3–5🎨 Çocuklu...
01/11/2025

🌱 Çocuğunuz Kaç Yaşına Kadar Çocuk?

Yasalar insan yaşamını dönemlere ayırır:
👶 Bebeklik: 0–2
🌼 Erken çocukluk: 3–5
🎨 Çocukluk: 6–11
🔥 Ergenlik: 12–18
🌿 Gençlik: 18–25
🌞 Genç yetişkinlik: 26–35
🌳 Yetişkinlik: 36–50
🍂 Orta yaş: 51–64
🌕 Yaşlılık: 65+

Ama psikolojik olarak çocukluk bir yaş değil, bir roldür.
Peki…

Çocuk rolü kaybolur mu?
Siz hâlâ birilerinin çocuğu değil misiniz?
Hangi yaşta olursanız olun, bu hiç değişmez.

Çünkü bu rolü size ebeveynleriniz verdi:
“Sen bizim çocuğumuz olacaksın.
Biz sana bakacağız, sana hayatı öğreteceğiz.
İstediklerimizi belki her zaman sevmeyeceksin ama
biz vazgeçmeyeceğiz.
Bunu göze aldık.”
Ebeveyn, bakım veren ve öğretici olma rolüne gönüllü olarak girer.

Bu yüzden çocuğa “çocuk” rolünü verir.
Bir rol, diğerine bağlı olarak doğar.
Ebeveyn rolü varsa, çocuk rolü vardır.

Ve ebeveynlik,
öğretmeyi, rehber olmayı, bakım vermeyi içerir.
Bu sorumluluk da,
öğrenmenin hayat boyu süreceğini bilerek alınır.
Çünkü bir çocuğa bakmak,
yalnızca büyütmek değil,
öğrenmeyi öğretmektir.

Öğrenme bitmez, bu yüzden öğreticilik de bitmez.
🕊️ Öğreteceğini vaat ederek birini getirip ortada bırakamazsın.
Çocuk, bu rolü kendi seçmediği halde,
bir başkasının sevgisi ve iradesiyle o konuma yerleşir.
Bu bağ yaşla değil, varoluşla ilgilidir.
Çocuk rolü kaybolmaz, sadece biçim değiştirir.
Ama bağ hep kalır.

💫 60 yaşında biri de birilerinin çocuğudur,
1 yaşındaki biri de.
Bakım ihtiyacı şekil değiştirir ama hiç bitmez.
Çünkü öğrenme sürer,
ve öğrenme sürdükçe
bağ da sürer.

̈zkur ̈zkur

Birine kasıtlı zarar verip, onun acısına duyarsız kalıp o tepkiyi kınamak; zalimliktir.Psikolojik literatürde bu davranı...
30/10/2025

Birine kasıtlı zarar verip, onun acısına duyarsız kalıp o tepkiyi kınamak; zalimliktir.

Psikolojik literatürde bu davranış; “sadistik eğilim”, empati eksikliği ve moral körleşme ile ilişkilendirilir.

🔹 Sadist haz:
Birinin acısından keyif almak, ahlaki bir yozlaşmadır.
🔹 Empati kaybı:
Kasıtlı acı verme, karşındaki insanın varlığını inkâr etmektir. Onun tepkisi saldırı değil, savunmadır.
🔹 Moral sorumluluk:
Birine zarar verip sonra “tepkisine” kızmak, kendi kötülüğünü inkâr etmektir.

Sonuç olarak:
Eğer birinin yarasına bilerek tuz basıyorsan, onun çığlığından rahatsız olamazsın.
Önce kendi zalimliğini göreceksin.
Vicdan taşımak, bedel ödemeye hazır olmaktır.

🖋️ Aforizma:
Yaraya tuz basan, çığlıktan değil; kendi zalimliğinden utanmalıdır.
— Sırma Gül Özkur

Acıya sevinç duymak sadistliktir.
Tepkiyi cezalandırmaya kalkmak, sorumluluğu inkâr etmektir.
İnsan olmak, yaptığınla yüzleşmektir.

Kaynak:
Bandura, 1999; Figley, 1995; Baumeister & Campbell, 1999

Bir insanın iyileşmesi, sadece zamanla değil,beyninin yeniden güvende hissetmesiyle başlar.Fiziksel ya da psikolojik şid...
29/10/2025

Bir insanın iyileşmesi, sadece zamanla değil,
beyninin yeniden güvende hissetmesiyle başlar.

Fiziksel ya da psikolojik şiddet,
sürekli eleştirilmek, değersiz hissettirilmek,
kendi kararlarını verememek ya da yalnız bırakılmak —
beyin için hepsi aynı sinyaldir:TEHDİT. ⚡

Bu durumda amigdala alarm verir,
beden kortizol üretir,
ve kişi farkında olmadan hayatta kalma moduna geçer.

Bu modda beyin artık öğrenmez, üretmez, sevmez…
Sadece dayanır.

Ama kişi kendini güvende hissettiğinde —
oksitosin, serotonin ve dopamin devreye girer 💫
Beyin “tehlike geçti” mesajını alır
ve yeniden onarmaya, bağ kurmaya, hissetmeye başlar.

Bu yüzden;
güven ortamı bir lüks değil, biyolojik bir zorunluluktur.
Ve bazen bir insanın iyileşmesi için,
sadece “korkmadığı bir ortam” yeterlidir. 🕊️

📚 Kaynaklar:
Porges, S. W. (2022). Polyvagal Theory: A Science of Safety.
Sangha, S. et al. (2019). Know Safety, No Fear: Neural Mechanisms of Safety Learning and Fear Inhibition.

Bir insanın iyileşmesi, sadece zamanla değil,beyninin yeniden güvende hissetmesiyle başlar.Fiziksel ya da psikolojik şid...
29/10/2025

Bir insanın iyileşmesi, sadece zamanla değil,
beyninin yeniden güvende hissetmesiyle başlar.

Fiziksel ya da psikolojik şiddet,
sürekli eleştirilmek, değersiz hissettirilmek,
kendi kararlarını verememek ya da yalnız bırakılmak —
beyin için hepsi aynı sinyaldir: TEHDİT. ⚡

Bu durumda amigdala alarm verir,
beden kortizol üretir,
ve kişi farkında olmadan hayatta kalma moduna geçer.
Bu modda beyin artık öğrenmez, üretmez, sevmez…
Sadece dayanır.

Ama kişi kendini güvende hissettiğinde —
oksitosin, serotonin ve dopamin devreye girer 💫
Beyin “tehlike geçti” mesajını alır
ve yeniden onarmaya, bağ kurmaya, hissetmeye başlar.

Bu yüzden;
güven ortamı bir lüks değil, biyolojik bir zorunluluktur.
Ve bazen bir insanın iyileşmesi için,
sadece “korkmadığı bir ortam” yeterlidir. 🕊️

📚 Kaynaklar:
Porges, S. W. (2022). Polyvagal Theory: A Science of Safety.
Sangha, S. et al. (2019). Know Safety, No Fear: Neural Mechanisms of Safety Learning and Fear Inhibition.

🧠 “Psikolog Yetersiz mi, Yoksa Ben mi Başaramıyorum?”“Çocuğumun sorunu yok ki, neden biz de geliyoruz?”“Neden çocuk tera...
28/10/2025

🧠 “Psikolog Yetersiz mi, Yoksa Ben mi Başaramıyorum?”

“Çocuğumun sorunu yok ki, neden biz de geliyoruz?”

“Neden çocuk terapi sürecine ben de katılmak zorundayım?”

“Sadece çocukla ilerlemiyor mu?”

“Benim özelim çocuğumun psikoloğunu ne ilgilendirir?”

Bu sorular, ebeveynlerin değil, terapötik sistemin en doğal SAVUNMA ve DİRENÇ tepkileridir.

Ve hepsinin BİLİMSEL açıklaması vardır ⤵️

1️⃣ Çocuk, sistemin aynasıdır.
Bir çocuğun duygusal ya da davranışsal sorunu, çoğu zaman aile içindeki duygusal düzenin bir yansımasıdır.
Bu nedenle, terapide sadece çocuğun davranışlarıyla çalışmak, buzdağının yalnızca ucuna dokunmaktır (Bowen, 1978).

2️⃣ Ebeveynin sürece katılımı tedavinin en güçlü değişkenidir.
Minuchin (1974) ve Fonagy (2003)’ye göre, ebeveynin kendi duygusal farkındalığı arttıkça çocuğun iyileşme hızı da artar.
Yani “benim özelim psikoloğu ilgilendirmez” demek, aslında çocuğun duygusal iyileşme yolunu daraltmak anlamına gelir.

3️⃣ Direnç = Savunma = Bilgi.
Ebeveynin “neden ben?” sorusu suçluluk değil, savunmadır.
Terapistin bunu fark etmesi, ebeveyni değil, sistemi anlaması içindir.

4️⃣ Drop-out (terapiyi yarıda bırakma) başarısızlık değil, geri bildirimdir.
Lambert (2013)’ün araştırmalarına göre, sürecin tıkanması çoğu zaman “ittifak” sorunundan değil, değişime hazır olmamaktan kaynaklanır.
Bu durumda yapılandırma,DOĞRU bir terapötik müdahaledir.

🎯 Terapide AMAÇ: çocuğu “düzeltmek” değil, çocuğu oluşturan duygusal sistemi yeniden dengelemektir.
Ebeveynin farkındalığı, çocuğun duygusal sağlığına açılan en güçlü kapıdır.

📚 Kaynaklar:
Bowen, M. (1978). Family Therapy in Clinical Practice.
Minuchin, S. (1974). Families and Family Therapy.
Fonagy, P., & Target, M. (2003). Psychoanalytic Theories of Development.
Lambert, M. J. (2013). Bergin and Garfield’s Handbook of Psychotherapy and Behavior Change.

🧠 “Psikolog yetersiz mi, Yoksa Ben mi Başaramıyorum?”“Çocuğumun sorunu yok ki, neden biz de geliyoruz?”“Neden çocuk tera...
28/10/2025

🧠 “Psikolog yetersiz mi, Yoksa Ben mi Başaramıyorum?”

“Çocuğumun sorunu yok ki, neden biz de geliyoruz?”

“Neden çocuk terapi sürecine ben de katılmak zorundayım?”

“Tek çocukla ilerlemiyor mu?”

“Benim özelim psikoloğu ne ilgilendirir?”

Bu sorular, ebeveynlerin değil, terapötik sistemin en doğal savunma tepkileridir.

Ve hepsinin bilimsel açıklaması vardır ⤵️

1️⃣ Çocuk, sistemin aynasıdır.
Bir çocuğun duygusal ya da davranışsal sorunu, çoğu zaman aile içindeki duygusal düzenin bir yansımasıdır.
Bu nedenle, terapide sadece çocuğun davranışlarıyla çalışmak, buzdağının yalnızca ucuna dokunmaktır (Bowen, 1978).

2️⃣ Ebeveynin sürece katılımı tedavinin en güçlü değişkenidir.
Minuchin (1974) ve Fonagy (2003)’ye göre, ebeveynin kendi duygusal farkındalığı arttıkça çocuğun iyileşme hızı da artar.
Yani “benim özelim psikoloğu ilgilendirmez” demek, aslında çocuğun duygusal iyileşme yolunu daraltmak anlamına gelir.

3️⃣ Direnç = Savunma = Bilgi.
Ebeveynin “neden ben?” sorusu suçluluk değil, savunmadır.
Terapistin bunu fark etmesi, ebeveyni değil, sistemi anlaması içindir.

4️⃣ Drop-out (terapiyi yarıda bırakma) başarısızlık değil, geri bildirimdir.
Lambert (2013)’ün araştırmalarına göre, sürecin tıkanması çoğu zaman “ittifak” sorunundan değil, değişime hazır olmamaktan kaynaklanır.

Bu durumda yapılandırma,DOĞRU bir terapötik müdahaledir.

🎯 Terapide AMAÇ: çocuğu “düzeltmek” değil, çocuğu oluşturan duygusal sistemi yeniden dengelemektir.

Ebeveynin farkındalığı, çocuğun duygusal sağlığına açılan en güçlü kapıdır.

📚 Kaynaklar:
Bowen, M. (1978). Family Therapy in Clinical Practice.
Minuchin, S. (1974). Families and Family Therapy.
Fonagy, P., & Target, M. (2003). Psychoanalytic Theories of Development.
Lambert, M. J. (2013). Bergin and Garfield’s Handbook of Psychotherapy and Behavior Change.

👶 Hep deriz:“Keşke anne baba olmadan önce bir ehliyet alınsa...”İşte o fırsat tam da bu.Kendini, ilişkinizi ve gelecekte...
27/10/2025

👶 Hep deriz:

“Keşke anne baba olmadan önce bir ehliyet alınsa...”

İşte o fırsat tam da bu.

Kendini, ilişkinizi ve gelecekteki çocuğunuzu korumak için bugün bilimsel bir adım atabilirsiniz.

📩 Randevu ve psikolojik değerlendirme süreci hakkında bilgi almak için iletişime geçebilirsiniz.

Çocuğunuz “hayır”la karşılaştığında öfke mi yaşıyor?Belki de o, “hayır”ın anlamını değil — sizin “hayır”a yüklediğiniz d...
26/10/2025

Çocuğunuz “hayır”la karşılaştığında öfke mi yaşıyor?
Belki de o, “hayır”ın anlamını değil — sizin “hayır”a yüklediğiniz duyguyu model alıyor.
Sizin için “hayır” ne ifade ediyor?
Reddetmek mi, suçluluk mu, yoksa kendini korumak mı?
Çocuklar, kelimeleri değil; o kelimelere eşlik eden duyguyu öğrenirler.

Çocuklar “hayır” kelimesine verdikleri tepkiyi, doğrudan kelimeden değil, ebeveynin o kelimeye yüklediği duygusal anlamdan öğrenirler.
Bowlby’nin bağlanma kuramına (1969) göre, bir çocuk ebeveyninin sınır koyarken sergilediği duygusal tonu içselleştirir. Eğer ebeveynin “hayır” deme süreci suçluluk, reddedilme ya da kaybetme korkusuyla doluysa, çocuk “hayır”ı bir ilişki kaybı tehdidi olarak kodlar.

Aynı şekilde Winnicott’un “yeterince iyi ebeveynlik” kavramı (1953), çocuğun duygusal regülasyon becerisinin, ebeveynin sınır koyarken duygusal tutarlılığını koruyabilmesine bağlı olduğunu belirtir.

Bu nedenle bir çocuk “hayır” duyduğunda kriz geçiriyorsa, sorun çoğu zaman sınırın kendisinde değil — ebeveynin kendi “hayır” deneyimleriyle ilişkisindedir.

Çocuklar yalnızca “sınır”a değil, sınırın altında yatan duygusal güvene ihtiyaç duyarlar.
“Hayır” demek reddetmek değil, ilişkide güvenli alan tanımlamaktır.

Uzm. Klinik Psikolog Sırma Gül Özkur

Kaynaklar:
• Bowlby, J. (1969). Attachment and Loss: Vol. 1. Attachment. New York: Basic Books.
• Winnicott, D. W. (1953). Transitional Objects and Transitional Phenomena. International Journal of Psychoanalysis, 34, 89–97.
• Siegel, D. J. & Bryson, T. P. (2012). The Whole-Brain Child. New York: Delacorte Press.

🪞Zamanı önde yaşamak, anlayışı beklemek değil; göstermektir.Dünya ortalamasına göre ebeveynle çocuk arasında yaklaşık 26...
25/10/2025

🪞Zamanı önde yaşamak, anlayışı beklemek değil; göstermektir.

Dünya ortalamasına göre ebeveynle çocuk arasında yaklaşık 26 yıl yaş farkı var.
Bu sadece bir sayı değil — iki ayrı çağ, iki ayrı dünya demek.
Siz hayata 26 yıl önce başlamış birisiniz.
O, sizin yaşadıklarınızın henüz eşiğinde.
Yine de bazen ondan olgunluk, anlayış, sabır ve yön bekliyorsunuz.

Oysa yaşamın doğası bunun tersini söyler:
Zamanı önce yaşayan, rehberliği üstlenir.
Zamanı sonra gelen, deneyimle öğrenir.
Gerçek olgunluk, “beni anlamıyor” demek değil;
“ben onun anlam dünyasını nasıl kolaylaştırabilirim?” diye sorabilmektir.

Çünkü anlayış, beklemekle değil, vermekle büyür.

🧠 Bilimsel kaynaklar
Aile sistemlerinde roller karıştığında, çocuk duygusal olarak ebeveynleşir — bu durum uzun vadede kimlik ve güven sorunlarına yol açar. (Bowen Family Systems Theory, 1978)
Psikolojide olgunluk, yaşla değil; kişinin sorumluluk alma kapasitesiyle tanımlanır. (Erikson, 1968)

Bir insanı istemediği yerde, istemediği şeyleri yapmaya mecbur bırakmak... Sonra da onu sessizlikte, çaresizlik içinde y...
24/10/2025

Bir insanı istemediği yerde, istemediği şeyleri yapmaya mecbur bırakmak...

Sonra da onu sessizlikte, çaresizlik içinde yalnız bırakmak —
bu sadece zorbalık değil, insanlık dışı bir psikolojik şiddettir.
İnsanın ruhu, özgürlüğü elinden alındığında değil, anlaşılmadığında tükenir.

Yalnızlık; sessizlik değil, duygusal açlıktır.
Kaygı, yorgunluk, donukluk, değersizlik duygusu — hepsi birer çığlıktır aslında.

Ama biz o çığlığı çoğu zaman sessizlikte duyamayız.
Gerçek insanlık; birinin ağlamasını beklemeden,
suskunluğunu fark edebilmektir.


Çocuğunuzun zorlandığını görmek bazen içinizi sızlatabilir. Onun adına hemen çözüm üretmek, üzülmesini engellemek isters...
23/10/2025

Çocuğunuzun zorlandığını görmek bazen içinizi sızlatabilir. Onun adına hemen çözüm üretmek, üzülmesini engellemek istersiniz. Ama unutmayın; çocuklar zorlukla karşılaştıklarında aslında hayata hazırlanıyorlar.
Her hayal kırıklığı, her başarısızlık onları biraz daha güçlendirir. Çünkü hayat her zaman adil değildir. Bazen işler planlandığı gibi gitmez, bazen emeklerinin karşılığı hemen gelmez.
Bizim görevimiz onları koruyup pamuklara sarmak değil; denemeleri için alan açmak, düştüklerinde yanında durmak ama kendi başlarına kalkabileceklerine inanmaktır.
Zorluk çocuklukta bir tehdit değil, dayanıklılığın prova alanıdır. 💪
Onlara “başaramadığında da değerlisin” mesajını verebildiğimizde, gerçek başarı zaten orada başlar.

🪞 Kimi Görüyorsunuz?Çocuklara bakarken bazen kendimizi mi görüyoruz?Onların öfkesinde kendi bastırılmış sesimizi,korkula...
21/10/2025

🪞 Kimi Görüyorsunuz?
Çocuklara bakarken bazen kendimizi mi görüyoruz?
Onların öfkesinde kendi bastırılmış sesimizi,
korkularında kendi susturulmuş halimizi mi fark ediyoruz?
Ayna her zaman iki yüz gösterir;
biri ebeveynin, diğeri çocuğun.
Ancak yansıma bulanıksa, çocuk da kendini net göremez.
Bir gün ebeveynler aynada yalnızca kendi benliklerini görebildiğinde,
çocuklar da nihayet kendi kimliklerine bakabileceklerdir. 🌿
Sağlıklı ebeveynlik, çocukla bir olmak değil;
ayrı iki benlik olarak birbirine güvenebilmek demektir.
Sürekli yanında olmak değil,
uzakta da güvende hissettirebilmektir.
Çocuğun kendilik gelişimi,
ebeveynin duygusal sınırlarını koruyabilme kapasitesiyle güçlenir.
Kendini düzenleyebilen bir ebeveyn,
çocuğuna duygusal dengeyi öğretir.
📚 Kaynak:
Fonagy, P., Gergely, G., Jurist, E., & Target, M. (2002). Affect Regulation, Mentalization, and the Development of the Self.
Schore, A. N. (2019). Right Brain Psychotherapy.

Address

Türkmen Mahallesi Atatürk Boulevard No 132/A K2 D4
Kusadası
09400

Opening Hours

Monday 09:00 - 22:00
Tuesday 09:00 - 22:00
Wednesday 09:00 - 22:00
Thursday 09:00 - 22:00
Friday 09:00 - 22:00
Saturday 09:00 - 22:00

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Kuşadası Oyun Terapisi Merkezi posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Kuşadası Oyun Terapisi Merkezi:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram

Category