02/12/2025
Çoğu zaman ilişkilerde, bağları zedeleyen şeyin büyük tartışmalar, sert kırılmalar veya ciddi hatalar olduğunu düşünürüz. Oysa ki işin gerçeği farklı; pek çok ilişkiyi yıpratan asıl unsur, mikro travmalar dediğimiz küçük ama tekrar eden kırıklardır.
👓 Mikro travma dendiğinde akla gelmeyen ama etkisi çok derin olan davranışlar vardır: Partnerinizin sizi sürekli eleştirmesi ama bir tek iyi söz söylememesi… Duygularınızı ifade ettiğinizde “Abartıyorsun” ya da “O kadar da önemli değil” gibi cümlelerle hafife alınmanız… Bazen de sözlerin tutulmaması, ilgisizlik, küçümseyen alaylar…
🩹 Bunlar tek başına yaşandığında büyük bir yara gibi hissedilmeyebilir. Ama tekrarlandığında özsaygınızı kemiren, duygusal güven duygunuzu körelten görünmez zincirler haline gelir. Güven, ilişkilerin temelidir; olumlu ve destekleyici tekrarlarla güçlenir, olumsuz tekrarlarda ise sessizce erir.
🌱 En zor yanı, mikro travmaların çoğu zaman fark edilmemesidir. Karşı taraf kötü niyetli olmayabilir, hatta bilinçsizce bu davranışları sürdürüyor olabilir. Ancak duygusal uzaklaşma başlamışsa, o “küçük” şeyler artık küçük değildir. Güvensizlik, duygusal kapanma ve bağın kopması böyle başlar.
💬 Mikro travmaların etkisini anlamak, ilişkide hem kendi duygularınızı hem de partnerinizin davranışlarını gözlemlemekle başlar. İyileşme ise açık iletişim ve yeniden özen göstermeyle mümkündür.