Uzm.Psk.Serra Hacısalihoğlu

Uzm.Psk.Serra Hacısalihoğlu Contact information, map and directions, contact form, opening hours, services, ratings, photos, videos and announcements from Uzm.Psk.Serra Hacısalihoğlu, Medical Service, Trabzon.

Merhaba ben Uzman Psikolog Serra Hacısalihoğlu.

🔹2003’te ‘Alkol kullanım bozuklukları’ konulu tez çalışmasıyla İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nü bitirdikten sonra 2010’da KTÜ Sağlık Psikolojisi Yüksek Lisansı’nı ‘Madde kullanımı ve anne babaya bağlanma biçimleri’ konulu tez çalışmasıyla tamamladım.

🔹Lisans eğitimimin son senesinde İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bağımlılık Polikliniği’nde çalışmaya başladım ve iki sene burada Bağımlılık Danışmanlığı yaptı. 2005-2018 yılları arasında Karadeniz Teknik Üniversitesi ‘nde öğrencilere danışmanlık hizmeti verdim.2018’den itibaren KTÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri ABD’da görev yapmaktayım.

🔹20 senelik meslek hayatım boyunca aldığım farklı psikoloji ekollerindeki eğitimleri danışanın ihtiyacına göre sentezleyerek kullanmaktayım.

📌 Depresyon
📌Panik atak
📌Sosyal fobi
📌OKB
📌Travmalar
📌Ergenlik sorunları
📌Sınav kaygısı
📌Gündelik yaşam sorunları
📌İlişki/evlilik sorunları
temel çalışma konularım arasındadır.

🔹Ergen,yetişkin ve çiftlerle online ve yüz yüze görüşmeler yapmaktayım.

07/11/2025

İlişkilerde en çok kızdığımız şeyler, bazen aslında bize aittir.Partnerimizin bir davranışı, kendi yaralarımızın yüzeye ...
19/09/2025

İlişkilerde en çok kızdığımız şeyler, bazen aslında bize aittir.
Partnerimizin bir davranışı, kendi yaralarımızın yüzeye çıkmasına neden olur.
Öfke sandığımız şey, çoğu kez geçmişten gelen bir sızının aynadaki yansımasıdır.

Bu yüzden partnerimizde bizi en çok rahatsız eden yanlar, kendi içimizde şefkatle bakamadığımız taraflarımız olabilir.

Beraber yürüdüğümüz bu yolda, farklı alanlarda çalışsak da, son dönemde hem mesleki hem kişisel sohbetlerimizde gündeme ...
07/09/2025

Beraber yürüdüğümüz bu yolda, farklı alanlarda çalışsak da, son dönemde hem mesleki hem kişisel sohbetlerimizde gündeme gelen bir konuyu Ağustos sayısının Teknoloji bölümünde, birlikte ele almak istedik❤️ Yazının tamamına dergiden ulaşabilirsiniz.

Yapay Zekayla Dertleşmek: Fayda mı, Tuzak mı?

Son zamanlarda şu cümleleri sık sık duyuyoruz:
“Seans olmadığı zamanlarda sorunlarımı yapay zekaya anlattım…”
“Yapay zekaya sordum, bana şöyle dedi…”
“Biraz kafamı toparlamak için yapay zekayla konuştum…”

Yapay zeka, 7/24 ulaşabileceğiniz bir “dinleyici” gibi görünebilir. Yorulmaz, sabırsızlanmaz, sizi bekletmez. Kulağa cazip geliyor, değil mi? Ama işin görünmeyen bir tarafı var.

Yapay zekayla dertleşmek, kısa vadede iyi hissettirebilir. Ancak uzun vadede sorunların özüne inmeyi, dirençlerinizi keşfetmeyi ve gerçek değişimi zorlaştırabilir. Çünkü çoğu zaman, sizin duymak istediğiniz cevabı verir. Bu da farkında olmadan problemin etrafında dönüp durmanıza sebep olabilir.

Ayrıca verdiği bilgilerin kaynağını doğrulamak çoğu zaman mümkün değildir. Üstelik sizin geçmişinizi, ilişkilerinizi, hayat hikâyenizi derinlemesine bilmez. Öneriler genellikle genel geçer “iyi hissetme” cümleleriyle sınırlı kalır, bazen de yanlış olabilir.

İşin bir başka boyutu: İnsanların saatlerce yapay zekayla konuşması, gerçeklikle bağlarını zayıflatabilir. Çünkü ekran karşısında kurulan her “diyalog”, sahici bir paylaşım illüzyonu yaratır. Oysa karşınızda ne bir yüz vardır, ne göz teması, ne de ses tonu.

Elbette yapay zekanın da faydaları var: Bilgi sunabilir, yalnızlık hissini hafifletebilir, kafanızdaki düşünceleri toparlamanıza yardım edebilir. Ama unutmayalım: Bu terapi değildir.

Terapi; size ayna tutan, gerektiğinde sınır koyan, konfor alanınızı sorgulatan ve bilimsel yöntemlere dayanan bir süreçtir. İnsana özgü bir ilişkidir.

O yüzden: Yapay zekayı bir yardımcı araç olarak kullanabilirsiniz ama içiniz sıkıştığında, yolunuzu kaybolmuş hissettiğinizde en güvenli alan hâlâ profesyonel bir psikologla yürütülen terapidir.

📌Yacht Türkiye Dergisi’nin Ağustos sayısının teknoloji sayfasında müstakbel eşim Mehmet Acar’ın konuğu oldum. Yazının öz...
07/09/2025

📌Yacht Türkiye Dergisi’nin Ağustos sayısının teknoloji sayfasında müstakbel eşim Mehmet Acar’ın konuğu oldum. Yazının özetini buradan okuyabilirsiniz:

Yapay Zekayla Dertleşmek: Fayda mı, Tuzak mı?

Son zamanlarda danışanlarımdan sık sık şunu duyuyorum:
“Seans olmadığı zamanlarda sorunlarımı yapay zekaya anlattım…”
“Yapay zekaya sordum, bana şöyle dedi…”
“Biraz kafamı toparlamak için yapay zekayla konuştum…”

Yapay zeka, 7/24 ulaşabileceğiniz bir “dinleyici” gibi görünebilir. Yorulmaz, sabırsızlanmaz, sizi bekletmez. Kulağa cazip geliyor, değil mi? Ama işin görünmeyen tarafı var.

Yapay zekayla dertleşmek, kısa vadede iyi hissettirebilir. Ancak uzun vadede sorunların özüne inmeyi, dirençlerinizi keşfetmeyi ve gerçek değişimi zorlaştırabilir. Çünkü çoğu zaman, sizin duymak istediğiniz cevabı verir. Bu da farkında olmadan problemin etrafında dönüp durmanıza sebep olabilir.

Ayrıca verdiği bilgilerin kaynağını doğrulamak çoğu zaman mümkün değildir. Üstelik sizin geçmişinizi, ilişkilerinizi, hayat hikâyenizi derinlemesine bilmez. Öneriler genellikle genel geçer “iyi hissetme” cümleleriyle sınırlı kalır, bazen de yanlış olabilir.

İşin bir başka boyutu: İnsanların saatlerce yapay zekayla konuşması, gerçeklikle bağlarını zayıflatabilir. Çünkü ekran karşısında kurulan her “diyalog”, sahici bir paylaşım illüzyonu yaratır. Oysa karşınızda ne bir yüz vardır, ne göz teması, ne ses tonu… Sadece dizilmiş kelimeler.

Elbette yapay zekanın da faydaları var: Bilgi sunabilir, yalnızlık hissini hafifletebilir, kafanızdaki düşünceleri toparlamanıza yardım edebilir. Ama unutmayalım: Bu terapi değildir.

Terapi; size ayna tutan, gerektiğinde sınır koyan, konfor alanınızı sorgulatan ve bilimsel yöntemlere dayanan bir süreçtir. İnsana özgü bir ilişkidir.

O yüzden: Yapay zekayı bir yardımcı araç olarak kullanabilirsiniz ama içiniz sıkıştığında, yolunuzu kaybolmuş hissettiğinizde en güvenli alan hâlâ profesyonel bir psikologla yürütülen terapidir.

Doğanın ihtişamı karşısında en çok kendi sınırlarmızı görürüz. Gücümüzü ve zayıflığımızıen çok onun karşısında fark eder...
03/09/2025

Doğanın ihtişamı karşısında en çok kendi sınırlarmızı görürüz. Gücümüzü ve zayıflığımızı
en çok onun karşısında fark ederiz.

Göğe yükselen ağaçların arasında,
aslında ne kadar küçük olduğumuzu, bu dünyanın sahibi değil, misafiri olduğumuzu, bir bütünün sadece bir parçası olduğumuzu yeniden hatırlarız.

O anda, omuzlarımızda taşıdığımız yükler,
bütün dertlerimiz, bütün kaygılarımız
birden gözümüzde küçülür.

Çünkü doğa, sessizce hatırlatır:

Hiçbir sıkıntı, sonsuzluğun ortasında düşündüğün kadar büyük değil.

Belki de o yüzden, göğe daha çok bakmalı, doğada daha çok vakit geçirmeliyiz ki ruhumuz daha kolay dinginleşsin, dertlerimiz daha kolay hafiflesin.

Bazen hayat aynı sınavı farklı kağıtlarla önüne koyar.İsimler değişir, şehirler değişir…Ama hisler değişmez.Bir bakarsın...
02/08/2025

Bazen hayat aynı sınavı farklı kağıtlarla önüne koyar.
İsimler değişir, şehirler değişir…
Ama hisler değişmez.
Bir bakarsın yine değersiz hissettiğin bir ilişki…
Yine bastırdığın bir öfke…
Yine “Ben galiba fazla geldim…” dediğin bir an.

Bazen kendine kızarsın:
“Neden yine buradayım?” diye.
Ama belki de mesele tekrar etmek değil,
eksik kalanı tamamlamaktır.
Söyleyemediğini bu kez dile getirmek,
o gitmeyi hiç başaramadığın yerde bu kez ayakta durmaktır.

Aslında döngü, seni cezalandırmaz.
Sadece yarım kalan bir hikayeyi tamamlatmak ister. Ve her yeni karşılaşmada, içindeki o çocuk tekrar sahneye çıkar. İyileşmeyen yere bu sefer dönüp bak diye.
Sevilmek için çırpınan, sürekli onay bekleyen terk edilmekten korkan, duyulmak isteyen çocuğu bu kez sen gör diye.

Hep aynı gibi gelen hikayede bu sefer
farklı davranabilirsen,
işte o zaman döngü kırılır.
Ve sen bu kez o hikayenin içinden geçip başka bir kapıya yönebilirsin.

Partnerinizin geçmişinde yaşadığı acılar, travmalar veya yaralar, ilişkide zaman zaman karşınıza çıkabilir. Onu sevmek v...
09/07/2025

Partnerinizin geçmişinde yaşadığı acılar, travmalar veya yaralar, ilişkide zaman zaman karşınıza çıkabilir. Onu sevmek ve destek olmak çok kıymetlidir; ama bu, bütün yaralarını sizin iyileştirmeniz gerektiği anlamına gelmez. Bazı insanlar partnerine duyduğu şefkatle kendi sınırlarını unutur, tüm yükü omuzlamaya çalışır. Oysa sevgi, başkasının hikayesini düzeltmek değil, yanında durmak ve onun iyileşme sorumluluğunu paylaşmamaktır.





Address

Trabzon

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Uzm.Psk.Serra Hacısalihoğlu posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram